Türkiye Sakatlar Derneği Erzurum Şubesi üyeleri Erzurumun tek Engelsiz Yaşam Merkezi’nde bir araya gelerek sıkıntılarını dile getirdiler. Türkiye Sakatlar Derneği Erzurum Şubesi üyeleri bir araya gelerek yaşadıkları sorunları anlattılar. Rampa, merdiven, kaldırımda gitmekte zorluk çektiklerini ifade eden üyelerin en büyük sıkıntılarının otobüslerde engeliler için bir önlem alınmadığını ve şoförlerin sabırlı olmadıklarını söylediler.
Türkiye Sakatlar Derneği Erzurum Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Melike Ünal, “Erzurum şubesi olarak şuan 400’ü aşkın üyemiz var ve birçok projemiz gerçekleşti. Şuan yine gündemde olan projelerimizde var. Özellikle üniversiteyle, halk eğitim merkeziyle ve diğer eğitim kurumlarıyla birçok proje gerçekleştirdik. Ahşap rolep, cam seramik, oltu taşı, bilgisayar, muhasebe kurslarımızda çok fazlasıyla gerçekleşti. En çok beklediğimiz bilinç, eğitim, karşıdan duyarlılık, empati diğer engeller el ele verdiğimiz sürece kolaylıkla aşılabilir. Çünkü hayatı beraber paylaşmak durumundayız. Tanışalım kaynaşalım ve hayatı paylaşalım sloganıyla yürüyelim. Bundan sonra sağlıklı dediğimiz engelsiz insanlarla beraber olalım mümkünse bizi ziyarete gelsin. Kim ne yapabilir ben ne yapabilirim düşüncesiyle istişareyle zannediyorum beraber büyük şeyler yapabiliriz. Her zaman bütün faaliyetlerimizde beraber çalışacağız. Söylediğim gibi teoriyle pratiği bir araya getirmek üniversite ile şevki bir araya getirmek sosyal bilimlerin etik görevlerini yerine getirmek için buradayız. Şimdi benim dikkatimi çeken en önemli şeyse pek çok konuda olduğu gibi kamu kurum ve kuruluşlarının ve kamu görevlilerinin işlerini gerçekten vicdanen ve ahlaken yapmaları gerekiyor ve bütün insanların veya bütün farklılıklarımızla beraber birbirimizle empati kurup bir araya gelip birbirimize karşı vazifelerimizi yerine getirmemiz gerekiyor mesela pek çok şoför arkadaşım görevlerini yapıyor fakat bir arkadaşım görevini aksattığında yürekler kırılıyor. Yürekler kırılmasın herkes görevini vazifesini bilsin ve yapsın aslında çok basit bu biraz empati ve vazifelerimizi yapmak aslında hepsi bu yani toplumsal soruna çok kilitleştirmeye gerek yok.” şeklinde konuştu.
DOÇ. DR. AKPOLAT:
KAMUSAL DUYARLILIK
OLUŞTURMAYA GAYRET
EDİYORUZ
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Genel Sosyoloji ve Metodoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç.Dr. Yıldız Akpolat, ise ”Biz her sene aslında geçen senede birinci sınıf öğrencilerimizle poster sunumlar yapıyoruz. Her sene dezavantajlı grupların sunumlarını gündeme getiriyoruz. Kamusal duyarlılık oluşturmaya gayret ediyoruz. Bu çabaların boşa olduğuna inanmıyorum. Çünkü bir kişi posterde çıkan yazıyı okusa bu araştırmada çıkan bir şey dikkatini çekse bir telefona sarılsa birilerine ulaşabilirse çalışmalarımız boşuna olmamış olur. Bu konuda medya çok önemlidir. Biz üniversite olarak sosyal bilim olarak tüm dezavantajlı grupların sorunlarını gündeme taşımak, onlara çözüm üretmek yani elimizi taşın altına koymak, evde oturmak gezmek eğlenmek keyiftir aslında insana insan lazım keyif budur aslında. Toplumda yaşayan insanlarla beraber iç içe yaşadığımızda mutluluk duyarsak asıl keyif budur. 90 bin tane ateşimiz var. Üniversite çok büyük bir insan kaynağı olduğu için büyük bir enerji kitlesine sahibiz. Bizim öğrencilerimizin kişiliklerinin gelişebilmesi için topluma faydalı sosyal sorumluluk projelerinde yer almaları lazımdır.” dedi.