Meral hanım, o “tarihi” konuşmasında niye dişe dokunur bir söz söylemedi?
İYİ Parti için hazan vakti mi?
Parti sözcüsü Kürşat Zorlu, günler öncesinden çıtayı o kadar yükseltti ki, toplumda da haliyle büyük beklenti oluştu.
Ne demişti Zorlu: “Sayın genel başkanımız 26 Ağustos’ta tarihi bir konuşma yapacak.”
Konuşma tarihi filan olmadı, ama parti PR açısından başarılı bir iş çıkardı Zorlu…
İlgi ve sevgi fukarası kalan İYİ Parti yeniden hatırlandı, dikkatleri üzerine topladı.
Neyse asıl mesele şu:
Meral hanım, o “tarihi” konuşmasında gerçekten dişe dokunur bir şey niye söylemedi?
“Mahalli seçimlere kendi kadrolarımızla gireceğiz” şeklinde bir hüküm cümlesi vardı ki, esasında bunun da bir kıymeti harbiyesi yoktur.
Zira biz aynı Meral hanımı “masayı” dağıtırken kullandığı o ağır ithamlardan biliyoruz.
“Bu bir kumar masasıdır” dediği masaya, 48 saat sonra nasıl tıpış tıpış döndüğünü gördük.
Şimdi Meral hanımın “seçimlere kendi adaylarımızla gireceğimiz” sözüne, neye dayanarak itimat edebiliriz.
Misal; çok ötelerden bir talimat geldiğinde, tıpkı son seçimlerde olduğu gibi HDP’yle aynı kulvarda CHP’nin dümen suyuna girmeyeceğini kim garanti edebilir?
Evet; Tayyip beyin o tespitine yürekten katılıyorum:
“Türkiye’de kaliteli bir muhalefet yok.”
Meram hanım, “seçimi kaybettik” dedi.
Hayırdır…
Malumun ilamı bu sözden ötürü Meral hanıma çok özel bir değer mi biçmeli bu toplum…
Meral hanım, bu toplum size bir opsiyon açmıştı, ama siz o krediyi kullanamadınız, daha doğrusu murdar ettiniz.
İster kendi kadrolarınızla çıkın isterse kadim ortağınız CHP’yle ittifak ediniz fark etmez…
Değil mi ki…
Milletin sıdkı sıyrıldı sizden…
Kumar masasına dönmüş bir kimsesiniz, yeni ittifaklar sizin için artık çocuk oyuncağı…
Hani geçen mahalli seçimlerde, eski MHP’lilerle zevahiri kurtarmaya çalışmıştınız.
31 Mart’ta ne yapacaksınız?
Artık eski MHP’li diye bir şey yok ki…
CHP’nin adayı bir alternatif olabilir mi, niye olmasın…
Nasılsa CHP İstanbul’dan bir belediye müdürü daha gönderebilir.
(Bu seferki mezarlık müdürü olmasın)
“Dağ fare doğurdu” dedikleri tam da bu…
Meral hanım çok konuştu, ateşli konuştu, yer yer hiddetlendi; lakin ceviz kabuğunu dahi dolduracak bir kelam etmedi.
Meydan okudu!
Meral hanımın unuttuğu bir gerçek var, o da şudur:
Meydan okuduğu aslında; altılı sekizli onlu o masa, yani kendi ifadesiyle kumar masası değil… Bizzat halkın kendisidir.
O halk da, son seçimde meydan okuyanları nasıl paçavra etti dünya alem gördü.
Belli ki Ekrem ve Mansur’dan da bir ikbal çıkmayacak…
Bu sebeple Meral hanımın işi hakikaten çok zor…
MHP de “kumar masası” değil ki, nadim olup geri dönsün!
Sahi, Meral hanım bu dar alanda kimle paslaşacak?
Sayın Akşener, o masadan kalkıp tekrar gelip oturduğunda, zaten o zaman hazani yaşamıştı. Ne kadar söylese de artık faydası yok. Artık kimse inanmıyor. Boşuna zahmet çekiyor. Atı alan Üsküdar' i geçti.
Celladına aşık olmuş bir Milet ne yapabilir. Aptal koyun kasabın bıçağını yalarmış. Bizde siyasilerden medet umuyoruz Akp mi olsun iyi partimi diye çırpınıyoruz. Yahu kendinize gelin kendinize yoksa sizi daha çook yolarlar
