Bilindik bütün uyuşturuculardan ucuz ama hepsinden çok daha tehlikeli...
Tamamen kimyasal bir zehir...
Öldürücü etkisi yüzünden hemen her gün bir ya da birden fazla çocuğumuz yitip gidiyor. Büyükşehirler bu zıkkıma esir olmuş çocuk dramlarına teslim...
Leblebi gibi satılıyor!
Bir paket sigara parasına bir kaç kişilik bonzai alınıyor.
Sadece büyük şehirler değil, yurdun tamamı bu zehir sağanağı tehdidiyle karşı karşıya...
Dün küçük bir araştırma yaptım; Erzurumda bile çay bahçelerinde, ara sokaklarda, kalabalık iş merkezlerinde ve otogarlarda istediğin an istediğin kadar bonzai alabiliyorsun.
14 yaşındaki bir çocuk, namuslu bir büfeciden sigara alamıyor ama mahallesindeki aile çay bahçesinde istemediği kadar bonzai temin edebiliyor!
Tedbir var ancak yetersiz...
Anlayacağınız vaziyet sandığınızdan da vahim.
Hükümetin adeta kırmızı alarm üretip, kriz toplantıları düzenlemesi elbette ki boşuna değil...
Baksanıza Başbakan meseleye bizzat nüfuz ederek, bakanlıkları harekete geçirdi.
Çünkü gelinen bu nokta, çocuklarımızı göz göre göre tutsak eden sorunun hafife alınır bir yanı olmadığını gösterdi.
Ya bu karanlık dehlizlerde sayıları binlere ulaşacak çocuklarımızı kaybedeceğiz, ya da bu zehri Türkiyeye sokan bütün şebekeler tek tek tespit edilip bataklık kurutulacak. Devlet artık gördü: Bu sorun öyle tehlikeli bir noktaya gidiyor ki, üç beş torbacıyı enselemek çocuklarımızı kurtarmaya yetmeyecek.
Temeline inmekten başka çare yok.
Kimler bu illeti çocuklarımıza musallat ediyor ve bu oyunun arkasında nasıl kirli bir senaryo var?
Cevabı belli: Türkiye düşmanları!
Adamlar yeminli...
Ne pahasına olursa olsun, bu ülkenin iki yakasını bir araya getirtmemeye kararlılar. Sırf bu yüzden terör başta olmak üzere, uyuşturucu, ekonomik kriz, siyasi kaos, darbe girişimi ve mezhep çatışması dahil akla gelen her türlü tuzağı önümüze koyuyorlar.
Yeminliler çünkü...
Türkiye asla ayaklarının üzerine durmasın, asla devleti ve milletiyle güçlü bir ülke olmasın.
Gerekirse bedava uyuşturucu verin ki, ülkenin en büyük geleceği olan gençleri, daha yolun başında beyinleri uyuşturulmuş zavallı sürüler haline dönüşsün.
Paraysa para, kadınsa kadın, tehditse tehdit...
Gençlerimizin bazıları, terör örgütleri tarafından kandırılıp, hayatlarının baharındayken dağa çıkarılıp eline silah tutuşturuluyor.
Gençlerimizin bazıları, haksızlığa itiraz ettiğini zannederek kendi milleti ve devletine zarar veren yakıp yıkmaları, protesto hakkı zannediyor.
Gençlerimizin bazıları, Batılı güçlerin eliyle ülkemize sokulan ve neredeyse ücretsiz dağıtılan uyuşturucu yüzünden, adeta yarı bitkisel hayat yaşıyor.
Uzmanlar günlerdir feryat figan uyarıyorlar:
"Bonzai denilen bu öldürücü kimyasalı bir kez kullanan bir daha kolay kolay terk edemiyor."
Hedef kitlesi; 7-14 yaş arası çocuklar.
Yani övüne övüne yere göğe sığdıramadığımız geleceğimiz...
Türkiye düşmanları gözlerini öyle bir karartmışlar ki, gençleri bırakıp neredeyse kundaktaki çocuğa çengel atacaklar.
Bonzai illeti sıradan bir uyuşturucu ticareti değil. Bunu herkes böyle bilmeli ki bizleri bekleyen tehlikeleri daha iyi anlayabilelim.
Diğer uyuşturucu türlerinde, zehir baronlarının amacı; kullanıcıyı bağımlı hale getirip, seneler boyunca parasını almaktır.
Bonzai ise, tam tersi...
Bedavadan az bi paraya sattı ki, çocuklar gençliklerini göremeden acı çekerek ölsünler.
Herkes etrafına şöyle dikkatlice baksın, göreceksiniz ki bazı çocuklar hiç normal değil.
İşte onlar bonzai müptelası zavallı yavrularımız.