Deprem Tahmin Uzman Kadir Sütçü, Marmara Denizindeki hareketlilik arttı. 4 ayda 1 deprem olması gerekirken, son ayalarda 8 depremin meydana gelmesi depremlerin arttığını gösteriyor dedi.
Deprem Tahmin Uzmanı Kadir Sütçü, yaptıkları deprem tahmin çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Marmara Denizi'nde hareketliğin arttığını belirten Sütçü, 4 ayda 1 deprem olması gerekirken, son aylarda 8 depremin meydana geldiğini söyledi. Sütçü, tahminleri nasıl yaptıklarına, sıcaklıkla deprem ilişkisi ve Türkiye'de olabilecek büyük depremlerin nerede olacağına dair açıklamalarda bulundu. Ayrıca Sürçü, 2019 yılını Türkiye'de afet yılı olarak gördüğünü belirtti.
Marmara Denizi'ndeki hareketliliğin arttığına vurgu yapan Kadir Sütçü, ''40 ve 41'inci enlem ve 27, 28, 29, 30 boylamı takip ediyoruz. Burada 2003 yılından beri toplam 50 deprem meydana geldi. 4.0 ve üzerinde büyüklükteki depremler oldu. Bunların son 8 tanesi ise Kasım, Aralık, Ocak ve Şubat'ta meydana geldi. Bu demektir ki; 4 ayda 1 deprem olması gerekirken, son ayalarda 8 depremin meydana gelmesi depremlerin arttığını gösteriyor'' şeklinde konuştu.
2019 yılının Türkiye için afet yılı olarak gördüğünü dile getiren Sütçü, ''1971'den itibaren gelen istatistik verilerde 1998 yılı en sıcak yıl olarak kayıtlara geçmiş. 1999 yılında Marmara ve Düzce depremi meydana gelmiş. 2010 yılında ise yine en sıcak yılı görüyoruz. 2011 yılında da Kütahya ve Van depremi olmuş. Mevsimlere göre baktığımızda 2018 yılı en sıcak yıl olarak gözüküyor. Bu nedenle 2019 yılını Türkiye'de afet yılı olarak görüyorum. Türkiye'de 7'lik bir depremin olması ya da 5 ile 7 arasında deprem fırtınası olması normal olarak geliyor'' diye konuştu.
Türkiye'de belenen büyük depremlerin nerede olabileceğine dair tahmin yapan Sütçü, ''Genel olarak Kuzey Anadolu Fayı olarak görülüyor. Çünkü güneyde Gökova enerjisini boşalttı. Bu nedenle Erzincan Fayı olarak görülebilir. Eğer Van depremi etkilemiş olursa Van depreminin batısındaki faylar olabilir. Bunun dışında Marmara Denizi'ndeki faylarda büyük deprem olabilir diye düşünüyorum. Verilerimizi değerlendirmek gerekiyor. İstanbul depremi olmadan önce karınca laboratuvarımızdaki karıncaların ölmesi gerekiyor. Ayrıca 288 bin 161 uydu görüntüsünde, yüksek hava basıncının ve alçak hava basıncının etkilediği Sütçü Bulutları'nın takibini yapıyoruz. Bu takipleri yaptığımızda yüksek hava basıncının oluştuğu bir dönem olması gerekiyor. Bunu durumla ile karınca laboratuvarımızı takip ederek bugüne kadar yaptığımız 28 bin 158 tahmin doğrulandı. Hiç şaşmadı ve sapma göstermedi. Bunları takip ederek depremleri önceden söyleyeceğiz'' dedi.
Sıcaklığın depremle ilişkisi açıklayan Sütçü, ''1624 yılında Galileo termometreyi bulmuş ama sıcaklığa etki eden faktörler arasına depremleri almamış. Bunu bir noksanlık olarak görüyorum. 288 bin 161 uydu görüntüsünde, depremlerle sıcaklı arasında bağlantıyı yüzde 100 olarak gördük ve doğrulandı. Verilerimizde Türkiye'yi merkez olarak aldığımızda, Grönland Adası, Orta Amerika, Hint Okyanusu ve Çin'den daire çizerek bu alanlardaki yüksek ve alçak hava basıncını günlük olarak 18 saat takip ediyoruz. Bu takipte büyük depremler hiçbir zaman alçak hava basınca olduğunu görmedik. Alçak hava basıncında olduğunu görmediğimiz için de yağmur ve kar yağarken de rastlamadık. Yani şuandaki verilerimizde göre, herhangi bir yere yağmur ya da kar yağarken, 7 büyüklüğünde bir depreme rastlamadık. Bu nedenle depremler ile sıcaklık arasında bir bağlantı olduğunu yüzde 100 doğruladık'' ifadelerini kullandı.
Sütçü sözlerini şöyle tamamladı: ''2018'i en az deprem olan yıl olarak görüyoruz. 3'lük depremleri baz olarak aldık. Daha önce Kandili verilerine baktığımızda 3'lük depremleri veriyordu. 3.0 ve daha büyük depremleri 2003 yılından itibaren aldığımızda 924 deprem olmuş. En az deprem olan yılı 2018 olarak görüyoruz. 2019'da ise şuana kadar 3 tane 5.0'ın üzerinde deprem oldu. Geçen sene 1 yıl boyunca 3 tane deprem oldu. Bu yıl sadece 3 ayda 5.0'in üzerinde deprem oldu; 2 tanesi Akdeniz'de, 1 tanesi Çanakkale'de oldu. 2017'de daha çok deprem olmuştu; 5.0'ın üzerinde 21 deprem oldu. Buna göre 2019'u daha az deprem yılı olarak görüyorum''. (iha)
