Sıfat olan dik sözcüğünün yanına bir kelime alarak anlamını çoğaltırız. Dik yamaç, dik kaya, dik yokuş, dik dik bakış, dikine dikine konuşmak, dik başlı, dik kafalı, dik sesli, kafsının dikine dikine gitmek gibi sözcük öbeklerinde kullanırız.
Kış geldi. Yine omuzlarımız arasına başımızı çekerek ve başımızı öne eğerek sağlıkçılarımızın itiraz ettiği yürümelerimize devam edeceğiz. Erzurumda bu biçimde yürümeyi alışkanlık haline getirene guzzih/guzzik denir. Hatta birçok köy, kasaba ve kentte guzzik lakaplı insan çoktur. Erzurum ağzında guzzih lügatte kambur anlamınadır.
Devenin sırtındaki çıkıntıya devenin kamburu denir.
Sıkıntı üzerine sıkıntı halimize kambur üstüne kambur bindi deriz.
Bazen de kamburu talih ve kadere karşı sitem olarak kullanırız. Aşık Veysel ne güzel demiş:
Kambur felek sanki beni kayırdı
Eşten dostan nazlı yardan ayırdı
Gizli sırrım memelekete duyurdu
Sanki benim bir ettiğim var gibi
Dik durmaya gelince; iki anlamda kullanırız.
Birincisi: Kamburluktan kurtulmak için dik durmak ve dik yürümek gerekir. Yürüyüşünde kambur/guzzih pozisyonunu almadan ve omuriliğini bozmadan hekimlerin salığına yani tavsiyesine göre yürüyüş halinde dik yürümek, otururken dik oturmak önemlidir.
Bir de mecazi olarak karakteri ve kişiliği sağlam insana dik duruşlu denir. Siyasette zaman zaman dik dur eğilme seçmenlerin sloganlarında kullanılır. Biz Allahtan başkasına boyun eğmeyiz, denir.
Şimdi bizlerin iki durumda da DİK DURMAYA ihtiyacımız var.
Birincisi masa başında oturuken ve yürürken kamburlaşmadan, omiriliğimizi bozmadan yaşama alışkanlığı kazanmamız. Kışlada, okullarda, spor salonlarında ve camilerde bununla ilgili bilgiler verilmelidir. DİK DURUŞ AKADEMİSİnin yayınlarına bir göz atmak yeterlidir.
İkincisi; kimlikli, kişilikli, onurlu, dik duruşlu ve saygın insan olmak için şu 9 öğüte kulak vermek.
Elin, alnın ve gönlün açık olsun.
Eline, diline ve beline sahip ol.
Az ye, az konuş ve az uyu.
Biraz açıklamalı ise:
1-Elimiz açık olsun(cömret olalım).
2- Alnınımız açık, başımız dik olsun (namuslu, şerefli, onurlu olalım).
3- Gönlümüz açık olsun (kaba, hoyrat, gayrı insani olmaktan çıkarak hatır ve gönül insanı olalım).
4- Elimize sahip olalım (çalıp çırpmayalım, birinin göz yaşına ekmek doğramayalım).
5- Dilimize sahip olalım.
6- Belimize sahip olalım (Anadoluda bel kelimesi zürriyet anlamına kullanılır, namuslu yaşamaktır).
7- Az yemeliyiz.
8- Az konuşmalıyız.
9- Az uyumalıyız.
Kış bizleri kamburlaştırmamalı, hayat bizi kul ve köle yapmamalıdır.