Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Vakfı Erzurum İl Başkanı Erdal Karagül: Tarihi olarak Kıbrıs 5 asırdan beri İslam toprağıdır. Asırlar boyunca şehit kanıyla sulanmış, şehitlerimizin emaneti bir topraktır dedi.
Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Vakfı Erzurum İl Başkanı Erdal Karagül, 20 Temmuz 1974 yılında verilen mücadele ne kadar kıymetli ve manevi açıdan önemli ise, bugün KKTCnin bağımsızlığının muhafaza edilmesi ve uluslararası alanda tanınır hale gelmesi için verilecek mücadele de en az o kadar manevi olarak önemli ve kıymetlidir dedi.
Yaklaşık 5 asırdan beri Müslüman ve Türk toprağı olan Kıbrısta, Rumların 1960 sonrası Yunanistanın ve dış güçlerin de desteğini alarak Makarios liderliğinde Türklere karşı başlattığı kıyım politikasının dayanılmaz boyutlara ulaşmasının Türkiyede ve İslam Aleminde büyük rahatsızlıklar oluşturduğunu dile getiren Karagül, Ancak Türkiye tarafından daha önce bir kaç kez girişimde bulunulmasına rağmen, özellikle İngiltere ve ABDnin baskıları ile gereken müdahaleler yapılamamıştı. Fakat 1974 senesinde Merhum Liderimiz Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın Başbakan Yardımcısı olması ile artık umut vardı. Hayatının her döneminde, yaptığı her işi cihat şuuruyla ve ümmetin selametini düşünerek yapan ve başta A.B.D olmak üzere dış güçlerin hiç bir baskısına boyun eğmeyen Erbakan Hocamız, 1974 yılında Başbakan Yardımcısı olarak Kıbrıs konusunda gereken adımları atmış, harekat planının yapılmasını sağlamış ve Başbakan Bülent Eceviti de ikna ederek Kıbrısta akan kanı durdurmak üzere Kıbrıs Barış Harekatının yapılması emrini Başbakan Bülent Ecevite vekalet ettiği sırada bizzat kendisi vermiştir. Merhum Erbakan Hocamızın harekat emri ile 20 Temmuz 1974 sabahı saat 05.05te ilk jetin havalanması ile başlayan harekat, başta Cenab-ı Allahın yardımı ve Mehmetçiğimizin üstün gayret ve cesareti ile hedeflerine ulaşmış ve Ağustos 1974de yapılan 2. Harekat ile de K.K.T.C.nin bugünkü sınırlarına ulaşılmıştır diye konuştu.
Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Vakfı Erzurum İl Başkanı Erdal Karagül, artık Kıbrısta bağımsız, Rum saldırılarından kendini koruyan, kendi toprakları üzerinde huzur ve barış içinde yaşayan bir devletimiz bulunduğunu dile getirerek, Kıbrısta geçmişin acı tecrübelerini bir kez daha yaşamamak için KKTC hem Kıbrıslı Türklerin, hem de Türkiyenin güvenliği ve geleceği için vazgeçilemez bir unsurdur. KKTC Mehmetçiğimizin ve Kıbrıslı Mücahitlerin kanlarını dökerek ve canlarını feda ederek, şehit kanıyla kurdukları bir devlettir.
20 Temmuz 1974 yılında verilen mücadele ne kadar kıymetli ve manevi açıdan önemli ise, bugün KKTCnin bağımsızlığının muhafaza edilmesi ve uluslararası alanda tanınır hale gelmesi için verilecek mücadele de en az o kadar manevi olarak önemli ve kıymetlidir.
Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Vakfı Erzurum İl Başkanı Erdal Karagül Kıbrısın bizler için 5 bakımdan önemli ve vazgeçilmez olduğunu belirterek açıklamasını şöyle sürdürdü;
Tarihi olarak Kıbrıs 5 asırdan beri İslam toprağıdır. Asırlar boyunca şehit kanıyla sulanmış, şehitlerimizin emaneti bir topraktır.
Kıbrıs Larnakada bulunan Hala Sultan Türbesi nedeniyle bizlere Peygamberimiz SAV in emanetidir.
Kıbrıs bulunduğu nokta itibariyle jeopolitik ve stratejik bakımdan Türkiyenin güvenliği ve geleceği için hayati öneme sahiptir.
Kıbrıs çevresinde Akdenizde bulunan yüz milyarlarca metreküp hidrokarbon ve doğalgaz rezervleri nedeniyle ekonomik bakımdan da vazgeçilmezdir.
Kıbrısta şu anda olduğu gibi Müslüman Türk askeri varlığının devam etmesi Siyonizmin Büyük İsrail Planı için en önemli engellerden bir tanesidir.
Kıbrısta çözume zaten 1974 Barış Harekatı ile ulaşılmıştır. Bu noktadan sonra çözüm adı altında dış güçlerin yönlendirmesiyle birtakım maceralara girmek bizim ve Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin mevcut haklarını ve kazanımlarını kaybetmesinden başka bir sonuç getirmeyecektir. Bu noktada Türkiyenin şu anda yapması gereken çözüm adı altında Türkiyenin ve Kıbrıslı Türklerin aleyhinde olacak girişimlere dahil olmak yerine, Kıbrısın önce İslam Ülkeleri tarafından tanınan bir devlet olması için gereken adımları atmak, Kıbrısın maddi ve manevi açıdan kalkınması için gereken hamleleri başlatmak, Kıbrıs çevresinde, Doğu Akdeniz havzasındaki doğal kaynaklara sahip çıkmak için gerekli adımları atmaktır. Özellikle Doğu Akdenizdeki muhtemel deniz yetki alanlarında petrol ve doğalgaz arama çalışmalarında iyi sonuçlar elde edilmesi durumunda Türkiyenin bölgenin enerji nakil pratiğine ek olarak enerji üretim pratiğiyle de öne çıkacaktır. Böylece, Türkiye ile birlikte KKTC de kalkınmış bir ülke konumunda ulaşacaktır. Barış Harekatının 44. yıldönümü vesilesi ile başta merhum Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamız olmak üzere dönemin hükümetinde yer alıp ahirete göç edenlere, şehit olan Mehmetçiğimize ve Kıbrıslı mücahitlere, Rum katliamlarında hayatını kaybeden Kıbrıs Türk halkına Allahtan rahmet, gazilerimize sağlık ve afiyetler diliyoruz. Ve son olarak da Erbakan Hocamızın su tarihi sözlerini tekrar ediyoruz; Bırakın bu Federe Devlet safsatalarını. Bizim bir bağımsız devletimiz var. Efendim ABDnin hoşuna gitmezmiş. Bana ne Amerikadan, Bana ne Amerikadan, Bana ne Amerikadan. (iha)