Cem BAKICI’NIN HABERİ
Erzurum’da iki erkek yeğenine cinsel saldırı suçunu işlediği gerekçesiyle Erzurum Birinci Ağır Ceza Mahkemesinde 56. 5 yıl hapis cezasına çarptırılan 39 yaşındaki S.D.’nin cezasını mağdurların 6 ay süreyi tamamlamadan alınan doktor raporları ve mağdurların çelişkili ifadeleri üzerine kurulan hüküm gerekçesini esastan bozdu. Yeniden ifade veren mağdur çocuklardan R.D. şikâyetçi olmazken, küçük kardeşi S.D. ,”Amcam iki kez cinsel istismar’da bulundu” dedi.
56.5 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILMIŞTI
İddiaya göre, çocukların annesi Ö.D. şikâyetçi olurken, baba M.D. kardeşinden şikâyetçi olmadı. Çocuklar, aileden alınarak Sosyal Hizmetler Kurumu yurduna yerleştirildi. Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak suçlarından 70 yıla kadar hapis cezası istemi ile Erzurum Birinci Ağır Ceza Mahkemesinde karar duruşmasında suçlamaları kabul etmeyen S.D. kendisine iftira atıldığını öne sürerek yengem ‘senin başını belaya sokacağım diye tehdit etti. Bu iftirayı attı. “ Mahkemede tanık olarak dinlenen babaanne M.D. ise, oğlunun asla böyle bir şey yapmayacağını savundu. Gelinin çocukları dövdüğünü ve aç bıraktığını iddia eden M.D., "Çocukları ben büyüttüm. Gözlerim kör olsun böyle bir şey ne duydum ne gördüm" diye ifade vermişti.
Birinci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki karar duruşmasında, ‘İftira attılar, suçlamaları kabul etmiyorum” diyen S.D.’nin son sözlerin ardından mahkeme heyeti amca S.D.’yi TCK 103-2 maddesi kapsamında R.D. ile S D.ye yönelik ‘Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak suçlarından 56.5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
YARGITAY,”ÇELİŞKİLİ BEYANLAR VAR”
Yargıtay 14. Ceza Dairesi, esas yönden bozduğu 2013/10098 sayılı bozma ilamında “Adli Tıp Kurumu’nun istikrarlı uygulamalarına göre, mağdurların ruh sağlığındaki bozulmanın cezada artırım nedeni olabilmesi eylem sonucunda ruh sağlığının bozulup bozulmadığına tespitin en az 6 ay geçtikten sonra yapılması gerektiği gözetilmeden, mağdurların ruh sağlıklarının bozulduğuna dair Atatürk Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın olayın üzerinden 6 ay geçmeden 27.026.2012 düzenlenen raporun esas alınarak hükmün kurulması, 2 -Sanığın her mağdura cinsel istismar eyleminin sayısı, çelişkili beyanlar, suç tarihinde kastın yenilenip yenilenmediği, mağdurlara yönelik cebir ve tehditle işlenip işlenmediği, mağdurlara yönelik cinsel istismar suçlarından hüküm kurulması ile bozulmasına” oy birliği ile karar verdi.
“İKİ KEZ CİNSEL İSTİSMARA UĞRADIM”
Duruşmada ifade veren mağdur yeğen S.D. ise,”Ben ağabeyimin ifadelerine katılmıyorum. Benim annem çok iyi bir annedir. Ağabeyim etki altında kaldığı için ifadesine değiştirmiştir. Ben iki kez amcamın cinsel saldırısına uğradım. Amcamdan şikâyetçi yim” dedi.
“KORKTUĞUM İÇİN İFTİRA ATTIM”
Duruşmada dinlenilen D.D.,”Annem bize baskı yaparak “benim dediklerimi söyleyeceksiniz” baskısı ile ifade verdik. Bu yüzden amcama iftira atmak zorunda kaldım” dedi.
“BEN ALLAH’A SIĞINMIŞIM”
56.6 yıla hükümlü bulunan sanık S.D. ise, “Huzurda bulunan yeğenlerimin, ifadeleri değiştirmeleri benim için önemli değil. Ben Allah’a sığınmışım. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
“RUH VE BEDEN SAĞLIKLARI “ YÖNÜNDEN RAPOR İSTENDİ
Mahkeme heyeti, 56,5 yıl hapis cezasına hükümlü tutuklu amca S.D.’nin tahliye isteminin reddine karar vererek tutukluluk halinin devamına, cinsel istismara uğrayan mağdur yeğenler R.D. ile S.D. hakkında Atatürk Üniversitesi Adli Tıp Kurumu’ndan “Ruh ve Beden Sağlığı” yönünden rapor alınmasını, mağdur S.D. hakkında koruma tedbirinin devam ettirilmesi yönünden karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe ertelenmesine karar verdi.
OLAY:
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameye göre, 2009 yılından itibaren merkez Aziziye İlçesinde meydana geldi. Eşi M.D. ile sorun yaşayan Ö. D. geçen Nisan ayında boşanma kararı aldı. Ailevi nedenlerle Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sosyal Hizmet Birimine başvuran Ö.D., kayınbiraderi S.D.nin çocukları R.D. ile S D.ye cinsel istismarda bulunduğunu iddia etti.
S.D. 11 Mayıs günü çıkarıldığı 1inci Sulh Ceza Mahkemesince tutuklanarak Erzurum E Tipi Cezaevine kondu.
