Haber Girişi : 13 Şubat 2017 01:31

Ömür sermayemiz

Ömür sermayemiz
Meşhur bir dokumacı, dokuduğu kumaşı satmış.Daha sonra o kumaş parçasında bir kusur görülmüş ve geri çevrilerek kendisinden bedeli istenmiş.
Dokumacı parayı vermiş, fakat gözlerinden yaş gelmiş. Sormuşlar:
"Niçin ağlıyorsun? Kumaşı geri verdik diye ise üzülme. Alıp gidelim ve paranı geri verelim."
Dokumacı:"Hayır, kumaş için ağlamıyorum," demiş. "Onun bu kusuru görüldü ve geri çevrildi. Fakat ya ömür boyu yaptıklarım, Allah'a arz olunduğu zaman, böyle bir kusur yüzünden geri çevrilecek olursa, ne olur benim halim? Ben bunu düşündüm de ağladım. Hayat, kumaş gibi değil ki, düzeltilsin, ya da tekrar dokunsun. O, sadece bir kere gelir ve geçer".
İnsan, ilerisi için, ancak geçmişi göz önüne alarak hazırlık yapabilir. Anlaması, karar verebilmesi, seçebilmesi için insanın sürekli hatırlaması gerekir.
Hatırlamazsa insan, tecrübe kazanamaz; yanlışlar tekrarlanır. Hatırlamazsa insan, bir robot olmaktan öteye geçemez. Hatırlamazsa insan, bitkisel bir yaşamı yarınlara sürükler.
İnsan ancak duyarsa, hissederse hatırlar.Bu iş kolay ve basit değil.. Bir nakış gibi sabırla işlenmeli. Yüzeysel biçimde sonuca varılamaz.
Bir adam, çok sıcak bir yaz gününde buz satarken bir yandan da:
"Sermayesi tükenen adama yardım edin!"diyordu. Bu sözünde haklıydı. Çünkü buz durmadaneriyordu.
Oradan geçmekte olan biri, bu sözü işitince, bir an durakladı, sonra düşüp bayıldı.
Ayılınca sordular, "Ne oldu sana böyle?".
Cevap verdi:
"Eriyen buz değildi, ömrümdü!"
"Ve'l-Asr..." Zamana yemin ediyor Cenab-ı hak. Kıymetini iyi bil. Büyük bir emanet, büyük bir sorumluluktur zaman!.. Sorumluluğunu bileceksin.
Evet, ömür dediğimiz şey nedir ki? Yunus'un değişiyle; 
Geldi geçti ömrüm benim, şol yel esip geçmiş gibi.
Hele bana şöyle geldi, şol göz yumup açmış gibi

İşbu söze Hak tanıktır, bu can gövdeye konuktur.
Bir gün ola çıka gide, kafesten kuş uçmuş gibi.

Bir başka ozan da şöyle der;

Tükendi nakti ömrüm
Dilde sermayem olan bir ah kaldı
Sanırım derdimi lokmana gösterdim, dedi eyvahheyvahh
Bu derdime, devama bir çare
Hakiki bir ilah kaldı 

Ne kara günler beni halk etmiş Mevla'm,
Ne kötü günlerde beni doğurdu zavallı anam.
Tutundu şemsi bahtım gonca güllerim
Simsiyah kaldı
Elimde bir keşkül
Başımda bir küllah
Oda bana sermaye kaldı.

Ve yazımızı şöyle bitirelim:

Her şey, ama her şey bir hatırlatmadır. 
İnsana kesin bir biçimde gelecek olan ölüm.
Öyleyse nasıl soyutlanır hayattan?
Bak, sıraya girmiş, tabutlar ayrı ayrı... 
Gör, unuttukları kabre koşuşan insanları.
Seherde öten horoz, trenin çığlıkları,
Bu kaçıncı çağrı?
Bu kaçıncı uyarı?
İnsan duymuyor mu?
Duymayacak mı?
"Hayyealel felah, Hayyealelfeleh" , 
"KOŞUN KURTULUŞA","KOŞUN KURTULUŞA"diye,
AĞLAYAN EZANLARI!!!(Alıntı)

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.