Onların hamasetle işi yok, icraatları var…
Gürkan Dölekli ve Sururi Akgün kocaman bir alkışı hakketti
Günümüzde de devam edip etmediğini bilmiyorum.
Eskiden başta Trabzon olmak üzere, Karadeniz’de yaygın bir anlayış vardı:
Bir iş insanı, ister İstanbul’da isterse İzmir’de ticaret yapıyor olsun fark etmez, vergi kaydı mutlaka memleketindedir.
Burada ki amaç, hem memleketiyle rabıtasını koparmamak hem de ödediği vergiyle memleketinin yerel yönetimlerine katkı sağlamak.
Malumunuz belediyeler, merkezi hükümetten nüfuslarına göre pay aldıkları gibi mahallinde ödenen vergilerden de yararlanıyorlar.
Yıllar önce maliyeci bir dostum, yapılan bir araştırmanın sonucunu paylaşmıştı benimle…
O araştırmaya göre devlet, İstanbul, İzmir ve Ankara gibi illerde, kayıt dışı ekonominin yalnızca yüzde yirmisini kayıt altına alabilse, Doğu’dan vergi toplamasına gerek kalmaz.
Neyse konumuz bu değil…
Geçen hafta, ülke genelinde olduğu gibi Erzurum’da da ilk ona giren vergi mükellefleri açıklandı.
Aras Elektrik’in birinci olduğu o listede, dikkat çeken iki şirket vardı.
Birisi Güven Holding diğeri de Akgün İnşaat…
ERÇİMSAN’ı göremediğimiz bu sıralamada, Bayramoğlu ve Birlik A.Ş de adlarından söz ettirdiler.
Gelelim Güven Holding’e ve Akgün İnşaat’a…
Güven Holding’in kaptan köşkünde genç iş insanlarımızdan Gürkan Dölekli var…
Akgün İnşaat ise, Sururi Akgün ve kardeşi Ferruh Akgün’ün omuzlarında yükseliyor.
Güven Holding, ihracattan turizme, imalattan sağlığa, akaryakıttan madenciliğe kadar çok farklı alanlarda faaliyet gösteren ve son yıllarda gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında saygın konuma ulaşan bir ticari yapı…
Hayr hasenat işlerinde de oldukça cömert bir holding…
Gürkan Dölekli, merhum babası Hacı Saffan Dölekli adına yatılı Kur’an kursu yaptırdı, genç yaşta trafik kazasında kaybettiğimiz kardeşi Atilla Dölekli için de Pasinler’de muhteşem bir camii inşa ettirerek inananların hizmetine sundu…
Güven Holding bu noktaya Erzurum’da kazandığı parayla değil, başka yerlerde yaptığı ticaretle ulaştı.
Buna rağmen vergi kaydını Erzurum’dan almadı.
Oysa biz öyle hemşerilerimizi biliriz ki, Erzurum’dan kazanıp gitti ve bırakın vergi ödemeyi arkasına bile dönüp bakmadı!
Sururi Akgün de aynı düstur üzere…
Akgün İnşaat da ticari hayatın birçok alanında faaliyet gösteriyor, ama şirketin sıklet merkezini inşaat oluşturuyor.
Sururi ve Ferruh Akgün kardeşler de iyilikte, hayırda, yardımda ve sosyal hizmetlerde yarışan iş insanları…
İki hafta önce başyazarımız Mehmet Şener yazmıştı.
Akgün kardeşler, Kayseri’de iş yapan hemşerimiz Dr. Erol Bedir’le Erzurum’da toplam tutarı 60 milyon dolar değerinde bir özel hastane kuracaklar.
Akgün İnşaat da tıpkı Güven Holding gibi parayı başka yerlerde kazanıyor.
Ama iş vergiye gelince…
İlla da Erzurum illa da Erzurum diyorlar.
Gel de sen bu genç iş insanlarına şapka çıkarma…
Memleket sevgisi ve sorumluluk hissi bu olsa gerek…
Hamaset değil, icraat…
Çekip gittikten sonra yirmi otuz yıl bir daha memleketine ayak basmayan kimi hemşerilerimiz, şehir kulüplerinde kafayı bulduklarında, “… size vasiyetimdir, öldüğümde beni Erzurum’a defnedin” diyorlardı!
Hüsamettin Ceylan’ın o meşhur ifadesiyle, Erzurum onlar için yalnızca kabristan…
Erzurumlu olup da Erzurum dışında iş yapan ve belki de Güven Holding’i ve Akgün İnşaatı cebinden çıkaracak nice hemşerimiz var.
Bu iş insanı hemşerilerimizin bazıları, Erzurum’u bir vesileyle hatırlıyor ve el atıyor; ama çoğu aidiyet bile duymuyor.
Gürkan Dölekli ve Sururi Akgün gibi yürekli, cesur ve cömert hemşerilerimizin sayısı çoğalmalı ki, Erzurum’un sesi daha gür çıksın, Erzurum yarınlara daha emin adımlarla yürüsün…
Bunişsfamlarına tavsiyem bir özel üniversite kurun gençlerin önünü açın ata üniversite artık bitmiş can çekişiyor etü zaten ölü doğmuştu. Özel bir üniversite doğuda ilk olacak süper olur
japonyada hükümet insanların hastaneye gitmesini engellemek için yatırım yapıyor biz hastane açıp gitsin diye uğraşıyoruz. inanın yanlış yoldayız. insanların hasta olmaması için çalışmalıyız. glikoz surubunu yasaklayın mısır şurubunu yasaklayın hastane açmanıza gerek kalmaz. tomografi çekilenler acayip bir radyasyon alıyorsunuz yapmayın etmeyin. devlet olarak hastaneyi az açmak zorundayız hastaneleri kapatmak zorundayız.
sayın mehmet şener vallaha bir garip insansın çok ta yalakasın iş adamı cami yaptırmış allah rzı olsun reklam etme bari ibadet saklı kalır mehmet şener efendi
bir Erzurumlu olarak hastane kesinlikle istemiyoruz. Sizin dediğiniz gibi erzurum ne kabristan olmalı nede hastane yuvası olmalıdır. Hastane nedir. spor tesisi açın, turizm tesisi açın fabrika açın ama hastane açıp insanları hasta edecek bir yer açmayın. Erzurum ne kabristandır ne de hastanedir. Normal güzel bir hayat yaşanacak iş kurulacak bir yerdir.
