“Tarihin Sonu Son Adam” kitabın yazarı Japon siyaset bilimcisi Francıs Fukuyama, “Güven, Sosyal Erdemler ve Refahın Yaratılması”adıyla yayınladığı eserinde “Para Cemaati”başlığının altında Amerika, Japonya ve Almanya’daki internet cemaatinin oluşmasını anlatır.
İnternet Amerika’da 1970’lerin ve 1980’lerin başında yaygınlaşmaya başladığında, interneti kullanan topluluk, genellikle etik sınırlamalarla kendilerini kayıtlayan resmi ve akademisyen araştırmacılardan oluştu. Sonradan bu kervana etik sınırları tanımayan, etik sınırlamalara kendini bağlı hissetmeyen yeni kullanıcılar bu ağa katıldı. 1994’lerde yeterince sosyalleşmemiş bilgisayar manyakları ağa virüsler sokarak şifreleri kırdılar. Ağın bütününün ayakta kalmasını engelleme noktasına getirdiler. Devlet kurumları, şirketler, bankalar zor durumda bırakıldı.
Ülkemiz geç olmadan elini çabuk tutarak internet ağına katıldı. Bugün hemen herkesin evinde, el telefonunda internet ağı bulunmaktadır. Avrupa ülkeleri arasında internet kullanan ön sıralardaki ülkelerden biriyiz.
İnternet, belli sınırları olan fiziksel bir ağdır, ama kökeninde ortak değerleri paylaşan bir cemaat niteliğinde olduğu için “para cemaati”adı terk edilerek “internet cemaati”adını aldı.
İnternet cemaati ya da topluluğu; ideolojik, siyasi, dini, mezhebi, etnik yapı üzerine şekillenen bir topluluk değildir. Herkes ağ sayesinde ülkesinin sınırlarını aşarak yeni dostluklar kurabilmekte, yeni kültürlerle tanışma imkânına kavuşmaktadır. İlk zamanlar belli amaçlarla kullanılan bu ağ, bugün hayatın her alanında kullanılmaktadır İnşallah, gençlerimiz internet aracılığıyla kendini suiistimal edenlere fırsat vermez.
Yeter ki bu ağ insanlığın yararına kullanılsın. İnsanların güveni istismar edilmesin.
Gençlerimize Atatürk, Türk Gençliği adını vermişti. Atatürk’ten sonraki hükümet başkanları, siyasi liderler bu adı beğenmemiş olacaklar ki, Türk gençliği yerine gençleri birbirine düşman yapan şu ya da bu adları vererek gençliği istismar ettiler.
Türk gençliğini istismar etmeyen tek devlet adamımız Atatürk olmuştur. Bu nokta unutmamalılar.
