Haber Girişi : 21 Temmuz 2015 07:58

Bu saldırı...

Bu saldırı...
Dün, "Erzurum'a altın tepside sunulan fırsat" 
demiştik ya, bugün de acaba hangi yöneticimizin, hangi politikacımızın bu mesaja mukabele ettiğini yazacaktık. Olmadı...
Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinden öylesine kahredici bir haber geldi ki, insan canı karşısında, ne altın tepsinin ne de o altın tepsi içinde sunulan fırsatın bir kıymet-i harbiyesi kalmadı.
Baksanıza hain ve alçak bir saldırı sonucu, onlarca insanımız katledildi, yüze yakın insanımız da ağır biçimde yaralandı.
Kimsenin söylemeye dili varmıyor, ama gerçek şu ki, ölü sayısı resmi açıklamalardan çok daha fazla...
IŞİD terör örgütü, Irak ve Suriye'de yaptığına benzer bir eylemle dün de Suruç da tarifi imkânsız bir acıya imza attı.
Onlarca masum insan hayatından oldu, onlarcası da ölümle pençeleşiyor.
Bu alçak saldırı, doğrudan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin birlik ve beraberliğine yapılmış bir tertip olmasına rağmen başta paralel medya olmak üzere kimi Türkiye düşmanı çevreler, tekeden yağ çıkarmanın peşine düştü!
Oturup hesap yaptılar, "acaba bu saldırıdan ötürü Uzun Adam'a bir fatura kesebilir miyiz?"
Evet; dün gün boyu böylesine şerefsizce bir alış-veriş içine girdiler!
"Uzun adam nasıl zarar görür?"
Bir yanda onlarca masum insan alçak bir saldırı sonucu canından olmuş onlarcası da yaşama tutunmaya çalışıyor. Lâkin "Uzun Adam düşmanlığı" yüzünden gözleri ve vicdanı kararmış adamlar, felaket tellallığı yaptı.
Açıkça demiyorlar fakat günün sonunda söyledikleri şudur:
"Suruç'ta meydana gelen bu intihar saldırısının sorumlusu Uzun Adam'dır"
Akıl tutulması dedikleri bu olsa gerek...
Tamam; adamlarda vicdan ve Allah korkusu yok da hiç olmasa bilmem neye sürülecek kadar akıl olsaydı bari...
Türkiye'nin canı yandı, yüreği sızladı...
Onlarca masum insan alçakça ve de şerefsizce yapılmış bir saldırının kurbanı oldu.
Bu acı zaten tek başına yetmiyormuş gibi bir de ihanet çevrelerinin birbirinden beter senaryoları düştü ortaya...
Türkiye, zor ama bir o kadar da düşmanın kim olduğu belli olan bir sınavdan geçiyor.
"Uzun adam kaybetsin de gerekirse Türkiye alev alev yansın" diyen paralel yapı, çıtayı öylesine yükseltti ki, şimdi de diyor ki, "İcabında onlarca masum insan ölsün, hiç önemli değil; yeter ki Türkiye kaybetsin."
Dün paralelcileri izledim gün boyu... Hepsinin ortak dileği şuydu:
"Uzun Adam bu saldırıdan sonra artık yerinde kalamaz!"
Haklı olduklarını ispatlamak adına, Abdullah Gül'ü de kullanmak istediler, PKK'yı da...
Dün Suruç'ta bir intihar saldırısı düzenlendi ve sonunda onlarca insan öldü...
Eğer bu olaya düz bir mantıkla bakarsanız yanılırsınız. Çünkü dün Suruç'ta evet bir intihar saldırısı düzenlendi ama o saldırıdan ötürü ellerini ovuşturanlar kârlı çıktı!
O alçaklar, dün sosyal medyada nasıl keyif aldıklarını zil takıp oynayarak ispatladılar.
Diyorlar ki, "Türkiye'de akan her kan ve ölen her masum insan değil mi ki, Uzun Adam'ın aleyhine işleniyor, o halde her türlü vahşete devam..."
Eğer bu kanlı saldırıyı IŞİD denilen o alçak örgüt yaptıysa -ki, bütün emareler onu gösteriyor- unutmayın ki o alçak örgüt, bir tek Müslümanlara hizmet etmiyor...
Ne demek istediğimi anladınız siz...
Bizim serbest bölge meselesi güme gitti....
Böylelikle zaten zerre kadar meseleyi umursamayan politikacılarımız da bir kez daha sıyırmış oldular!

Hoş Suruç'taki katliam olmasaydı da değişen bi şey olmayacaktı ama şimdi bir bahaneleri oldu!

Etiketler : şener
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.