Öyle ki ya, "Tayyip hırsızdır" deyip, buna rağmen Davutoğlu eliyle vekil olan riyakârlar kazanacak, ya da maşeri vicdan...
Bugün olmuş hâlâ FETÖ ile mücadeleye adam gibi destek vermeyen AK Parti üst düzey yöneticileri var! İşte o yöneticiler kendi sonlarını hazırladı.
Zor seçim!
AK Parti bir gün yıkılırsa eğer bu çöküş, dışarıdan değil kendi içinden olacaktır...
"Haşmetmeab, siz, bendenize, başka bir devlet gösterebilir misiniz ki, üç yüz senedir, siz (yani dış devletler) dışarıdan, biz (yani hainler) içeriden devamlı tahribine direnebilmiş olsun! Evet, üç yüz senedir, siz dışarıdan, biz içeriden, Osmanlı'yı yıkamadık!"
Bu sözler, Osmanlı sadrazamı Sultan Aziz dönemi devlet adamlarından Keçecizade Fuat Paşa'ya ait.
Belki aynı değil ama bugün de benzer bir durum AK Parti için geçerli...
2002 yılından beri AK Parti'yi devirmek için bin bir türlü dalavere çevrildi. Yeri geldi, asker muhtıra verdi, yeri geldi ağaç sevgisi üzerinden hareketle Taksim ayaklanması yapıldı, yeri geldi bu devletin maaş ödediği ve bu millete hizmet etmesi gereken hakimi, savcısı ve de polisi 17-25 Aralık'ta yargı üzerinden darbe girişiminde bulundu. Yeri geldi, AK Parti kendi içinden kendi hainleri üzerinden yere serilmek istendi. Ve nihayet gün oldu, AK Parti muarızları hep birlikte hareket ederek (milleti yok sayarak) hükümete doğrudan askeri darbe girişiminde bulundu.
AK Parti her türlü darbe girişimine rağmen ayakta kalmayı başardı ve halen hükümet etmeye devam ediyor.
İyi de, bu AK Parti, tüm bu olup bitenler içerisinde kendine dair hiç bir öz eleştiri yapmayacak mı?
Onu bilmeyiz. Gerçi Tayyip Bey, şu son günlerde ha bire geriye dönük bir hesap kesiyor ama...
2019 yılında hem yerel hem de genel seçim olacak...
Eğer AK Pati bugünki anlayışı ile bu seçime girerse, görünen şu ki duvara toslayacak.
Çünkü ne kadar FETÖ'cü belediye başkanı ve milletvekili varsa hepsi AK Parti'de halen aslanlar gibi gövde gösterisi yapıyor!
Tayyip Bey'e hakaret eden ve bu hakaretinin ödülü olarak da vekil listesine konulan ve ne yazık ki bugün de kimi şehirlerde adları vekil olarak geçen onlarca eyyamcı ve FETÖ'cü var. Bunların tamamı AK Parti'den temizlenmediği sürece, AK Parti önümüzdeki seçimlerde bırakın yüzde elli biri, yüzde kırkı dahi bulamaz.
Biz yakından biliyoruz, adamın kardeşi, yeğenleri ve rivayet olunur ki kendi on numara bir FETÖ'cü ama gelin görün ki o hacı yatmaz, hala AK Parti saflarında ve hâlâ Tayyip Bey'in yanında duruyormuş gibi yapıyor. Oysa herkes bilmektedir ki o hacı yatmaz, O eyyamcı bir Tayyip Erdoğan düşmanıdır.
AK Parti gemisi su almaya görsün, emin olunuz ki ilk önce bu tarifini yaptığımız üçkâğıtçılar gemiyi terk edecek ve Tayyip Bey'e (önceden yaptıkları gibi) sövmeye devam edecekler.
Tayyip Bey işte bu gerçeği gördü ve radikal kararlar alarak bu sahtekârları partiden uzaklaştırma sinyali verdi.
Tayyip Bey'in hiç uzaklara gitmesine gerek yok. Doğu'ya güvendiği bir adamı göndersin, görecek ki şu ekonomisi olmayan şehirlerde bile birileri AK Parti yönetimi adına öyle dalavereler çeviriyor ki, şeytan bile gördükleri karşısında pes ediyor!.
