Gelmesine artık sayılı günler kalan yeni yıl, aynı zamanda Türkiye için bir "seçim yılı" olabilir mi?
Malum, seçimler 2019 yılında olacak, ama besbelli ki Anakara'da esmeye başlayan "erken seçim rüzgârları", CHP ve "CHP müttefikleri"ni çoktan önüne katıp sürüklemeye başlamış bile...
İlla da bir erken seçim olması gerekiyorsa ve de bu erken seçim ülkemizin bekası adına bir fayda sağlayacaksa, CHP ve müttefikleri, bunu Batı istiyor diye değil, Türk halkının talebi olduğu için sözcülük yapmalıdır.
Gelmesine artık sayılı günler kalan yeni yıl, aynı zamanda Türkiye için bir "seçim yılı" olabilir mi?
Malum, seçimler 2019 yılında olacak, ama besbelli ki Ankara'da esmeye başlayan "erken seçim rüzgârları", CHP ve "CHP müttefikleri"ni çoktan önüne katıp sürüklemeye başlamış bile...
Son günlerdeki mahut gelişmelerden hareketle inanıyorlar ki, baskın bir ön seçim yapılırsa, hem Tayyip Erdoğan, hem de AK Parti iktidarı gider!
Senaryolar, tertipler ve temenniler bu minval üzere...
Halkın ne düşündüğünü merak eden ya da seçmeni hesaba katan yok!
İkbalini, başta Amerika olmak üzere Batı'nın Türkiye'ye dair kurduğu oyunların olumlu sonuç vermesine bağlayan CHP ve müttefikleri, şeytanla girdikleri şehvet döşeğinde kendilerinden öyle bir geçtiler ki, açıkta kalan popolarından dahi haberleri yok...
Amentüleri şu: "Batı istemiyorsa, Tayyip gider! Batı da, son beş altı yıldan beri Tayyip'i istemediğine göre, AK Parti Hükümeti'nin artık suyu kaynamaya başladı!"
Tamam da, neredeyse kıble bellediğiniz bu Batı ve içerideki erketecileri, bu muratlarına ermek için önce Gezi eylemleri, ardından 15-27 Aralık yargı darbe girişimi, sonra da kanlı kalkışmayı denemiş, ancak her seferinde de milletin engin feraseti sayesinde duvara toslamamış mıydı?
Şimdi ne değişti ki, Batı'nın bu yeni "oyun"u CHP'yi bu denli erken seçim sevdalısı yaptı?
Misal; CHP en çok Kılıçdaroğlu'nun sallayıp durduğu o dekontlara mı, yoksa Amerika'da görülmekte olan ve adına ne yazık ki "Mahkeme" denilen o düzmeceye mi güveniyor?
Nedir yani CHP'yi esir alan bu histeri?
Evet; kabul edelim ki, demokrasilerde erken seçim asla yadırganacak yahut da kötü sonuçlar doğuracak bir model değildir. Bilakis tıkanan siyaset veya çözümsüz kalan bir süreç erken seçim sayesinde pekala aşılabilir.Bunun ülkemizde de dünyada da onlarca örneği mevcuttur.
Lâkin; Türkiye'de bugün için hangi zaruriyet hasıl oldu ki, ülke behemehal bir erken seçime gitmelidir?
Kaldı ki kim, erken seçimin sonucunu CHP için bir "zafer" olarak garanti edebilir ki...
Ya da şöyle soralım:
Tutunuz ki Recep Tayyip Erdoğan, yüzde 51'i bulamadı, dolayısıyla da AK Parti de hem yerel seçimde, hem de Meclis'te çoğunluğunu kaybetti. Bu durumda, CHP ya da CHP + HDP+ FETÖ+ yeminli Tayyip düşmanları mı iktidar olur?
Olmaz ya, Allah esirgesin; bu kara senaryo vücut bulursa Türkiye birden bire güllük gülistanlık mı olacak?
Yani...
Rüşvet bitecek, yolsuzluk tarih olacak, yoksulluk mumla aranır hale gelecek, dış sorunlar mazide kalacak, refah seviyesi öyle bir artacak ki, İsviçre bile bize gıpta ile bakacak, terörün esamesi bile okunmayacak...
Bunların yarısının dahi olacağına inansam, bugünden tezi yok "AK Parti de gitsin Tayyip Erdoğan da!" diye davul çalıp dururum...
Fakat CHP ve CHP mızıkacılarının ne böyle bir hayal ve ideali var, ne de arkalarındakilerin onlardan böyle bir beklentileri...
Sizi temin ederim ki, ne bugün ne de dün "Türkiye'de hiç bir sorun yoktur, her şey tıkır tıkır işliyor" demedim. Hatta AK Parti'yi de büsbütün öyle sütten çıkmış ak kaşık olarak görenlerden de değilim. Şayet ülkemiz son dört yıldan beri bu melanet ve ihanet çetelerinin saldırısına maruz kalmamış olsaydı, hem Tayyip Bey'in yönetim anlayışına, hem de AK Parti'nin kimi icraatlarına dair bir kamyon dolusu eleştirim olacaktı. Lâkin bugün, o gün değil işte... Bunu derken de asla ve kat'a demiyorum ki, hükümet çevreleri her türlü yanlış ve çirkin işi yapsın, ama her seferinde şartlar uygun değil diye onları hoş görelim. Elbette her türlü yalan ve yanlışın hesabı sorulmalıdır. Ama bu hesap sorulurken Türkiye düşmanlarının planları ve programları ile hareket edilmemeli, hele hele de onların verdiği sufle ile politika yapılmamalı...
İlla da bir erken seçim olması gerekiyorsa ve de bu erken seçim ülkemizin bekası adına bir fayda sağlayacaksa, CHP ve müttefikleri, bunu Batı istiyor diye değil, Türk halkının talebi olduğu için sözcülük yapmalıdır.
Halk burada işte...
Kendinize bu kadar güveniyorsanız çıkıp sorun, "Erken seçim istiyor musunuz?" diye...
Zarrap denilen bu herifi (evet kimi AK Partililerin 'kahraman' ilan ettiği zaman) yıllar önce televizyonda ilk gördüğümde, "tam bir şeytan şappalağı" teşhisi koyduğum için bugün vicdanen müsterihim.
Bu sebeple CHP'ye diyorum ki, Zarrap ve dekont üzerinden gelmesini arzu ettiğin bir "zafer" ancak sabun köpüğü hükmünde olur ki, o da ne sana yâr olur ne de ülkemize...