Hani geçen hafta sormuştuk ya, "...cazibe merkezi yatırımlarının akıbeti ne oldu" diye...
İşte o sorumuzun cevabı bir hafta gecikmeyle de olsa geldi.
Gerçi biz o soruyu, Kalkınma Bankası'na sormuştuk; cevap başka bir yerden geldi, ama olsun. Sonuçta cevap cevaptır.
Tabii ki, burnundan kıl aldırtmayan ve kendi bildiğini okumaktan geri durmayan Ankara bürokrasi tiranlığı, ne bizim bu sorumuza, ne de yaptıkları başvurunun sonucunu heyecanla bekleyen işadamlarına cevap verme tenezzülünde bulunmadı!
Bürokratların yapması gereken açıklamayı milletvekili yaptı.
O milletvekili AK Partili Zehra Taşkesenli...
Zehra Hanım, bir kaç gün önce Erzurum basını ile sahurda buluşmuştu.
Erzurum'a dair konuştuk, ülke gündemine damga vuran konular üzerine fikir alış-verişi yaptık.
İşte bu sahur toplantısında, üzerinde en çok durduğumuz meselelerden biri de cazibe merkezi kapsamında şehrimize yapılacak yatırımlardı.
Zehra Hanım, konuya son derece vakıf bir vekil...
Anlattıklarından öğrendik ki, en başından beri Kalkınma Bankası ile yatırımcı arasında köprü görevi yapıp duruyormuş.
"Bir çok işadamını alıp ilgili bakanlığı götürdüm, bazı hemşerilerimizi Bakan Bey'le ve bürokratlarla görüştürdüm. Çünkü bu cazibe merkezi, Erzurum için hayati bir fırsattır. Onlarca yeni yatırım şehrimize gelecek ve böylelikle Erzurum'da ciddi çaplı bir sıçrama yaşanacaktır" diye tespitte bulunan Zehra Taşkesenli, bu bahise dair açıklamasının devamında ise, tam da bizim sorup durduğumuz o sorunun cevabını verdi.
Zehra Hanım'ın, yaptığı o temaslardan çıkardığı sonuç şu:
İlgili bakanlık 23 ili kapsayan cazibe merkezi başvurularının öyle binlerle ifade edileceğini kestirememiş. Dolayısıyla yapılan aşırı talepten ötürü,değerlendirme çalışmaları ciddi bir zaman alıyormuş.
Sonuç olarak bizim de Zehra Hanım'ın açıklamalarından anladığımız şuydu:
Cazibe merkezi kapsamında yapılan başvurulara, olumlu ya da olumsuz anlamda en iyi ihtimalle Temmuz sonundan önce bir cevap verilmesi mümkün görünmüyor.
Yine bu sohbetten çıkardığımız başka bir husus ise, yapılan başvurularının bir kısmının peşinen eleneceğidir.
Yani Ankara diyormuş ki, öncelik istihdam ağırlıklı yatırımlara verilecek. Bu, diğer yatırımların reddedileceği anlamına gelmese bile en azından kısa vadede her yatırımın Ankara'dan "vize" alamayacağı sonucu doğuyor.
Erzurum için ikiyüzün üzerinde yatırım başvurusu mevcut. Bu başvuruların içerisinde bildiğimiz manada sanayi yatırımı da var, hizmet sektörüne hitap eden işletmeler de...
Görebildiğim kadarıyla meselenin bir de mali portresi söz konusu.
Yani başvuru çok fazla olunca, hükümette her yatırıma kaynak bulmakta zorluk çekecek. Dolayısıyla her yatırıma evet deyip, kaynak bulmakta kriz yaşamaktansa, yatırımları parça parça ele alıp zamana yaymak daha rasyonel bir politika olacak.
Netice itibariyle cazibe merkezi yatırımları için en erken bir aydan önce somut bir gelişme yaşanmasını beklemeyelim. Aksi halde hayal kırıklığına uğrarız. Hatta siz o Temmuz'u, Ağustos, Eylül diye de hesap edin...
