FİLİSTİN’İN SESİNİ DUYURANLAR

İsrail’in Filistin’i işgali, Filistinliler üzerinde kurduğu baskı ve bölgede saçtığı vahşet yeni değil. Fakat geçtiğimiz on yıllardan farklı olarak Filistin’in yanında olduğunu yüksek sesle dile getirenler arasında Müslümanlardan daha fazlası var. Geçmişte bir avuç niteliğinde olan ve Filistin’de sivil katliamını kendine dert edinen insanların sayısı da arttı. Gelen son haberlere göre İsrail saldırıları ile 160 insan öldürülürken bunların 40’ı çocuk. Üstelik 1000’e aşkın yaralı olduğu kaydediliyor. Birleşmiş Milletler, on binden fazla Gazzelinin saldırılardan korunmak için camilere, okullara sığındığını, sığınaklara gitmek üzere evlerini terk ettiğini kaydediliyor. Amerika’da ise İsrail hükümetinin zulmü, politikayı ikiye bölmüş durumda. Önceden sesleri kısık çıkan, politikadan dışlanan isimler artık düşüncelerini açıkça ifade ediyor. Bu isimlerin başında da örneğin Yahudi olan Demokrat Partinin sol kanadının önemli isimlerinden Bernie Sanders geliyor. Bu isimler, İsrail’in meşru savunma hakkı olduğu kadar Filistinlilerin de bu hakka sahip olduğunu ve Amerika’nın devlet şiddetine fon sağlamaktan geri durması gerektiğini belirtiyor.

Amerikan Temsilciler Meclisi’nde konuşmalar yapan ilk Filistin kökenli Müslüman kadın üye olan Rashida Tlaib, yine Müslüman Ilhan Omar, sol Demokratların yükselen yıldızlarından Alexandria Ocasio Cortez, sivil ölümlerini, işgalci ve baskıcı politikaları sözlerini sakınmadan anlatıyor. Amerika tarihinde belki de ilk kez İsrail karşısında da mecliste bir cephe oluşmuş durumda. Üstelik bu cephe, Demokrat Başkan Biden’ı insan haklarına bağlılık ve uluslararası hukukun üstünlüğü noktasında Trump’tan farklılaştığını kanıtlamaya zorluyor.

İsrail ise her zamanki gibi tüm dünyaya kulaklarını kapatmış durumda. İsrail gazeteleri, özellikle Amerika’da etki sahibi birtakım insanlar olayları aktarırken yalnızca Hamas’ın İsrail’e füze attığını ve İsrail’in kendini savunmaya hakkı olduğunu öne çıkarmayı tercih ediyorlar. İçlerinde Al Jazeera’nın, The Associated Press’in ofislerinin de bulunduğu 11 katlı, içinde çok sayıda medya kuruluşunun ve ailenin evinin bulunduğu binayı yerle bir etmeyi uygun gören İsrail, dünyaya zulmü duyuran Al Jazeera’nın, The Associated Press’in çalışanlarına karşı da kendilerini savunma ihtiyacı duymuş. İsrail insancıl hukuk kurallarına sıkı sıkıya bağlıymışçasına binada yaşayanlara binayı boşaltmaları için 1 saat vermiş. Bina sakinleri, belgeleri, delilleri, kamera gibi ekipmanlarını, kişisel ve elzem eşyalarını yanlarına alabilmeyi bir kenara bırakın 11 katlı binadan anca kendilerini ve yardıma ihtiyaç duyan yaşlıları, çocukları çıkarabilmiş. Saldırının nedeni ise son derece ezberlenmiş bir cümle, binada Hamas’ın askeri menfaatine olan varlıkların bulunması. The Associated Press yetkileri başta olmak üzere işgalci politikaya sessiz kalmak istemeyenler ise İsrail’in kanıt sunmasını bekliyorlar.

Günler, Filistin’de kayıplarla dolu ve mücadeleyle geçiyor. Ancak iletişim imkanlarının da gelişmesiyle İsrail’de aşırıcı, nefret dolu politikalar güdenlerin karşısında duranların sayısı artıyor. Elbette bu gelişmeler Filistin’inde kalıcı bir barışın şu an sağlanması, çocukların öldürülmemesi için yeterli değil, ancak insan haklarına samimi bir desteğin uzun vadede sonuç doğuracağından umut duymak için yeterli. 

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.