Kutsal topraklarda bulunan yaklaşık 4 milyon hacı adayı bugün Arafat'a çıkacak. Türk hacı adayları, Mekke'den Arafat'a araçlarla taşınacak.
Hac farizasını yerine getirmek için kutsal topraklarda bulunan hacı adayları Arafat'a çıkıyor. Türk hacı adaylarının Arafat'a çıkması bugün öğle namazından başlayacak ve saat 03.00'e kadar tamamlanmış olacak.
Türk hacı adayları Arafat'a otobüslerle taşınırken diğer ülkelerden gelen milyonlarca hacı adayı da yürüyerek Arafat'a ulaşacak.
Arafat'ta hacı adaylarının bir gece konaklayacakları çadırlar, Müzdelife ve kurbanların kesileceği Mina'da da hazırlıklar tamamlandı.
Türk hacı adayları için Arafat'ta çadırlar kuruldu. Hacı adayları, arefe günü öğle vaktinde öğle ve ikindi namazlarını birleştirerek kılacak.
Daha sonra Müzdelife'ye hareket edecek adaylar, burada akşam ve yatsı namazlarını birleştirerek kılacak. Adaylar, hac görevinin vaciplerinden Müzdelife vakfesini yaptıktan sonra Mina'ya hareket edecek.
ARAFAT'I ANLAMAK
Diyanet İşleri Başkanlığınca hacı adaylarına dağıtılan ''Haccı Anlamak'' isimli kitapta, Arafat'a ilişkin geniş bilgilere yer veriliyor.
Kitapta, kelime olarak ''bilme, anlama, tanıma'' ve ''güzel koku'' gibi manalara gelen bir kökten geldiği bildirilen Arafat ve hac hakkında şu bilgiler veriliyor:
''Dünyanın her tarafından gelen insanların bu yerde birbirleriyle görüşüp tanışmaları veya günahlarını itiraf ederek Allah'tan af dilemeleri, affedilmelerinden sonra günah kirlerinden temizlenip Allah katında güzel bir kokuya sahip olmaları sebebiyle bu ad verilmiştir.
'Hac nasıldır?' diye sorduklarında Allah Rasulünün 'Hac, Arafat'tır' cevabını verdiği bilinmektedir.
Hac, hakikati bilmek, tanımak, anlamak, kavramaktır. Hac; arif olmaktır, marufa, marifete, Marifetullah'a ermektir. Dirilişi, mahşeri, Mahkeme-i Kübra öncesi bekleyişi, ölmeden önce ölmeyi, hesaba çekilmeden önce muhasebe yapmayı bilmektir. Arif olan anlar, Arafat'ı idrak eden hacı olur, Arafat'ı kavrayan marifeti bulur.
Arafat, arif olma yeridir. Arafat marifeti yakalama yeridir. Arafat önce kendini bilme, kendini bulma deneyimidir. Ve 'Kendini bilen, Rabbini de bilir' fehvasınca, önce kendini tanıma, ardından da Rabbini tanımadır.''
ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜMÜ YAŞAMAK
Arafat'ı Anlamak kitabında, ayrıca şu bilgilere yer veriliyor:
''Hacda Müslümanlar, adeta ölüm ve ötesi hayatın bir provasını gerçekleştirir. Statüleri ne olursa olsun, bütün Müslümanlar aynı kıyafetler içinde, kardeşliklerini ve Allah'ın huzurunda eşit olduklarını gösteriyor bedenleriyle. İhramla ölümü tadarlar, Arafat'ta diriliş ve mahşeri yaşarlar ve bu ruh ile Allah'ın huzuruna çıkarlar. Hem 'ölmeden önce ölme' bilincini, hem de manevi dirilişi kazanmaya çalışırlar. Böylece onlar, önemli bir irade egzersizi yapmak suretiyle ilahi iradeye boyun eğmeye hazır olduklarını kendilerine telkin ederler.''
HACI ADAYLARINA ÜCRETSİZ ZEMZEM DAĞITILDI
Kabe'de çıkan zemzem suyu, borularla Kudey bölgesindeki dağıtım tesislerine, oradan da Suudi Arabistan Krallığı'na bağlı olarak faaliyet gösteren Zamzam United Ofice'in dolum tesislerine ulaştırılıyor.
Zemzem, tesislerde gerekli filtreleme ve bidonların dezenfekte işleminin ardından plastik damacanalara dolduruluyor. Daha sonra kamyonlarla ofisin 6 bölgedeki dağıtım noktalarına gönderilen zemzem, hacı adaylarının konakladıkları yerlere ücretsiz bırakılıyor.
GÜNDE 600 BİN LİTRE
Zemzem United Ofice sorumlusu Abdullah El Koşek, Hac döneminde günlük ortalama 600 bin litre zemzemin damacanalara doldurularak, Hacı adaylarının kaldıkları otellere ücretsiz dağıtıldığını bildirdi.
Zemzem paketleme tesislerinin tüm giderlerinin devlete ait Suudi Arabistan Hac İdaresi tarafından karşılandığını bildiren Koşek, zemzemin herhangi bir şekilde ticaretinin yapılmasının yasak olduğunu anlattı.
Koşek, tesislerde çalışanların dahi zemzem tüketemediğini belirterek, tesislerde damacana ve pet şişelere doldurulan zemzemin sadece hacı adaylarına ikram edildiğini kaydetti.
KAYNAK HACER-ÜL ESVET'İN ALTINDA
Zemzem United Ofice tesislerini de bünyesinde barındıran Zamezemah United Ofice'in Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman El Galiye, Türk gazetecileri kabul ederek, zemzem hakkında bilgi verdi.
Zemzem kuyusunun asıl damarının, Kabe'ye yerleştirilen Hacer-ül Esved taşının tam altında olduğunu belirten Galiye, kaynağın 4 pınardan beslendiğini söyledi.
Zemzem kuyusunun 1981 yılında temizliğine Kralın da katıldığını ve temizlik sırasında inceleme yapılarak kuyunun görüntülendiğini bildiren Galiye, kuyuda asla yosun üremediğini, kuyu açık olduğu dönemlerde hacı adayları tarafından kuyuya atılan bazı madeni para ve eşyaların ise her yıl Berat Kandiline denk gelen Şaban ayının 15'inde kuyunun taşarak kendini temizlediğini anlattı.
HER DERDE ŞİFA
Zemzemin "mucize" olduğunu kaydeden Galiye, bu suyu içenin niyetine göre her derdine derman bulabileceğini ifade etti.
Galiye, insanlık var olduğu sürede zemzem kuyusunun kurumayacağına ilişkin hadisler bulunduğunu söyledi.
Zemzemin her türlü maddi ve manevi hastalıklara şifa olduğunu belirten Galiye, Mekke'de hasta ziyaretine zemzem ve tespih götürüldüğünü, tespihle Allah'ı zikreden ve zemzem içen hastaların şifa bulmasının sağlandığını bildirdi.
Zemzem Müzesinde ise zemzem kuyusunun eski halinin maketi, değişik fotoğraflar ve zemzem ikram edilen kaplar sergileniyor. Müzede ayrıca, Mekke valiliklerince zemzem işletmeciliği yapanlara verilen ve taş üzerine yazılı beratlar da yer alıyor.