Geçen gün ziyaretime gelen bir vakıf üniversitesinin hocalarıyla sohbet fırsatım oldu.
Aynı zamanda bir bölümün başkanı olan dostum Bu sene bazı bölümlerimizde kayıt rekoru kırdık, benim bölümüm yüzde doksanlık doluluk yakaladı. Hatta 90+1 ile ilgi odağı olduk. Dedi.
Hocam, maşallah uzatmalarda gol atmışsınız gibi, nedir bu artı 1 diye sorunca gülerek cevapladı : O bir kişi de yıl içinde naklen geldi.
Hocamızın izahatı hiç garibime gitmedi. Bir Üniversite diplomam olsun, prestijim artsın, askerlikte işime yarasın. Devri çoktan geride kaldı. Gençler, mezuniyet sonrasını düşünerek, kılı kırk yararak tercih yapıyorlar artık. Bakın, birçok üniversitenin uzaktan itibarlı, havalı görünen bölümleri boş kalıyor. İstihdam fırsatı sunan meslek kazandıran okullar, ek imkânlarla süper öğrenci avlarken, işsizlik belgesi hükmünde diploma dağıtan üniversiteler amiyane tabirle sinek avlıyorlar.
Üzerinden epey vakit geçti, bir yazımızda konuyu dile getirmiş; Genetikten, Nanoteknoljiden, Yazılım, Kodlama, Doku Mühendisliğinden falan söz edip, Üniversitelerimizde bu alanlarda eğitim verecek bölümler açın, mevcut birçok bölümü kapatın, razıyız vallahi deyince uzaktan istihza ile tebessüm eden çehrelere muhatap olmuştuk!
Söz konusu sohbette bu mevzuya değinip şöyle dedim:
Geleceği kuşatma iddiasındaki üniversitelerimizin behemehâl bir MÜFREDAT ve BÖLÜM TEMİZLİĞİNE ihtiyaçları var. Özellikle mühendislik bölümlerinin bilgi raf ömrü, katkısız sütten, tavuk etinden daha kısa. Bir de artık devini tamamlamış, 21. Asrın gerçekleriyle örtüşmeyen, tercih edilmeyen bölümleri kapatıp, yerine tercih edilebilenleri açmak lazım.
Konuyla alakalı değil, ama hatırıma geldi nedense. Kuruluş aşamasında yazılarımla destek verdiğim Erzurum Teknik Üniversitesi'nin adının Erzurum Teknoloji Üniversitesi olmasını arzu etmiş, tahakku için epey kulis yapmıştım. Mümkün olsa da adını bu şekilde değiştirsek.