Adam, vaktiyle Tayyip Bey için "Amerikan ajanı hırsız" demişti. (Buna bütün bir ilçe halkı şahit) Kardeşi ve yeğenleri FETÖ'den suçüstü olmasına rağmen O eyyamcı bugün AK Parti'nin tepelerinde... En kötüsü de o adam bugünlerde kendisinin dışında herkesi "vatan haini" ilan ediyor!
Besbelli ki yeni dönemde, ne kadar sahtekâr varsa hepsi tekmili birden siyaset mezarlığına gönderilecek.
Millete rağmen kendisini milletin üstünde gören, kamunun imkânlarını yandaşlarına fütursuzca kullandıran ve aslında AK Parti'nin ilkelerine inanmadığı halde kendisini AK Partiliymiş gibi gösteren ne kadar siyaset fahişesi varsa hepsi yeni dönemde çöp kutusuna atılacak.
Korkmayın Tayyip Bey, ülkemizde o kadar çok çöp kutusu var ki, siz ne kadar atığı atarsanız atın, bu memleketin çöp kutuları hepsini almaya yetecek kadar çok!
Düşünün ki çöpü bile değer etmediği için atıkları dağlara ulaşan şu Erzurum'da dahi, şimdiden sizin atacağınız siyasi çöplere yer var.
Dangalağa bakar mısınız, normal şartlarda en fazla çalıştığı kurumda çaycı olması gerekirken yanlışlıkla mebus ediliyor; o da bu seçimi kendi zaferi olarak görüp sağda solda esaslı biçimde vekilcilik oynuyor!
Yeni dönemde işte bu çer çöp olmayacak.
Tayyip Bey'in bütün çırpınışı bunun işareti...
Böyle olmazsa ne olur?
Çok basit: Böyle olmazsa Tayyip Bey, kendi eliyle kendi ipini çekmiş olacak.
Çünkü bu milletin sabrı ve hoşgörüsü de bir yere kadar...
Bu sebeple AK Parti bir seçim yapmak zorunda.
Ya içindeki FETÖ kalıntısı iblisler ve eyyamcılarla vitrine çıkacak (bu da AK Parti'nin sonu demek) ya da tabandan gelen ama hakikaten kimsenin kulu olmayan gençlerle yürüyecek.
Ya temiz ve dürüst bir kadro; ya da yıkılıp gitmek...
Mermeri kadar sert, suyu da yumuşak olan Afyon, işte bu hesaplaşmanın günü olacaktır.
Bir şehir düşünün ki iktidar sıralarında altı üstü zaten beş tane olan vekillerinden en az üçünü tanımıyor!
Ne yani Tayyip Bey, bunların bazılarını yeniden aday ederse, siz orada her şeye rağmen, seçmenin illa da "Tayyip Bey" diyeceğini mi zannediyorsunuz?
Sanmıyorum.
Ama illa da içimizde hale onlarca yüzlerce hain var diyorsanız, ona da bendenizin söyleyeceği son söz şudur:
Ne haliniz varsa görün!
Siz bu kafada olduğunuz sürece, görün bakın Tayyip Bey bile sizi kurtaramaz.
Şehrin birinde adamın biri vekil listesinin son sırasına konulduğu için küsmüş ve bunun bir gereği olarak da hiç mi hiç seçim çalışmasına katılmamış!
Derken o ilde seçim olup bitmiş ve o küskün aday vekil seçilmiş!
O küskün aday, o gün bugündür partisinin hiç bir çalışmasına samimi olarak katılmamış. Bir gün ona sormuşlar:
"Niye böyle yapıyorsun?"
Adam cevap vermiş:
"Tayyip beni vekil (o dönem Davutoğlu Genel Başkan ve Başbakandı) seçilmeyeyim diye son sıraya koydu. Ama ben yanlışlıkla da olsa seçildim. (hakikaten yanlışlıkla vekil oldu. Normal şartlarda o şarlatan o ilde delege bile seçilemezdi) Biliyorum ki yeni dönemde beni aday etmeyecekler, niye kendimi yorayım ki!.."
Tayyip Bey işte bu gayri samimi insanlara karşı bir savaş açtı.
Ne de iyi yaptı...
Tayyip Bey, bizim buralarda güzel bir söz vardır, o da şudur:
İt kamyonun yanında yatar, oluşan gölgeye bakarak 'işte bu benim gölgem' der!
Tayyip Bey, sizin adınıza bugüne kadar millet üzerinde tahakküm kuran kimi firavunlar artık tanrı olmadıklarını görmelidirler.
Siz bu putları yıkın göreceksiniz ki bu halk yeniden sizin arkanızda...