Erzurum Kongresi’nin 103. yılını kutladığımız bu günlerde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı 120 milletvekiliyle grup toplantısını yapmak üzere kentimizin misafir oldular.
Sabah yürüyüşümüzde arkadaşlar Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Erzurum Büyük Şehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’e teşekkür ettiğini söylediler. Bu olayı duyunca bazı dostlarımı arayıp teyit ettirdim. Doğru dediler. Günler önce Büyük Şehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nin boyasından tuvaletlerdeki sabun ve kâğıdına, iç ve dış temizliğine kadar bizzat ilgilendiğini doğruladılar.
Tepede anlayışlı, hoşgörülü olunursa, tabanda ötekileştirme ve ayrıştırma olmamaktadır. Hasret kaldığımız bu tutum örneğini Erzurum vermiştir. Belediyelerimizi ve başkanlarını kutlarım.
İdeolojilerin idraklerimize giydirilmiş deli gömleği olduğunu idrak eden bir nesil yetişiyor. Bu nesil yeşil kuşak ya da Marksist Leninist bir hoyratlık adına giydirilen deli gömleğini çıkarmak değil, bir daha giymemek üzerine çöpe atmaları çabasındalar. Sınıflarda bu konulara zaman zaman felsefe dersimizde değindiğimizde gençlerin temel sorunu; bize dava adına hamasi duygularla yutturulan “KURTARILMIŞ VATANI KURTARMAK” gibi bir anlayışlarının olmamasıdır. Çok gencimiz her alanda ülkemizi daha nasıl geliştiririz düşüncesindeler. Bir yandan da büyük bir kısmı hayata tutunmak, iş sahibi olmak için iki fakülteyi bitirme gayreti içerisindeler.
Erzurum’un demokratik olgunlukla misafirlerini ağırlaması, Türk demokrasisi adına örnek bir davranıştır. Umarım C.H.P adına gelen misafirler de Erzurum’u yakinen tanıyarak Erzurum adına demokrasi ve hoşgörü adına hiç de hak edilmeyen varsa ön yargılardan sıyrılmış olarak giderler. Erzurum diye bir kentimizin varlığından övgüyle bahsederler.
Erzurum dostluğun, dürüstlüğün, saygının, edebin, kardeşliğin ve iyilikte yarışmanın gayreti içerisindedir. Temiz sokakları, caddeleri, parkları, bahçeleri yanında yerli ve yabancı turistlerle, asker ve üniversite öğrencileriyle dolup taşan cıvıl cıvıl işleyen ticarethaneleriyle, çevre illerin derdine derman olan sanayi işletmeleriyle çarşı pazar bir kent günlerine yeniden kavuşmak arzusundadır.
Ben de bilgi ve kültür dünyamıza katkı olması umuduyla demokrasi ve vicdan felsefesi üzerine yaptığım çalışmayı ulaşabildiğim siyasetin başında bulunan Bakan ve vekillerimize verdim. 16 Mayıs’ta Erzurum’da gerçekleşen kitap fuarında, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Kurum’a “Vicdan”, Zehra Taşkesenlioğlu Ban’a “Farabi’de Siyaset ve Demokrasi”, bir başka zamanda Ak Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir’e “Farabi’de Siyaset ve Demokrasi” eserlerimi takdim etmiştim.
Erzurum’a kadar gelen C.H.P Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na da “Farabi’de Siyaset ve Demokrasi” ile “Vicdan” kitaplarımı Aristoteles’ten sonra “İkinci Öğretmen” sıfatını ve payesini almış Türk bilgesi Farabi’nin demokrasi anlayışını, anayasalarda yer alan “vicdan” kavramı üzerine yeniden düşünmeleri ve yasa yaparken yararlanmaları için takdim ettim. Teşekkür ettiler.
Bilgisiz yola çıkmak; azıksız, boş heybeyle yola çıkmak gibidir.
Türk demokrasisi adına Erzurum; mülki idaresiyle, iktidarıyla, muhalefetiyle, yerel yönetimleriyle ve halkıyla büyük alkışı hak etmiştir.
