İP'li Naci Cinisli; ayaklarının değil de, aklının gittiği yere gitseydin eğer görecektin ki, sana yutturulan Erzurum'la gerçek Erzurum birbirine hiç benzemiyor!
Halep ordaysa arşın da Erzurum'da!
Hani, Millet İttifakı mensuplarında kahır ekseriyetle, göçmenlere,özellikle de Suriyeliler'e karşı bir "alerji" var ya, zahir İP'li vekil Naci Cinisli de "acaba buradan bana bir ekmek çıkar mı?" saikiyle, hiç vakit kaybetmeden topa girmiş!
Meclis'e verdiği soru önergesinde, mealen diyor ki: "Erzurum'a göçmenler için 3 bin konut kurulacakmış, buna niye ihtiyaç duyulmuştur?"
İP'li vekilin "ulaştığı" bu bilgi doğru ise, hakikaten önemli bir soru, hatta sorundur bu... Öyle ya, Erzurum, Suriyeli sığınmacıların hiç mi ama hiç tercih etmedikleri bir şehir olmasına rağmen, devlet hangi gerekçeyle buraya 3 bin konut inşa edecektir ki?
PKK muhibbi HDP'lilerin ziyadesiyle beğendikleri genç bir vekil olan İP'li Naci Bey'in, bu soru önergesindeki muradı esasen şudur:
"Ey Türkiye Cumhuriyeti Devleti, sen Erzurum'a Suriyeliler için üç bin konut kurmakla neyin peşindesin?"
Soruyu böyle soramadığı için, siyaset dilini kullanıyor, laf cambazlığı yapıyor!
Düşünün ki merkezi hükümet, Erzurum'a Suriyeliler için üç bin konut kuracak, ama bu "karar"dan vaktiyle İçişleri Bakanlığı yapmış AK Parti milletvekili Selami Altınok'un, en önemlisi de bu şehrin belediye başkanı Mehmet Sekmen'in haberi yok!
Mümkün mü?
Bugün hem milletvekili Altınok'la, hem de Başkan Sekmen'le konuştum.
Sekmen de, Altınok da böyle bir "karar" olmadığını söylediler.
İP'li Naci Cinisli, siyasette "toy" bir isim...
Sırf, "Tayyip'e gol atmak", buradan da Erzurum'da "Cumhur İttifakı'na karşı seçmeni kışkırtmak" için, muhtemelen müzmin muhaliflerin tünediği çay ocaklarındaki dedikoduları, "muteber neşriyat"mış gibi ta Meclis gündemine taşıyor, bir de soru önergesi veriyor!
Ha şunu söyleyelim:
Türkiye'de toplam üç buçuk milyon göçmen mevcut. Bunların yüzde doksanından fazlasını Suriyeliler oluşturuyor. Devlet bu insanlar için bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da elbette her türlü hizmeti sunabilir.
Bunda bir beis yok, hatta bu bir "suç" değil ki, gizli saklı yapılmış olsun!
Fakat aynı devletin Erzurum'a dair böyle bir tasarrufu bulunmuyor.
Kaldı ki Suriyeliler de zaten Erzurum'u tercih etmiyor.
"Mecburi iskan" da olmadığına göre, seçime saatler kala,İP'li Cinisli'nin taammüden verdiği bu soru önergesi, elbette bir maksada matuftur.
Naci Bey, siyasete geç hatta paraşütle inerek dahil oldu, lakin besbelliki akıl hocaları O'na 60'lı yılların siyasetinden sufleler vermiş!
Yok o günler çok geride kaldı İP'li Naci Bey, artık bu ülke, bir kaç vekilin ayak oyunuyla aylarca ne bütçesiz kalacak kadar zayıf, ne de dış baskılara boyun eğerek kuyruğunu kıstırıp sinecek devlet başkanları var.
İP'li Naci Cinisli'nin kulak kabarttığı o bir avuç iflah olmaz müzmin muhalifin tapınağı olan çay ocaklarındaki dedikodular gerçek olsaydı,şimdiye kadar Sekmen görevinden alınmış olacaktı, Tayyip Erdoğan seçime iki gün kala gördüğü lüzum üzerine Erzurum'a gelecekti!
Eğer bu şehir, o mahzenlerden yönetiliyor olsaydı, daha doğrusu bu şehrin maşeri vicdanı o dehlizlerde aksulamel bulsaydı, FETÖ, 15 Temmuz'da zaferini çoktan ilan etmiş olacaktı! Çünkü o dehlizlere sığınan kimi iblis artıkları, sabahtan akşama kadar, adam asıp adam kesiyorlardı.
Hatta onlardan biri geçenlerde, kafayı o kadar sıyırmış o kadar sıyırmış ki, sonunda kendini zirzop ilan edip, bir radyo konuşmasında, 1 Nisan'da belediyeyi teslim aldığında, bendenizi dahi "affedebileceğini" söylemiş!
Şair, tam da bu türden dangalaklar için ne güzel söylemiş:
"Himmete muhtaç dede, kaldı ki gayriye himmet ede"
İP'li Naci Cinisli, kendi zaviyenden meseleye bakarak, aklınca "bu şehri uykusuz gecelere" gebe bırakmak istiyorsun ya, boşuna "fenikme!"
Bu şehir, vaktiyle AK Parti'den ve de MHP'den koltuk talebinde bulunup, ama kimsenin yüz vermemesi sebebiyle, Meral'ın ipine sarılmış bir takım malulen tekaüt olmuş kimselerin insafına terk edilmeyecek kadar büyüktür.
"Erzurum'da Suriyeliler için üç bin konut mu yapılacak?" diye soru önergesi vereceğine...
Naci Cinisli; keşke sorsaydın ki, "Erzurum insanı dünyanın en pahalı uçak biletini satın alıyor, bu konuda hükümet neden bir müdahalede bulunmuyor?"
Bir şehrin "vekili" olmak demek, "beni misafirhaneden attılar" deyip, ortalarda ağlaşıp dolaşmak demek değildir. Bir şehrin "vekili" olmak, o şehrin hakiki derdiyle dertleşmek demektir.
İP'li Naci Cinisli, bu şehirde "tam zamanlı vekillik" yapmak istiyorsan, ayaklarının değil vicdanının götürdüğü yerlere git. O zaman göreceksin ki, Erzurum, bir kaç çay ocağından ibaret değilmiş.