Erzurum’da tağşiş ve taklit gıda neredeyse yok gibi…
Bu duruma seviniyoruz elbette ki, ama yine de sormadan edemiyoruz:
Denetimler mi göstermelik?
İlgili bakanlıkların görevlileri, ülkenin dört bir yanında olduğu gibi doğal olarak Erzurum’da da iş başındalar.
Konu malum:
Gıda ürünlerinde tağşiş ve taklit!
Ramazanla birlikte denetimler büsbütün sıklaştırıldı.
Kimsenin gözünün yaşına bakılmıyor.
Kim ki sofralarımıza gelen gıdalarda, yasa ve mevzuata aykırı ürün üretiyorsa tepesine biniliyor.
Doğrusu da zaten bu…
Milyonlarca hatta milyarlarca lira ceza kesiliyor, işletmelerin kapılarına mühür vuruluyor.
Ve en güzeli de, o sahte ve sağlığa zararlı ürünleri imal edenlerin teşhir edilmesi…
Şehir, şirket ve marka adıyla kamuoyuna duyuruluyor:
Şu markalardan uzak durun diye…
Sizlerin de takip ettiği gibi bu tağşiş ve taklit ürünlerin ardı arkası kesilmiyor.
Bakanlıklar denetlemekten yoruldu, birileri sahtekarlık yapmaktan bıkmadı.
Etten süte, yağdan peynire, çaydan baharata, çikolatadan bisküviye…
Hasılı...
Adına gıda denilen ne varsa tekmili birden sahtecilerin radarında.
Bu denetimleri ve sonuçlarını her vatandaş gibi ben de yakından takip ediyor hatta bakanlıkların resmi internet sitelerinden adları yayınlanan şirketlere ve markalara bakıyorum.
Bazen de tedirgin oluyorum.
Ya bu şehirlerin arasında Erzurum da varsa?
Eskiden tek tük olurdu.
Şimdi yok.
Gerçekten de sevindirici bir durum.
Resmi verilere göre…
Bunca gıda imalatının yapıldığı Erzurum’da, tağşiş ve taklit ürün yok.
En azından haberlere konu olacak çapta değil.
Mümkün ki itiraz edilip denilebilir ki:
“Denetimler üstün körü yapılıyor, buna rağmen sahte ürün tespit edilse bile ilan edilmiyor.”
Böyle bir iddiada bulunmak ancak abesle iştigal olur.
Çünkü söz konusu bu denetimler, Erzurum’da her yerdekinden daha dikkatli ve kati yapılıyordur.
Öyle ya, Erzurum’da birileri vur denildi mi öldürür…
Buna rağmen Erzurum’da, sucukta eşek eti çıkmıyor.
(Eskiden eşek eti de at eti de eser miktarda bulunurdu)
Samimi söylüyorum, gurur duymalıyız.
Demek ki Erzurum’un imalatçısı ve esnafı kurallara riayet ediyor, sahtecilikten uzak duruyor.
Erzurum, iklimi ve rakımı icabı proteine hava ve su gibi ihtiyaç duyulan bir şehir…
Et ve yağ Erzurum’da ikiz kardeş gibidir.
Hal böyle olunca, yüksek tüketim sahtekarların iştahını kabartmaktadır.
Diyelim ki Erzurumlu yapmadı, yani tağşişten uzak durdu.
Ne çıkar… Dışarıdan bu şehre her gün tonlarca gıda ürünü geliyor.
Pekii onların içerisinde de mi tağşiş-taklit yok?
Sonuçlara bakarsınız yok; evet dışarıdan da sahte ürün gelmiyor.
Ya da şimdilik tespit edilemedi, henüz yakalanmadı.
Kaşın üstündeki sırmayı çalan sahtekarların, Erzurum gibi gıda tüketiminin çok olduğu bir şehri pas geçmeleri hiç mi hiç inandırıcı gelmiyor bana…
İlla ki bir şeyler vardır.
Şöyle ki:
Görevliler, genellikle üretim yapılan alanları denetliyorlar haklı olarak…
Lakin bir de belli başlı olmasa da, şurada burada her türlü gıda ürünü satan dükkanlar, lokantalar, pastaneler, kantinler, yurtlar var.
Acaba oralardan ne kadar haberdarız?
Yetkililer bizlere bir de meselenin bu cephesine dair bilgi verseler…
Çok da yerinde bir adım atılmış olunur.
