Emel, gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek demektir. Emelsiz bireyler ve toplumlar rüzgarda boşlukta savrulan yapraklar gibidir.
Bir emele vasıl olmak için bütün gayreti sarf etmek, elinden geleni yapamak gerkekir.
Bende kalan ömrümün tamamını alsan da
Dağlar girse araya, sen ardında kalsan da.
Mesafeler hükümsüz, gözden ırak olsan da
Sensiz bir hayal bile, kurulmuyor Emel'im...
Doğruyu aramaya üşeniyor, yanlış yapmaktan usanmıyorsanız; Hayat elbette açık unutulmuş bir musluk gibi boşa akıp gidecektir..!
Her insanın ruhu bir yerlere takılır kalır... Bazen yolcusunu unutmuş yollara... Bazen de yolculuğunu unutmuş kullara... İnsan her şeyi anlatamaz, zaten kelimeler de her şeyi anlatmaya yetmez.
Emelsiz,hayalde hayatta olmaz.
Hayatta yanıldığını kabul etmek, yeni hakikatlerin anlaşılmasını sağlar. Dünyadaki en eski şeylerden biri, insanın insana verdiği acıdır.
Kendi kapattığı kapıların ardında kalmakla insan değiştirmek istediği bir dünyayı değiştiremez. Sen kim olduğuna karar veremediğin zaman, senin kim olduğuna başkaları karar verecektir.
Cesaretle yürümek için emellerinizden uzaklaşmayın ve dört elle sarılın. Cesaret gösteremezseniz esaret altında kalırsınız.
Huzursuzluktan dünyalar kuran insanların dünyalarına hapis olmamak gerekir. Dayanılmaz olan aslında yaşam değil, insanlardır.
Susmak ile susmamak çok benzerdir. Birinde dilin, diğerinde yüreğin kurur.
Hiç kimse vazgeçilmez değildir ve hiç kimse kendini vazgeçilmez sanan biri kadar aptal değildir. Vazgeçilmemesi gereken emellerdir.
Hikayelerin sonunda hepimiz ölüyoruz. Kendi hayat hikayenizde kalemi asla başkasının eline vermeyin. Bu sizi siz olmak uzaklaştırır başkalarının sizin için yazdığı hayatın içinde figüran olur gidersiniz.
Doğru düşünüp yanlış işler yapan insanlar olmamak için, iyi emellerle güzel ameller işlemek çabası içinde geçmeli ömür.
Hayat yalancı neşe ve zevklerin peşinde heba edilemeyecek kadar kısa ve değerli.