Haber Girişi : 06 Mart 2016 21:29

Vatanım Gibisin!

Vatanım Gibisin!
Mart ayındayız, tabiat ana doğum sancısının tarifsiz acılarını yüzünü buruşturarak çekiyor. Gökyüzü buruşuk bir kâğıt gibi, bazen grimsi bazen kızıl. Karlar eriyor yollar, sokaklar inceden inceye akıp giden sular içinde. Doğumun yakınlaştığının müjdecisi, doğum suyu nasibi olduğu tohumları beslemek için derinden derine akıp gitmekte.
Elbet kutsal olacak acıları da, bu kutsal doğumun!
Yakındır doğum, güneş parlayacak lohusalığını yaşayacak olan tabiatın üzerine. Müjdesini bir buse tadında bırakacak alnın üzerine. Şefkatle, merhametle, sevgiyle!  Böğründe bir demet yasemin, süsleyecek dört bir yanı rengarenk çiçeklerle. Tohumlar çatlayacak, filizler verecek umutlarım gibi. Canlanacak börtü böcek, kuşlar ötüşecek neşeyle, yürürken seni mırıldandığım türkü tadında.
Sanır mısın ey yar; bu doğum sadece bir kuşa, bir böceğe,  bir çiçeğe ya da bir bebeğe?
Değil elbet cananım değil elbet! Ben doğuyorum, sen doğuyorsun biz doğuyoruz. Can gibi, canan gibi. Yar gibi yaren gibi önümüzdeki baharlara!
Ve yüreğim seni doğurmanın sancılarında, mukaddes duygularla bu sevginin yolunda. Ya Allah, Ya Bismillah!
 Bugün burada günlerden pazar, aynen orada olduğu gibi! Ve aynı gezegende aynı günü yaşıyor olduğumuzu bilmenin tarifsiz sevincindeyim Safura'm.
Bazen havayı kokluyorum, esen yele kattın mı kokunu diye. Bazen ise hayal kuruyorum, belki şu an soluduğum nefes, senin orada alıp verdiğin nefesindir diye. Seni çekiyorum ciğerlerime, seni dolduruyorum içime, seninle doluyorum işte!
Belki Kefeştetayyuş gibi zavallı bir çoban, belki köpeği kıtmir gibiyim! Yedi uyurların mağarasını çatlatan sevdan;  300 yıllık yorgun ruhuma bir güneş gibi, konduruyor buselerini yüreğime.
Uyuşuk ellerim ve beynim. Yorgunum canan yorgun kollarım. Belki seni sarmaya gücü yetmeyecek. Ama bir körpenin yaşında yüreğim sana muhtaç, sana aç.
Soluk bir gün, güneş ceplerini ışık doldurmaya gitmiş olmalı ki, inceden bir ayaz! Açılsın ayaklarım, yüreğim on sekizlik bir delikanlının coşkusunda, attım kendimi sokaklara. Her yer kar suyu. Rahmet rahmet akıyor derinlere.
Bugün serice biraz.. Allahtan, seni giyinmiştim üzerime, çıkmadan. Yakalarımı kaldırdım, ellerindi kulaklarımı kapatan. Kollarındı bedenimi saran. Seni hissettim ya, senin sıcaklığın içimi kaplayan! Seni bana, beni sana bağlayan düğmeleri bağladım. Üşümüyorum üşümüyorum artık! Sen de üşüme orada! Ve bilmelisin ki, Seni senin uğrunda ölmeyecek kadar seviyorum! Hayatta ve ayakta kalıp seni sevmek için.
 "Sen kadınım, sen yarınım, sen namusum! Vatanım gibi!
Sen azizim, sen kutsalım, sen kıymetlim! Bayrağım gibi!"
Etiketler : ibrahim sami
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.