Reel-Politik durumu fark edin. Küresel sömürgeciler, İstilacılar sahada iken demokrasi ve özgürlük ayakları ile Türk Devletini zafiyete uğratmaya çalışanları Millet affetmez.
Türkiye'nin düşman ve hainler tarafından kuşatılmış bu halinde, Devlete zaafiyet verenler, ya pragmatist dangalak, ya kripto Türk düşmanı, ya hain, ya da ahmaktır.
Devletimiz, kendi varlığı tehdit edilirken, FETÖ üzerinden kendi vatandaşlarına ayar verilmesini kabul etmedi, etmez. Gerekeni yaptı ve yapar. Batı, Devlet, Millet, Vatan kavramı olmayan soldan ve liberallerden kiralık beyinleri, FETÖ algısı ile yönetip Türk varlığını tehdit etmeye çalışıyor.
Demokrasi,Özgürlük gibi kavramlar üzerinde konuşup, kendinizi avutmayın, gerçeği görün. Demokrasinin, özgürlüğün, insan haklarının, temsilcisiyiz diyen ''BATI'' uçak gemileri, özel kuvvetleri, terör örgütleri ile bölgede ne yapıyor?
BATI, yerli Batıcıları ayartıp Türk Devletine musallat ediyor. Küresel şeytani akıl elde para kesesi satılık insan peşinde... Devran değişir düşüncesi ile basın özgürlüğü adına, ünvan peşinde koşan medyadaki sözde muhafazakar dangalaklar deve kuşu misali... İstilacılar, Türkiye üzerinde ağır bir algı, çarpıtma, karartma, karalama ile sözde aydınları dansöz misali oynatıyor. Millet olanı biteni tüm açıklığıyla görüyor.
Sömürgeciler yeniden sahada... Eline silah alıp Türkiye'yi parçalamak için çalışanlarla iş tutuyorlar.
İstilacılar, Sömürgeciler FETÖ üzerinden gerçeğin anlaşılmaması için algı operasyonu yürütüyorlar. Dünya devletleri bölgeye çöktü. Akdeniz'deki savaş gemileri Mezhep savaşı ile Bölgede dizayn için sahadalar. Birinci, İkinci dünya savaşını görmedik ama şu anda tarihe tanıklık ediyoruz.
Hedefte Türkiye var. Batı haçlıları, sömürgeciler, istilacılar Türkiye'yi açıktan tehdit ediyorlar. Dünyanın bölgede savaş pozisyonu aldığı bir durumda, memleketin aydınlarından bu konu üzerine düşünme, aydınlatma gibi bir tavır gelmiyor.
Eskiden gazeteleriyle devlete, millete operasyon yapanlar, bugün devletin ve milletin operasyon yaptığı gazetelerini kurtarmak için çırpınıyor.
Başımızda güçlü bir lider ve iktidar olmasından dolayı tam olarak hissetmiyoruz ama öyle karışık bir dönemdeyiz ki bırakın ohal'i daha sıkı tedbirler alınsa yeridir.
Zamanımızı katleden zaaflarımız sebebiyle çağın, tarihin, büyük sorunları ile ilgili sağlıklı çözümleme yapamıyoruz... Yabancılaşmak sadece inançlar ve değerler üzerinden olmaz. Usuller, öncelikler, yaklaşımlar üzerinden de olur. Her insanın bir kabuğu vardır. Ya kırar çıkar, ya da içinde yaşar durur.
Kurtuluş başkasından beklenmez.
Yedi düvel bir olsa, dört koldan saldırsalar, hilalin gölgesi sonsuza dek üstümüzde olacak! 15 Temmuz ruhunu diri tutun, AB toplanacakmış,kınayacakmış. Biz kuru ekmeğe talim eder,yine de kırarız bu prangayı...
Eskiden Batı'nın yaptıklarına ettiğimiz beyhude itirazlarla avunurduk, artık doğruları Batı'nın beyhude itirazlarına rağmen yapıyoruz. 15 Temmuz'da duyarlılık bilincini yitiren Batı, son gelişmeler üzerine küstah açıklamalar yaparak iki yüzlülüğünü bir kez daha belgeliyor.
Başlamak için mükemmel olmanız gerekmiyor, ama muhteşem olmanız için başlamanız gerekiyor...
