Nihayet “faytoncu vandallığı”na son verildi…
Erzurum bir sirk mi ki, isteyen at oynatsın?
Bu kararı kim aldıysa canı gönülden tebrik ediyorum…
Ne yani Cumhuriyet Caddesi faytoncuların ahırı mı olacaktı?
Her yerde olmasa da kimi ülkelerin bazı şehirlerinde, bu fayton nostaljisi sürdürülüyor.
Misal; Amerika’da İngiltere’de var.
Eskiyi yad etmek güzel bir şey, lakin eskiye takılıp kalmaksa salaklıktır.
Elin adamı Mars’ta acaba bir yaşam alanı kurabilir miyim ya da Mars’taki kıymetli madenleri dünyaya nasıl getirimin hesabını yapıp dururken bizde de, nostaljinin dibine vurma yarışı var!
Beyim İstanbul’da yaşıyor. Kimileri var ki bir eli yağda bir eli balda!
Senede birkaç günlüğüne memleketi Erzurum’a geliyorlar.
İstiyorlar ki o çocukluğunu geçirdiği izbe mahalleler, bok götüren sokaklar ve damları akan evleri görsün.
Ha, bir de fayton sefası var; sanki çocukken çok biniyordu ya…
Topaç çevirmeye de çok meraklılar!
Bazıları istiyor ki belediyeler, “ aşşığ atma festivali” düzenlesin!
İtirazımız yok.
Mademki kimi kuru tuzu hemşerimiz, faytona binip Cumhuriyet Caddesi’nde arzı endam edecek; varsın etsin…
Ve fakat hiç kimse, ama hiç kimse bu şehri üç paralık zevki uğruna sakın ahıra çevirmesin!
Bir iki tane olsa hoş görmek hatta sevgiyle bile karşılamak mümkün…
Yahu birader cadde-i kebiri aygır arenasına çevirdiler!
Ne kurallara uyuyorlar, ne yayaya saygı gösteriyorlar ne de adabı muaşeretten haberleri var!
Atları caddeye sıçıp duruyor, kendileri de diledikleri gibi kamçı sallıyor!
Yolcuları ise, kendilerini dünyanın en imtiyazlı insanı sanarak, cadde boyunca yüksek sesle müzik dinliyor!
Muhtemelen büyükşehir belediyesi bu rezalete dur dedi.
Ne iyi etti, ne kadar doğru bir karar aldı.
Eylem yaptılar, caddeyi kesip kendilerine muhtariyet talep ettiler!
“Şehrin en yetkili kişisi kimse o ayağımıza gelsin!” dediler!
Şimdi “dam”dalar!
Bu kadar da pervasızlar: yetmedi, cahiller ve de küstahlar…
Sen Cumhuriyet Caddesi’ni fayton maskaralığına çevireceksin, ama kimse sana dokunmayacak?
Hayırdır ey faytoncular; size bu şehrin bir ahır olduğunu kim söyledi?
Erzurum’a geldiğinde çocukluğunu ve gençliğini hatırlayıp fayton sefası süren muhterem hemşerim sen, yaşadığın Bağdat Caddesi’nde beygire binip etrafta dolaşabiliyor musun?
Tekrar ediyorum:
Bir iki tane olsa ve kurallara uymak suretiyle bu işi yapsa hiçbir itirazım yok.
Lakin mesele çığırından çıkmıştı.
Ve birileri buna dur demeliydi.
Artık kim dediyse dedi ve çok da iyi dedi.
Zahir bazıları, hala “emi emi arkaya kamçı” sözü ile kendinden geçip, mazide mest olmak istiyor!
Zahir birileri istiyor ki Erzurum, hala sokakları hayvan dışkısından geçilmeyen toprak yapılı ve de damlayan evlerle kucak kucağa yaşasın.
Ama kendisi Beşiktaş’ta ya da Çukurambar’da plazalarda olsun!
Bize diyorlar ki, “cenaze benim, fakat yasımı sen tut”
Yok ya!!!
“Mercedes’im İstanbul’da garajda dursun, ben Erzurum’da üç gün beygir turu yapayım.”
Ne akıllısın be hemşerim, sen!
Erzurum’un; nostalji faytonunda efkar dağıtıp, kır kampındaki çadırda yıldız falına bakmaya değil, üretimin ve sanayinin geliştiği yarınlara ihtiyacı var.
Erzurum geri geri gitmektedir artık fayton Büyükada’da bile yasaklandı elektrikli fayton var. Ayrıca ki yolu kapatıyorsunuz ceza almanız lazım eşkiya gibi yol kapatmak nedir. Bir sorun da Üniversite de 10metre aralıkla konulan atlatmalar. Ayıp yahu modern olması gereken üniversite bizim muhtarın evinin önüne yaptığı atlatma gibi atlatma koyamaz. Nerede kalır yeni tasarım üniversitesi nerede kalır modern bir ilim yuvası olma durumu.
Üniversite içerisinden bende şikayetçiyim araçlarımız mahvoluyor bir kaöpüs içinde 50 760 tane atlatma olur mu. tabi sizin araçlarınız devletin malı ister kırılsın ister hurda olsun benzinini siz loymıuyorsunuz. ama bizim araçlar mahvoluyor. belediye araçları otobüsler mahvoluyor. yazık günah değilmi. buradan sayın valimize sayın belediye başkanımıza sayın emniyet müdürüme rica ediyorum lütfen bu gayri kanuni atlatmaları söktürünüz vatandaş olarak bizi çok magdur ediyor. her atlatmanın arasında belli bir mesafe olması lazım. sayın derya hanım lütfen sizde konuyu tajip ediniz.
sayın yazar atatürk üniversitesi yerleşkesinden bizde muzdaribiz. ve adım başı konulan plastik atlatmalardan şikayetçiyim sizde gelim ve görün ve Erzuruma sahip çıkın. sene olmuş 2023 hala daha taş devri atlatmalar konuyor trafik lambası konulsun eds konulsun hız yapanlar ceza konulsun ama yaşlı başlı nsanlara böyle dur kalk dur kalk eziyetine mazur bırakılmasın. araştırma üniversitesi 7 katmanlı bilmem ne ama plastik atlatma.
derya hanım haklsın ama birazda üniversitede vandallıktan bahset. kampüste 40 tane atlatma konulmuş keyfine göre bu araçlar sütçü beygirimi her 10 metrede bir dursun hızlansın yakıt yakıyoruz.üstüne sarlıntı geçiriyoruz. Acaba nmiye öğrenci yok kampüs bomboş burasıda ülkenin sınırı değil mi. savcıları yetkilileri kampüse davet ediyorum bu rezaleti görsünler.
Bir şeye el atmama yada vurdumu öldürme konusunda mahiriz. At pisliyor diye İngiltere krallığının attan vaz geçtiğini gördünüzmü?ancak sokakta caddede trafiği aksatan acemi beygirlerdende hahsetmiyoruz. Bu şehrin ana kültürel ögeleri den biri attır(cirit). Kültür yolu denilen yerde bisiklet yolu tarzında olabiliyorsa daire şeklinde güzergah belirlenip yazın tekerlekli, kışınsa kızak tarzında her devir ihtişamı nı muhafaza eden atlar muhafaza edilebilirdi. Ama nerde bizimkilerde bu kadar akıl. Olsa bu günlere kalınır mıydı? Devam etsem kitap olur keseyim. İnşallah iyice bilenmiş yazar hanım bu yazıyı ilgili yerlere ulaştırır.
Derya DOĞAN yuzde yüz sana katılıyorum Doğru analiz
