Haber Girişi : 05 Ağustos 2016 01:14

Dedem koynunda yattıkça, benimsin ey güzel toprak

Dedem koynunda yattıkça, benimsin ey güzel toprak
Çanakkale Zaferi, Öz yurdunu korumak için şahlanan yaralı bir ulusun, sayı ve maddi açılardan üstünlüğü tartışılmaz olan düşmanlarını yenerek, onları felce uğrattığı bir savaştır. 
Dünya harp tarihlerine geçmiş ve Türk tarihine de altın harflerle yazılıp Türk'ün kahramanlık ve şeref abidesi olmuştur.
Ancak bir milletin tüm zinde güçlerinin yok edildiği, millete kendi mezarının kendi elleriyle kazıtıldığı,tüm eğitimli insanlarımızı kaybettiğimiz ağır bedelleri vardır.
Çanakkale geçilmedi ise İngilizler İstanbul'u işgal ederken donanmalarını karadan yürüterek  mi geçirdiler?
İngilizler İstanbul'u işgal ederken tabii ki Çanakkale Boğazından geçirdiler donanmalarını, hem de bayraklarını sallayarak geçtiler.
Kahramanlık destanı yazılmıştı ama on binlerce eğitimli gencecik Türk askeri o topraklarda son uykusuna yattı.
Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra 13 Kasım 1918'de İstanbul'a giren İtilaf Devletlerinin kuvvetleri İstanbul'da bulunmakta idiler. Yani Çanakkale Zaferinden 2-3 yıl sonra.
Meclis-i Mebusan'ı kontürol altında tutmayı amaçlıyorlardı.12 Ocak 1920'de toplanan Meclis-i Mebusan, 28 Ocak 1920 tarihindeki gizli oturumunda "Ahd-i Milli" olarak Misak-ı Milli kararlarını aldı ve kararlar bütün mebuslar tarafından imzalandı. 
17 Şubat 1920 tarihli oturumunda da bu kararın basında yayınlanması ve bütün yabancı parlamentolara bildirilmesi kararlaştırıldı. 
18 Mart 1920'de İngilizler, meclisin etrafını makineli tüfeklerle sararak, toplantı halinde bulunan milletvekillerinden bazılarını tutuklayarak ve sürükleyerek götürdüler. 
Böylece şehir fiilen ve resmen askeri işgale maruz kaldı. Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı düşman süngüsü altında zorla kapatıldı. 
Peki, Çanakkale zaferden üç yıl sonra İngiliz gemileri ellerini kollarını sallayarak Çanakkale'yi nasıl geçti ve İstanbul'u  nasıl işgal ettiler.
Bir zaferin ardından yaşanan bu işgalin bir tek açıklaması olabilir.
15 Temmuz gecesi Milletimiz tarihindeki zaferlerine yeni bir sayfa daha ekledi. Ecdad yadigarı bu toprakları milletin kendi silahlarıyla işgal etmek istediler.
Çanakkale destanı gibi bir destan yazıldı. Topa,tüfeğe,uçağa, tanka ve işgal için harekete geçen hainlere karşı vakur bir duruş sergilendi.
Sayın Cumhurbaşkanımız da ifade ettiği gibi tehlike geçmedi ve geçmiyecek. Bu coğrafya da yaşıyor ve şanlı bir tarih mirasının üzerinde oturuyorsak hainlere de düşmanlara da karşı hep tetikte olmamız gerekiyor.
Aksi takdirde bu gün elde ettiğimiz zafer yarın işgalle sonuçlana bilir.
Paralel çete lideri Halife olup, dünya protokolünde Papa ile aynı statüde olma hevesinde idi. FETÖ'ye birileri Hükümeti yık Halifeliği kap demişlerdi.
İngilizler zamanın da Şerif Hüseyin'e Osmanlıyı yık halife sen ol sözü vermişlerdi.  Yıllar sonra Şerif Hüseyin öldüğü vakit oğluna "oğlum hayatımın en büyük hatasını Osmanlıya ihanet etmekle yaptım" demişti.
Siyonistler, vaat edilmiş topraklar için PKK,DAEŞ,FETÖ gibi örgütler üzerinden bölgede harita değişimi ve paylaşım hesap yapıyor.
Siyonistler,vaat edilmiş topraklar için Suriye ve Irak'ı parçalamakla meşgulken aynı çorabı Türkiyenin de başına örmeye çalışıyorlar.
PKK,PYD,FETÖ,DAEŞ sadece enerji denkleminde değil, bölge insanının dini dönüşümü için ve vaat edilmiş topraklara ulaşmak isteyenlerin payandası konumundalar.
Birileri kendi güvenliği için bölgede ateist Kürt devleti kurdurma peşinde. Nihai hedefleri vaat edilmiş topraklar.
Zira Türkiye'den vaat edilmiş toprakları alamazlar ama ateist Kürt devletciğinden bu toprakları alabiliriz düşüncesindeler.
Ajandaları belli olan bu küresel yapının asla uyumadığını isimleri değişsede çeşitli maşalar eli ile nihai hedefine varmak için her türlü kirli senaryoyu tertip ettiğini unutmayalım.
Bu yüzde tehlike geçmedi ve geçmeyecek. 
''Dedem koynunda yattıkça, benimsin ey güzel toprak,
Neler yapmış bu millet, en yakın tarihe bir sor, bak''
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.