Bir insanın adı “Kemal” diye, kemale ermiyor!

Aynı tas aynı hamam… CHP yönetimi, olanca yanlışına rağmen parti müritlerinin gazıyla HDP’nin stepnesi olmaya devam ediyor.

Bir insanın adı “Kemal” diye, kemale ermiyor!

Eskiler, biraz çizgiyi aşan yani terbiyesizlik eden biri için “edep yahu” derdi. Keşke o eskilerden biri çıkıp gelse de, Meclis’e girişinde Erdoğan’a ayağa kalkmayan CHP milletvekillerinin ve Kemal Beyin yüzüne bakarak, o sözü haykırsa…

Tamam; öyle abartılı bir ümit var filan değildin de, bunca şeyden sonra illa ki bir ders çıkarırlar diye kendi kendine telkinde bulunuyordum.

Yalancının mumu yatsıda sönermiş, CHP’nin mumu yanmadı ki sönsün.

“Biz bu seçimi niye kaybettik” sorusuna cevap aramak yerine, Türkün töresine ve adabına yakışmayacak ne kadar eylem varsa alayını birden kendine amentü belirledi!

Neredeyse bütün dünya Erdoğan’ı ayakta ve de alkışlayarak selamlarken, ey Kılıçdaroğlu ve şürekâsı siz ayağa kalkmamışsınız ne yazar?

Bak Kemal Bey, her seçimde siyaseten senin ocağına incir ağacı diken bu anlayışa can simidi gibi sarılmayı sürdürdükçe, bin tane daha seçim olsa, yine de yarana merhem olmaz.

Bütün dünyanın gözü Türkiye üzerindeydi; kimi yabancı kanallar hem yemin törenini hem de Külliye’deki programı canlı yayınladı.

Ülkemizde onlarca milyon insan televizyonların başında olup biteni izledi.

O da ne?

CHP ve HDP milletvekilleri Erdoğan için ayağa kalkmadı!

Erdoğan kim?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin cumhurbaşkanı…

Kemal Bey, yaşı kemale ermiş bir kimsesin, üstelik Anadolu çocuğusun.

Çok iyi bilirsin ki yel kayadan bir şey götüremez.

Adamların ve bizzat sen Tayyip Bey’e ayağa kalkmamayı demokratik bir tavır olarak görüyorsunuz ya; inanın kendi seçmeninizin gözünde bile komik duruma düşüyorsunuz.

Tamam; anladık parti kapısına şap da sürseler, CHP muhalefet etmeyi beceremiyor.

Elbette soran on binlerce CHP’li var. Parti yönetimi için söylüyorum:

Bir Allah’ın kulu çıkıp demiyor ki, “Arkadaşlar biz, Kandil’in ve Okyanus Ötesi’nin dümen suyuna girip yanlış kıyılarda dolaştığımız için dalgalara yakalandık, az kaldı ki büstün boğulalım.

Seçimden önce ve seçim sürecinde olduğu gibi facianın dayanılmaz boyutuna bakın ki koskoca CHP’yi HDP yedeğine aldı!

İnanınız ki abartmıyorum; yemin töreninde de aynısı oldu çünkü…

Görüntü şu:

CHP, HDP’nin stepnesi!

Otur diyor oturuyor, kalkma diyor kalkmıyor.

CHP’nin hani şu “Kılıçdaroğlu yüzde 65 alıyor” diye uçan araştırma şirketleri vardı.

İsterse CHP o şirketlerden birine çalakalem bir anket yaptırsın. Ankette sorsunlar:

CHP’liler, HDP’nin dümen suyuna girip Erdoğan Meclis’e girerken ayağa kalkmadılar ya, sizce baba bir harekette mi bulundular?

Altın çamura bulansa da sonuç da yine altındır. Fakat bakır için durum aynı değil…

“Nerede ne gibi büyük yanlışlar ve hatalar yaptık ki, bu şartlara rağmen yine de çuvalladık” demek yerine, aklını “Tayyip düşmanlığına” ipotek etmiş kimi gazetecilerin gazlamasıyla, ne yazık ki CHP yine kıçtan dalmaya devam ediyor!

Rahmetli Özal’a kezzap gibi muhalif olan ve her gün aleyhinde yazan bir yazar vardı; ismi lazım değil…

Özal, bir Avrupa ülkesinde protesto edildi hatta taşkınlık çıkarıldı.

Ertesi gün o gazeteci öyle bir yazı yazmıştı ki sanırsın ki Özal’ın en baş müridi…

Kemal Bey, nezaket insanı bir haslettir.

Erdoğan, Meclis’e girerken ayağı kalkmadın diye, O’ndan bir erdem eksilmedi. Ama sen çok şey kaybettin; bir kere daha…

İYİ Parti de muhalefette…

Kemal Bey, İYİ Partili vekiller acaba bundan böyle Erdoğan’a muhalefet etmeme yemini ettikleri için mi yoksa edepli olmanın bunu gerektirdiği için mi ayağa kalktılar?

Biz ne dersek diyelim elbette boş lakırdı…

Hoş, CHP yönetimi de yanlışta ısrar ettiklerini görüyor ve biliyor.

Ve fakat akıllarına galip gelen nefislerinin bir türlü tutsağı olmaktan kurtulamıyorlar.