SAĞLIKHaber Girişi : 26 Eylül 2010 22:21

Diyanet-Sen Başkanlar Kurulu Toplantısı Nevşehirde yapıldı.

Diyanet-Sen Başkanlar Kurulu Toplantısı Nevşehirde yapıldı.

Diyanet iş kolunda 50 bin üyesiyle ülkenin yetkili sendikası olan Diyanet-Sen’in Nevşehir Kozaklı Diva İbis Otel’de gerçekleştirdiği Başkanlar Kurulu Toplantısı’nda konuşan Genel Başkan Mehmet Bayraktutar, huzur ve barış ortamından rahatsız olan terör örgütlerinin yine ülkemizi kaos ve gerilim ortamına çekmek için son günlerde kanlı eylemler gerçekleştirdiğine dikkat çekerek, Hakkari’de yaşanan mayın olayını ve din görevlilerine yapılan saldırıyı kınadı.


AKAN KANIN DURMASI İÇİN GÖREV ALMAYA HAZIRIZ
"Din görevlileri olarak bizler bu süreçte üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız" diyen Bayraktutrar, "Dinimiz her türlü terörün panzehridir. Bölgesinde kanaat önderi konumundaki din görevlilerimiz akan kanın durması için canları pahasına güzel dinimizi, barış ve kardeşliğin gereğini yerine getirmektedir” şeklinde konuştu.
TERÖR VE ÇETE BELASI ARTIK BİTSİN
Çatışma kültürü yerine sosyal diyalog istedikleri için bir arada olduklarını belirten Bayraktutar konuşmasına şöyle devam etti: "İnsana ait tüm sorunları kuşatacak nitelikte bir sosyal modelimiz olsun diye bir aradayız. Terör ve çete belası artık bitsin diye bir aradayız. Yapay gündemlerle gerçek sorunlarımız ötelendiği için bir aradayız. Biz kolay olanı seçmedik. Kaos kolay olandır, gerilim kolay olandır, çatışma, kargaşa, tahrik kolay olandır. Biz bunları seçmedik. Yunus'un çağlar öncesinden söylediği gibi: 'Ben gelmedim da'vi için. Benim işim sevi için. Dostun evi gönüllerdir, Gönüller yapmağa geldim.' Biz sevgi, dostluk, barış ve kardeşlik yolunu seçtik."
 
TÜRKİYE'Yİ BABALARININ MALI SANIYORLAR
Ülkenin birlik ve beraberliği için tüm kamuoyunu sağduyuya davet eden Bayraktutar,  sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Tüm Türkiye'nin duymasını, dinlemesini istiyoruz. Emeğiyle, alınteriyle geçinenler olarak haykırıyoruz: Türkiye'nin hiç ihtiyacı olmayan şey, gerilimdir. Türkiye’nin ihtiyacı çatışma değil, gerilim değil, dayanışmadır. Demokrasi için dayanışma, barış için dayanışma, Milli egemenlik için dayanışma, Kalkınma için, refah için, istihdam için dayanışma, Türkiye için dayanışma gereklidir. Birileri Türkiye'yi babalarının malı zannediyor. Kamusal alanı özel mülkiyetleri zannediyor.   Bunlar toplumu istedikleri gibi şekillendirebileceklerini zannediyor. Masanın başına geçmişler, ellerinde cetvel, makas, kalem, her şeye şekil verebileceklerini, her şeyi dizayn edebileceklerini zannediyorlar. Geçti o günler. Türkiye artık o Türkiye değil. Türkiye darbelerin Türkiye’si değil. Türkiye geri kalmışlığın Türkiyesi değil. Türkiye milli egemenliğin, demokrasinin, ilerlemenin, kalkınmanın tartışılacağı, tartışma konusu yapılacağı Türkiye değil. Hala anlamadınız mı? Toplum mühendisliği projelerinizi bu halk bir çökertmedi mi?"
SİVİL KATLİAM KINANDI
"Bu millet kimin nerede durduğunu çok iyi takip ediyor" diyen Bayraktutar, "Kimin hangi değirmene su taşıdığını çok iyi biliyor, çok iyi görüyor. Dikkat edin, mikrofonu ellerine alınca mangalda kül bırakmazlar. Demokrasi adına nutuklar çekerler, milli egemenlik adına nutuklar çekerler, üniter yapı derler, birlik, beraberlik derler, çağdaşlaşma derler, Avrupa derler, sonra da ama, ancak, fakat derler. Huzur ve barış ortamından rahatsız olan terör örgütleri yine hain yüzünü ortaya çıkardı. Geçtiğimiz günlerde Hakkari Durankaya beldesi yakınlarında yola yerleştirilen mayının patlaması sonucu aralarında çocukların da bulunduğu 9 sivil vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ve bir çok vatandaşımızın da yaralanması  bizleri derinden üzmüştür. Hain saldırıyı lanetliyor,  bu tür saldırıların asla amacına ulaşamayacağını bir kez daha yineliyoruz. Saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz" dedi.
İMAMLARA YAPILAN SALIRI LANETLENDİ
Din görevlilerine yapılan saldırıları da kınayan Bayraktutar, "Bunun yanında terörün bölgede din görevlilerimizi hedef alması ve Hakkari’den üyemiz Hacı Sait Camii İmam- Hatibi Aziz Tan’ın  sabah namazına giderken uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesi bizleri derinden sarsmıştır.  Din görevlisi gibi insanları barış ve kardeşliğe çağıran bir görevi ifa eden bir kanaat önderine yapılan bu saldırı kardeşlik ve birlik ortamına yönelik haince bir saldırıdır. Görevi başında bir din görevlisine yapılan bu menfur saldırıyı şiddetle lanetliyor, hain saldırıyı gerçekleştirilenlerin bir an önce bulunmasını diliyoruz" diye konuştu.
TERÖRÜN PANZEHİRİ İSLAM
Bayraktutar sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Din görevlileri olarak bizler bu süreçte üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız. Dinimiz her türlü terörün panzehridir. Bölgesinde kanaat önderi konumundaki din görevlilerimiz akan kanın durması için canları pahasına güzel dinimizi, barış ve kardeşliğin gereğini yerine getirmektedir. Bu toprakların çimentosu İslam Kardeşliğidir. Bu toprakların mayasında ve özünde, dayanışma yardımlaşma ve paylaşma vardır. Bu topraklarda dayatmaya hesaplaşmaya ve paylamaya yer yoktur. Bu topraklarda ve bu toprağın insanlarında birlik beraberlik ve kardeşlik ruhu vardır. Bu ülkenin ve insanının hamurunda var olan bu kardeşliği ortadan kaldırmaya kimsenin gücü yetmez. Ne kadar akıllıca sergilenirse sergilensin hiçbir kirli oyun, ne kadar zekice planlanırsa planlansın hiçbir kirli tezgah, birlikte oluşturdukları desende birlikte yaşamış bu milleti ayrıştıramaz, ayrıştıramayacak… Bir çok zorluğu birlik ve beraberlik içerisinde yenmeyi başaran aziz milletimiz bu sürecin de üstesinden gelecek huzur ve barış ortamına kavuşacaktır.”