Derununda hizmet aşkı taşımayan bahtsızlardan ne düzgün memur olur, ne bürokrat, ne de siyasetçi.
İçindekilere çok bol gelen elbise giymiş rüküşlere benzeyen yöneticiler oturdukları koltuğa yakışmazlar, işgal ettikleri mevkileri küçültürler, hatta kirletirler.
Liyakatli yönetici ile mühim bir koltuğun buluşmasına tanık olduğumda yüreğimin çocuklar kadar şen olması nedensiz değil.
Bu tablonun doğal sonucu büyük eser ve hizmetlerdir, tanığıyız hepimiz bunun. Şükür, Erzurum'umuz liyakatli dadaşların hizmet fırsatı bulduğu örnek şehirlerden.
Kibirli, huysuz, liyakatsiz kişilerin halka hizmet gayesindeki kuruluşlara bir hayrı dokunmaz, hiçbir faydası olmaz, bu hakikatin de bilincindeyiz millet olarak.
Bu bakımdan, önemli mevkilere seçilmiş kişilerin yol arkadaşlarını seçerken çok dikkatli olmaları hayati önem taşıyor.
Erzurum'da geçirdiğim birkaç günlük sürede edindiğim izlenimle yazıyorum bunları.
Halk, vekalet verdiği yöneticilerden mütevazı, dürüst, çalışkan ekiplerle hizmet meydanına çıkmasını arzu ediyor.
Bir yönetici dostumla bu mevzularda söyleşirken şu hikâyeyi anlattım kendine:
Zamanında Bağdata bir paşa tayin edilmiş.
Paşanın dünyalar güzeli tek bir kızı var. "O'na öyle bir bir çeyiz düzeceğim ki, yedi düvelde dillere destan olacak, kızımın da benim de yıllarca namımız yürüyecek." diye ahdetmiş, sözünde de durmuş. En nadide eşya, kumaş ve mücevherlerden oluşan çeyizi 40 gün herkes ziyaret edip, maşallah demiş, hiçbir eksik bulamamış.
40. gün akşama doğru çeyizin sergilendiği alanı gezen yaşlı bir kadının gözü çeyizdeki altın, elmas işlemeli mangala takılmış.
Mangalı dikkatle inceleyen kadın milletin ortasında Paşa'ya takılmış: A Bağdatın paşası, hani bunun maşası?
Halka hizmeti Hakk'a hizmet bilen mahir idareciler büyük yatırımlarla eşsiz eserler ortaya koyalar.
Kamunun beğeni denetimindeki bu eserlerin takdir potansiyeli, en zayıf ve zaaf kabul edilebilecek halkasına eşittir. Her ayrıntı fevkalade önemlidir.
Büyük eserleri Bağdat Paşa'sının mangalı sayarsak, işletme, tanıtım, sunum gibi faktörler mangal maşası hükmündedir. Ahali, hani maşa derse, mangal elmastan olsa ne fayda?
İşte bu soruyu sordurmayacak mükemmelliğin mimarları liyakatli kadrolardır.
Kıssayı anlattığım dostuma bir memnuniyetimi de ifade ettim. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı'nın ve diğer başkanların bazı üst düzey koltuklara atadıkları değerli yöneticiler kabul görmüş kamuoyunda.
Hep söylüyorum, Erzurum'un insan kaynakları havuzu çok zengin, her meslek ve branştan çok donanımlı hemşehrilerimiz mevcut. Yeter ki seçmesini bilelim.