Cumhurbaşkanı Erdoğandan müjdeli haber sonunda geldi! AKP İl Başkanları toplantısında yaptığı konuşmada Erdoğan, 2019 yerel seçimlerinde AK Parti olarak yerel seçimlere hazırlık mahiyetinde ses ve görüntü kirliliği üretmeyen kampanya yürüteceklerini söyledi.
İkinci müjdeli haber ise MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmazdan geldi. Durmaz da partisi adına Cumhurbaşkanının çağrısına destek verdiklerini ve söz konusu hassasiyetleri paylaşarak bir seçim kampanyası yürüteceklerini duyurdu.
Sayın Cumhurbaşkanı eski tarz kampanya yöntemlerinin şehirleri kirletir, milletin de tepkisini çeker hale geldiğini, çevresinde ona halkın nabzıyla ilgili gerçekleri söyleyen kurmaylarının hâlâ var olduğunun haberini verircesine itiraf etti.
Siyasi partilerin geçmişten gelen, eskilerin yadigarı büyük hedeflerin temsilcisi olduklarını vurgulamak için kullandıkları bir bayrak yarışı metaforu vardır. Orhan Velinin Bayrak şiirinde Biz bir bayrak getirdik buraya kadar; Onu daha ileriye götürürler dizeleriyle ifade ettiği bu yarışta amaç mukaddes olan bayrağı her geçen gün ileri taşımak ve böylece bayrağı dikeceğin noktaya yani o kutsal amaca yaklaşmaktır.
Propaganda süreçlerinde sıkça kullanılan parti flamaları, bayrakları bu anlamda bayrak yarışı ifadesini biraz yanlış anlamışa benziyorlardı. Zira seçim süresince şehirlerin görüntüsü bir elektrik telinin fiziksel kapasitesi dolayısıyla sergileyebileceği maksimum miktarda bayraktan, flamalardan, sonra bir başka partinin afişinden, ardından biraz daha flamadan ve biraz daha bayraktan oluşuyordu. Adeta güç gösterisi haline gelmiş, partilerin bütçelerinin büyük bir gider kaynağı, bayrak yarışı metaforundaki gayeye yaklaştırmak şöyle dursun hem gerçek anlamda hem de mecaz anlamda o kutsal amacı kirletir nitelikte bir savaşa dönüşmüştü bu propaganda araçları. Bunlarla birlikte çoğunlukla bozuk bir hoparlörden dışarı yayılan seçim şarkılarını sokak sokak gezdiren seçim arabaları da nereden bakarsanız bakın ziyandan ibaretti. Partinin o aracı sokaklarda gezdirmek için harcadığı paraya ek olarak bir de şehir gürültüsüne eklenen ses kirliliğinin yarattığı rahatsızlık artık dillendirilen bir şikayetti.
Tüm bu şikayetlere kayıtsız kalmayan Erdoğan, parti teşkilatlarının ve seçim koordinasyon merkezinin dışında parti bayrağı ve afişi asılmayacağını; belli saatler dışında da seçim otobüslerinin dolaşmayacağını duyurdu. Bu propaganda yöntemine de çevreye ve insana saygılı kampanya ismini veren ve yukarıda örneklenen propaganda araçlarını israf kalemi olarak nitelendiren Erdoğanın seçim süreci için partisi adına öngördüğü yöntem ise yine kendisinin isimlendirmesi ile siyasetin dijital boyuta taşınması. Diğer bir deyişle, dünya çapında 5 milyara yakın insanın internete erişiminin olduğu dünyada parti teşkilatlarının dijital ortama taşınması, iletişimin, veri alışverişinin ve fikir üretiminin internet üzerinden sağlanması.
Sizlere Cumhurbaşkanı Erdoğanın AKP İl Başkanları toplantısından aktardığım satır başlıklarının 2019 yerel seçimlerine giden yolda kampanyalar adına mutluluk verici bir değişiklik yapmış olmasının ötesinde iki önemli mesajı var. İlk olumlu mesaj, Erdoğanın eski kampanya yöntemlerinin halkta rahatsız yarattığını açıkça ifade etmesi. Bunun önemi ise halkın şikayetlerinin en azından bir kısmının cumhurbaşkanı düzeyinde dillendiriliyor olması. Nihayetinde seçim kampanyalarındaki çürümüşlüklerin değiştirilmesi kararı bir adımdır, Erdoğandan artık vakit kaybetmeden kendine karşı daha dürüst insanlarla çalışıp diğer çürümüşlüklerle de aynı dürüst özeleştiri ile mücadeleye girmesi beklenir.
Söz konusu konuşmanın verdiği müjdenin somut anlamının ötesindeki ikinci olumlu alt mesajı ise karşımızda çağın diliyle konuşan bir iktidar partisi lideri görmekti. Zira kırtasiyeciliği, bürokrasiyi, maddi külfetleri artıran ve siyaset gibi atalet kabul etmeyen bir alanda partileri yavaşlığa mahkûm eden eski yöntem siyasi teşkilatlanmanın bir süredir ve belli ki bundan sonra artan bir hızla dijital ortama aktarılması da dijital çağının gerekliliğine uygun bir harekettir. Ancak, partilerin yerel siyasi teşkilatlanmalarında dijitale ağırlık verileceğinin olumlu bir gelişme olarak görülmesi ile anlaşılması gereken tüm siyasi ilişkilerin, diyalogların sanal ortama aktarılması olmamalıdır.
Dijital teşkilatlanma sayesinde bürokratik kalabalıktan, uzun ve masraflı büro işlerinden vakit kazanacak yerel temsilcinin her fırsatta halkla yakın diyalog kurması, halkın arasına karışmasına gerek bırakmayacak biçimde halktan kopmamaya çalışması gerekir. Zira dijital ortamda önünde korumalar bekleyen şatafatlı ofisler ve randevu almanızın dahi kimi zaman mümkün olmadığı yerel temsilciler değil, hepsi birbiri ile eşit olan kullanıcı profilleri var. Bu dijital imkanlar halkın siyasetçiye yakınlaşması için halka verdiği imkândan daha hayati bir imkânı, onu halkın nabzını tutabilecek anonimliğe eriştirdiği için siyasetçiye veriyor. Son olarak, dileyelim ki Sayın Cumhurbaşkanının üslubundaki yapıcılık ve içerikteki kırmadan, yıkmadan eleştirdiğinin yerine yenisini koyma sistemi seçim süreçlerinin haricinde de kalıcı hale gelir.
