Osmanlı tarihinde, 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın 136. yıldönümü nedeniyle yaklaşık 15 bin Erzurumlunun Aziziye ve Mecidiye Tabyalarına yürüyüşü kapsamında organize edilen “Ecdada Saygı Yürüyüşü Fotoğraf Sergisi” törenle Yakutiye Medresesinde açıldı.
Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak’ın öncülüğüyle 9 Kasım Tabyalar Platformu tarafından organize edilerek 9 Kasım 2013 tarihinde Erzurum’da gerçekleşen ve halk tarafından ilgi gören Ecdada Saygı Yürüyüşünün fotoğraf sergisi bugün düzenlenen törenle açıldı. Daha önce Yakutiye Kent Meydanında açılması planlanan sergi kar yağışı dolayısıyla tarihi Yakutiye Medresesi içerisinde açıldı. Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak’ın açılışını yaptığı fotoğraf sergisi davetliler tarafından gezildi.
Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak, 9 Kasım günü çok güzel bir organizasyon icra ettiklerini belirterek "Erzurum halkı 7’den 70’e tabyalara yürüdü. Bu programı her yıl artık geleneksel hale getireceğiz. Atalarımızın kahramanlığını yad ettik. Bugün de bu güzel organizasyonu fotoğraf sergisiyle taçlandırdık. Emeği geçen herkese teşekkür ederim”dedi.
Serginin kar yağışı olmaması halinde yarın da Yakutiye Kent Meydanında sergileneceği belirtildi.
Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak, sergi sonrasında kar yağışı açıklamasında bulundu. Gazetecilerin kar sorusu üzerine Vali Altıparmak, “Bugün ilimizde kar yağışı başladı. Erzurum’a kar yakışır. Biz, meteorolojik uyarı nedeniyle kara hazırlıklıydık. Bazı vatandaşlarımız sabah saatlerinde kara hazırlıksız yakalanmış. Kentte trafik kazaları meydana geldi. Sevindirici olan ölümlü kaza olmaması. Erzurum’da karı kara çevirmek için projeler üretiyoruz. Karla birlikte kayak sezonu ve ardından turist kafilelerinin gelmesi başlayacak. Amacımız karı kara çevirmektir” dedi.
93 HARBİ
93 Harbi ya da 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, Osmanlı padişahı II. Abdülhamid ve Rus çarı II. Alexander döneminde yapılmış bir Osmanlı-Rus Savaşıdır. Rumi takvime göre, 1293 yılına denk geldiğinden Osmanlı tarihinde 93 Harbi olarak bilinir. Hem Osmanlı Devletinin batı sınırındaki Tuna (Balkan) Cephesinde, hem de doğu sınırındaki Kafkas Cephesinde savaşılmıştır. Savaşa hazırlıksız yakalanan Osmanlı Devleti, çok ağır bir yenilgi aldı. Savaşın başlıca sebepleri; Osmanlı Devletinde yaşanan azınlık isyanları, Rusya ve Batı Avrupa ülkelerinde, Osmanlı Devletinde yaşayan Hıristiyanların insan haklarının çiğnendiği konusunda oluşan tek taraflı kamuoyu, Rusyanın Balkanlardaki genişleme siyaseti, Romanya ve Bulgaristanın bağımsızlık istekleri ve Panislavizm akımıdır.
Avrupanın büyük güçleri savaşı önlemek için İstanbulda Tersane Konferansını topladı, ancak Osmanlı Devletine yaptıkları taleplerin reddedilmesi üzerine savaş patlak vermiştir. Yaklaşık 1 yıl süren savaşta Osmanlı orduları, savunma savaşı yapmıştır. Batılı devletler ise tarafsız kalarak, savaşı bitirmek için arabuluculuk yapmıştır. Özellikle Balkanlarda bu olaylar neticesinde etnik temizlik yaşanmış ve yer yer kırım görülmüştür. Sonunda batıdaki Osmanlı savunma hatlarını kıran Rus ordularının önü açılmış, dirençle karşılaşmadan İstanbulun eşiğine (Yeşilköy) kadar ilerleyerek Osmanlı Devletinin varlığını tehdit etmiş ve bunun sonucunda Osmanlı Devleti Ayastefanos Antlaşmasını imzalamak zorunda kalmıştır. Ancak Batı Avrupa ülkelerinin bu antlaşmanın koşullarından hoşnut kalmamaları sonucu bu antlaşma geçerliliğini yitirmiş ve yeniden imzalanan Berlin Antlaşması ile Osmanlı Devleti, çok fazla toprak kaybetmiş, Balkanlardaki nüfuzunu büyük ölçüde yitirmiştir. Balkanlar ve Kafkasyada sayıları 1 milyonu aşkın Osmanlı vatandaşı mülteci konumuna düşmüş, savaş süresince ve savaştan sonra Anadoluya dev göç dalgaları yaşanmıştır.”