Radyo Ritm'de, Erzurum Ajans'a konuk olan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen; spordan sanata, politikadan kentsel dönüşüme kadar, geniş bir yelpazede
birbirinden çarpıcı açıklamalar yaptı.
''Sanki 2026 Kış Olimpiyatları Erzurum'da yapılacakmış gibi biz şimdiden şehri bu hedef
doğrultusunda yeniden aslına uygun biçimde inşa edeceğiz.''
Cumhuriyet Caddesi beş metre genişleyecek,
Ulu Cami'nin önünden üniversiteye kadar hafif raylı sistem hattı döşenecek,
Kış olimpiyatlarına hazırlık için şehrin dört bir tarafı yenilenecek,
Hayvancılık organize sanayi kurulacak,
İstasyon Meydanı'nda kamulaştırma yapılarak mevcut alan 150 bin metre kare daha büyütülecek,
İki yıl içinde kentsel dönüşüm tamamlanacak, o İnşa edilecek yeni konutlar sayesinde evsiz kimse kalmayacak...
Lamı cimi yok! Erzurum ya yeniden ilk on ilin arasına girecek, ya da girecek
Başkan Sekmen, "Nasıl bir Erzurum hayal ediyorsunuz?" sorusuna şu cevabı verdi:
"Hiç bir mazeretin arkasına sığınmıyoruz. Bizden önce şöyle kötüydü, böyle kötüydü demiyoruz. Biz göreve geldiğimizden beri Erzurum'u yeniden nasıl birinci ligdeki şehirler arasına çıkarırız diye düşünmeye başladık ve bu uğurda çareler arayıp çözümler ürettik. Bu işin lamı cimi yok. Biz bu mübarek şehri, sosyo ekonomik açıdan yeniden layık olduğu yere getirmek için kararlıyız."
Sekmen, Erzurum'u en gelişmiş iller arasına sokmanın hiç de büyük bir ütopya olmadığını
savunarak şöyle dedi:
"Erzurum, gerek stratejik gerekse jeopolitik konumu itibariyle son derece kıymetli bir noktadadır. Öyle ki yeniden güncellenmeye çalışılan tarihi İpek Yolu üzerinde olması başlı başına bir ayrıcalık. Bu şehri her açıdan kalkınmış ve gelişmiş iller arasına dahil etmek bizim en büyük hayalim ve hedefimizdir. Bu hedef birilerinin sandığı gibi hiç de ütopya filan değildir. Arkamızda bu hayalin gerçeğe dönüşmesini isteyen bir devlet iradesi ve halk desteği mevcut. Bize düşen görev, yalnızca geceli gündüzlü çalışmaktır."
Erzurum'un "Serbest Kürsü"sü Ritm FM
Öteden beri yaptığı programlarla Erzurum'un dışında da ses getiren bir radyo olan Ritm FM, bu farklılığını teknolojik imkanları sonuna kadar kullanarak, "görüntülü radyo"ya dönüştürdü.
Şimdi artık Ritm FM'de, sesin yanında görüntü de var...
Radyonun kaptan köşkünde, yıllardır mesleğini büyük bir özveri ve sevgi-saygı ile sürdüren kıymetli dostum Mesut Gülrenk var. Mesut'un sağ kolu ya da ikinci kaptanı ise, sevgili Çağrı... Çağrı kim mi?
Çağrı, Mesut'un oğlu...
Eğitimli, becerikli, terbiyeli, kültürlü ve yakışıklı bir Erzurum delikanlısı. O, çıktığı hayat yolunda babasının izinde gidiyor, babası da bu yolculukta oğluna fener ve rehber olmaya çalışıyor...
Ramazandan önceydi, bizim sevgili Orhan Bozkurt aradı; radyo programına davet ediyordu beni...
Orhan, çeyrek asrı geride bıraktığı başarılı meslek hayatında, yazıları, şiirleri ve yaptığı haberlerin dışında radyo Ritm'de de birbirinden çarpıcı programlar yapıyor.
"Erzurum Ajans" başlıklı artık marka olmuş programında Orhan, özelde şehrin genelde de ülkenin gündeminde öne çıkan konuları ustalıkla işliyor ve kendi yorumuyla olup bitenleri anlatıyor.
İşte bu programa önce konuk oldum, sonra da konukluğun daimi programcıya dönüştü. Mikrofon başında, kameranın da karşısında Mesut, Orhan ve ben dilimiz döndüğünce konuşuyor, tartışıyoruz.
Cumartesi akşam yani teravih namazından sonra, Ritm FM'de Erzurum Ajans'ta hayli ses getiren ve yurtdışından dahi yüzlerce dinleyici-izleyiciye ulaşan bir programa vesile olduk. Konuğumuz Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'di.
Sekmen konuk olunca haliyle program da rekor dinleyici-izleyiciye ulaştı. Çünkü gündemdeki konular bir hayli fazlaydı ve her biri de birbirinden çarpıcıydı. Misal; elde ettiği başarının üzerinden daha 24 saat bile geçmeden istifa şokuyla çalkalanan bir BB Erzurumspor vardı. Gayet tabii herkes Ali Demirhan'ın istifasının arka planını merak ediyor, henüz şampiyon olmuş bir takımın niye çalkantılı bir sürece girdiğini öğrenmek istiyordu.
Elbette diğer konular da önemliydi.
Fakat BB Erzurumspor meselesi hepsinin ötesinde bir ilgi uyandırıyordu.
Konuyla ilgili ayrıntılı haberleri diğer sayfalarımıza taşıdığımız için bu sütunda, istifa meselesine yahut da Sekmen'in neler anlattığına girmeyeceğim.
Gördüğüm şuydu: İki saati aşan program süresince Başkan Sekmen sorduğumuz her soruya, lafı eğip bükmeden, topu taca atmadan net ve anlaşılır cevaplar verdi. Öyle al gülüm, ver gülüm formatında bir söyleşi olmadı; program boyunca ben de Mesut da Orhan da konu çerçevesinde ne sorulması gerekirse sorduk.
Başkan da samimi cevaplar verdi.
Dinleyici-izleyici soruları da çok nitelikliydi.
Sekmen'i hizmetlerinden ötürü beğenenler de vardı, eleştirip yanlış yaptığını söyleyenler de...
Orhan, hiç bir soruya sansür uygulamadı. Programın formatı ve süresi içinde, imkânlar el verdiği ölçüde her soruyu aktardı.
Neticede takdir elbette ki dinleyici-izleyicinindir.
Benim diyeceğim şudur: Erzurum halkı, içinde eyyamcılık olmayan söyleşilere susamış. Radyo Ritm bu damarı tam zamanında tespit ederek, ihtiyaca cevap veriyor. Bu şehri yöneten kişiler yahut da bu şehirde siyaset yapan kişiler ya da "benim de söyleyecek sözüm var" diyen herkes, yayın ilkelerine uymak kaydıyla Ritm FM'deki serbest kürsü görevi yapan Erzurum Ajans'ta halini arz edebilir.
Her konuda ittifak yapmak zorunda değiliz. Zaten işin güzel tarafı da farklı düşüncelerin bir zenginlik oluşturması değil midir?
Hakaret etmeden, aşağılamadan, iftira atmadan ve yalan söylemeden kim ne söylemek istiyorsa, buyursun söylesin. Kapalı kapılar ardından dedikodu yapıp durmak yerine şeffaf bir ortamda açık açık tartışalım...