Mustazaf –Der, Mazlum der, Özgür -Der, Hür Der, Ay-Der, İkra Eğitim Der ve Diyanet-Sen gibi STK'ların da aralarında bulunduğu 40'a yakın Sivil Toplum Örgütü Diyarbakır Ulu Camii önünde bir araya gelerek Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün sahabe mezarı üstüne iş merkezi ihalesini protesto etti.
Sahabe – Der öncülüğünde Diyarbakır Ulu Cami'si önünde yapılan kitlesel basın açıklamasına binlerce vatandaş katılırken, “Tarihimize sahip çıkalım” ve “Yeryüzü yıldızlarına sahip çıkalım” şeklinde pankartlar taşındı. Basın açıklamasını dernekler adına Veysi Ekinci okudu.
Yüce İslam dininin, bu güzide sahabe neslinin şehirdeki eserlerin izlerini kaldırmaya yönelik her türlü icraat ve uygulamalara karşı olduklarını belirten Ekinci, söz konusu girişimlerinin İslam düşmanlığı olarak halkın zihninde yer alacağını belirtti.
Ekinci, tarihi değerler ve mekânlara, özelikle İslam öncesi tüm eserlerin çok titiz bir şekilde koruma altına alınıp, milyonlarca lira harcamalarla gün yüzüne çıkarma ve restore çalışması yapılırken, sahabe şehri Diyarbekir'de İslam'ın ilk valisinin kabrine reva görülenleri saygısızlık ve densizlik olarak ifade ettiklerini belirtti.
Sultan Sasa Hazretlerinin adına yapılan mescitin de yıkıldığını hatırlatan Ekinci, defin edildiği türbe ortadan kaldırılarak çay bahçesi ve işporta mağazasına dönüştürüldüğünü, Müslüman halkın duyarlığı ve tepkileri nedeniyle bu alan, etrafı çevrelenerek koruma altına alındığını söyledi.
Bu Uygulama İhanetin En Bariz Nişanesidir
Ekinci, İslam tarihinde Mekke ve Medine'den sonra en fazla sahabe mezarının bulunduğu Diyarbekir'de resmi ve yetkili mercilerin sahabeye bu uygulamayı reva görmesi ve yaptırması gaflet, delalet ve ihanetin en bariz nişanesi olduğunu söyledi. Adını İslam'ın en seçkin kurumlardan alan sözde Vakıflar Bölge Müdürlüğünün bu kutsal mekâna ilişkin uygulamaları akla ziyan nitelikte olduğunu ifade eden Ekinci, “Şöyle ki halkımızın nezdinde kutsallığını görmezlikten gelerek Diyarbakır Müze Müdürlüğünden hazırlattığı düzmece arkeolojik bir raporla buranın Roma dönemine ait tarihi bir kilise kalıntısı olduğunu savunmaktadır. İslam'ın beldemizdeki 1400 yıllık hükümranlığını görmezlikten gelmek gaflet ve densizliğin belirtisidir” dedi.
Yetkililer Neden Sağır ve Dilsiz Kalıyorlar
Ekinci, sözlerini sürdürdü, “Vakıflar Bölge Müdürlüğü uydurduğu düzmece raporlara binaen adı geçen mekânı 22.02.2010 tarihinde yerli ve yabancı kurum ve kuruluşlara, ticari amaçla iş merkezi yapmak istemesi sahabe kemiklerini sızlatacak uygulamalara imkân sağlayacak şekilde ihaleye çıkarılması, halkımızın nezdinde büyük bir infiale sebebiyet verecektir. Beş yüzün üzerinde Sahabe kabrinin bulunduğu kutsal beldemizde kaçının yeri bellidir? Bu sahabelerin mekânları yer olarak neden tespit edilememiştir. Yetkililer bu konuda neden sağır ve dilsiz kalmışlardır. İslam ve sahabe izlerinin silinmeye çalışıldığı bu mekânlar kimlere peşkeş çekilmek istenmektedir.”
Bu İlk İhanet Değil
Mervan'i İslam Devleti'nin ilk mescidi olan Dağkapı burcunnun içinde bulunan cami zamanla bakımsızlık ve ilgisizlik nedeniyle işlevsiz hala getirildiğini belirten Ekinci, mescide imam atanmaması nedeniyle atıl duruma geldiğini, Vakıflar Bölge Müdürlüğü Mervani camiini cafe olarak işletmek için projeler hazırladığını söyledi. Ekinci, “Başta İl valimiz ve müftlüğümüz olmak üzere yetkililere Diyarbekir İlinin Nebiler ve sahabeler kenti olarak ilan etmeleri yeterli midir? İl Valimiz başta olmak üzere yetkililer, bu Nebi ve Sahabelerinin mekânlarını ortaya çıkarılması için neden girişimlerde bulunmamışlardır? Osmanlı Valilerinin Diyarbekir'in tarihi salnamelerinde buranın yüzyıllardır Sultan Sa'sa Hazretlerinin mescidi ve türbesi olduğu zikredilmiş, kasıtlı olarak arkeologlar tarafından düzmece raporlarla, İslam'ın Diyarbekir'deki izlerini silmeye yönelik ihanet çalışmaları yapılmaktadır.” dedi.
İhale İptal Edilinceye Kadar Tepkimizi Ortaya Koyacağız
Ekinci, “Başta İl Valimizi, İl Müftülüğümüzü ve siyasileri göreve davet ediyor ve söz konusu ihalenin iptal edilerek, Diyarbekır'ın Müslüman Valisine ait kabrin şanına yakışacak bir mekân olarak düzenlemesini istiyoruz. Vakıflar Bölge Müdürlüğünün sahabe mezarlığı üzerinde inşa etmeyi düşündüğü ticari amaçlı işmerkezi ihalesi iptal edilmediği takdirde; tüm sivil oluşumlar ile birlikte tepkimizi ortaya koyacağımızı ilan ediyoruz. Halkımızı ve duyarlı tüm kesimleri bu yanlış uygulamayı engellemek için katkı sunmaya davet ediyoruz. Ayrıca konuyla ilgili olarak Başbakanlık ve ilgili ulusal ve uluslar arası kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunacağımızı kamuoyuna duyuyoruz.” dedi.
Açılamaya Destek Verenler
Mustazaf –Der, Mazlum der, Özgür -Der, Hür Der, Ay-Der, İkra Eğitim Der Diyanet-Sen, Hizmet Der, İhya Der, Sahabe Der, Hayat Der, Kardeş Der, Köprü Der, Anadolu Gençlik, Di-Der, MÜSAİD, Islah Hareketi, İrşad Der, Öğ-Der Şura Der, İlim Der, Cami Der, Köy Der, Köprü Der, Dicle Fırat Diyalog Grubu, Diyarbakır İnsanı Yardım Derneği, Gönül Köprüsü Derneği, Diyarbakır Düşünce Okulu Der,Bağı var Der, Bayındır Memur –Sen Bem Bir- Sen Eğitim Bir- Sen, Memur Sen, Sağlık -Sen, Enerji Ulaştırma Memur -Sen, Kültür Memur- Sen, Birlik Haber –Sen, Büro Memur -Sen, Emekli Bir –Sen, İnsan ve Erdem, Toç Bir –Sen