Beş yıldızlı iftar masalarının yerini mütevazi iftar davetleri aldı…
Eskiler ne güzel söylemiş:
“Müesseseler ihtiyaçtan doğar.”
Tıpkı bu ramazanda vücut bulan iftar davetleri gibi…
Önceden genellikle şöyle olurdu iftar davetleri:
Zenginler, şirketler, belediyeler ve kamu kurumları birazda gösteriş olsun, medya haber yapsın diye bol yıldızlı otellerde bol çeşitli görkemli iftar davetleri verirdi.
Takdir edersiniz ki bu davetlerin hemen hiç birinde ne bir sade vatandaş olabilirdi ne de bir fukara davet edilirdi.
Körler sağırlar birbirlerini ağırlar misali…
Fakat sonraişin şekli iyi anlamda öyle bir değişti ki…
Zahir, bu pandemi ve ardından gelen iktisadi sorunlar, “bir musibet bin nasihatten evladır” sözünü bir kere daha tescil etmiş oldu.
Dikkat ediyorum da son iki üç yıldan beri hem ferdi hem de kurumsal planda insanlar artık fakiri fukarayı daha çok önceliyor, ihtiyaç sahiplerine daha fazla ihtimam gösteriyor, öğrenciye, emekçiye olmadığı kadar değer veriyor…
Herkes artık kul hakkı ve komşu hakkı düsturuna dört elle sarılıyor.
Somut örnek mi istersiniz…
Alın size işte Erzurum’daki iftar davetleri…
En başta Vali Okay Memiş, ardından büyükşehir belediye başkanı Mehmet Sekmen, hemen peşinde Yakutiye Belediye Başkanı Mahmut Uçar, Palandöken Belediye Başkanı Muhammet Sunar, Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan… Bitmedi. Atatürk Üniversitesi Rektörü Ömer Çomaklı ve diğer ilçe belediye başkanları…
İhtimal ki ramazan başladığından beri bir gün bile olsa evlerinde iftar etmediler.
Her gün bir iftardalar.
Ama bu iftarlar zengin iftarları değil.
Fakir fukaraya gidiyorlar, öğrencileri davet ediyorlar, çocuklara tekne orucu iftarı veriyorlar, gençleri misafir edip onlarla oruçlarını açıyorlar.
Bütün bu güzelliğin yanı sıra, gidemedikleri ulaşamadıkları ihtiyaç sahiplerine de yardım kolileri ve alış veriş çekleri gönderiyorlar.
Beş yıldızlı otellere biraz dokunuyor, ama olsun doğru olanı yapıyorlar.
Yani ramazanı kamil anlamda ruh iklimine göre eda etme çabası var ki, hakikaten kendi adıma hayli sevinçliyim ve de yarınlara dair daha çok umutluyum.
Bizleri yönetenler bizlerin arasında…
Gösterişten uzak, reklamdan ari…
İnşallah bu yeni düzen böyle sürüp gider.
