Hani reklam sektörünün ünlü bir deyimi vardır,
eğer iyi bir pazarlama ve tanıtımın
Yaşadığınız şehrin yurt ve dünya çapında bir marka şehir olmasını istiyorsanız, işe, önce tanıtımdan başlamalısınız.
Elbette ki tanıtım yaparken de tanıtıma değer eserleriniz, ürünleriniz, yöreniz, kültürünüz ve
sanatınız olmalıdır.
Şimdi hakkını inkâr etmeyelim,
Erzurum, Allah için değer bakımından kimseden aşağı bir şehir değildir; bilakis fazlası var
noksanı yoktur.
Yurtiçinde de yurtdışında da görücü ye çıkarabileceğimiz pek çok eserimiz ve ürünümüz var.
Bütün mesele, doğru zamanda doğru metotlarla doğru bir tanıtım yapmaktır.
Kabul edelim ki son yıllarda Erzurum bu hususta ciddi bir mesafe aldı; özellikle de şu son birkaç yıldan beri
Gerek Palandökenimiz, gerek diğer tabi güzelliklerimiz ve gerekse ürün çeşitlerimiz bakımından her fuarda boy gösterecek potansiyele sahibiz.
Nitekim geçtiğimiz hafta bunun çok müşahhas bir misalini yaşadık.
Ankara Erzurum Tanıtım Günleri Altınparkta düzenlenmişti, bu yıl ki Erzurum Günleri
Her şeyden önce mekan muhteşemdi.
Fuar alanı pırıl pırıl, etkinlik yapılan salon çok düzgün ve çevre insanın içini açıyor
İşte bu sebeptendir ki, ziyaretçi sayısı önceki yıllara göre yüzde elli daha fazlaydı.
Erzurumlu olanlar, hatta bir şekilde Erzurumla rabıtası bulunan herkes neredeyse Altınparktaydı.
Politikacısından bürokratına, işadamından memuruna-işçisine, ev hanımlarından öğrencisine,
sanatçısından medya mensuplarına kadar on binlerce insan oradaydı. Erzurum konuşuldu, Erzurum tartışıldı, Erzurum alkışlandı
ESAV, bu yıl elinden gelenin fazlasını yapmış ve herkesin yüzünü ağartan bir iş ortaya çıkarmıştı.
ESAV Başkanı Veysel Karani Aksungur ve yönetimi bu kez tam puan aldı.
Ankara başkent olmasının yanı sıra, her şehirden insanların yaşadığı adeta Türkiyenin özeti bir şehirdir.
Orada tanıtım yapmak demek, sanki de aynı anda yurt çapında bir tanıtım yapmak demektir.
Ufak tefek eksiklikleri ve aksaklıkları görmezden gelirsek, ESAV, olabildiğince düzgün
bir iş çıkardı.
Her şeyden önce katılım çok iyiydi, program zengindi ve ürünlerin teşhir edilip satışa
sunulduğu mekan çok temiz ve düzgündü.
Erzurumdan onlarca firma, resmi kuruluş, üniversite, sivil toplum teşkilatları, valilik, kaymakamlıklar ve belediyeler eli ayağı temiz stantlar açmışlardı ve anlaşılır biçimde tanıtımlar yaptılar.
Erzurumlu sanatçılar harika konserler verdi
Söyleşiler son derece kaliteliydi.
Peki Ankara Erzurum Tanıtım Günleri nde, geçmişte olduğu gibi bu yıl da alakasız şehirler
ve ürünler var mıydı diye soracak olursanız, evet bu yıl da vardı; ama bir farkla, bu yıl,
milletin gözünün içine sokula sokula yapılmamış aralara yedirilmişti.
Yani gözü rahatsız edecek boyutta değildi.
Peki geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da salonda ya da etkinlik kapsamında birilerinin egosu tavan yapmamış mıydı, diye soracak olursanız, evet yapmıştı; bu ego meselesi, biliyorsunuz Erzurumun alamet-i farikasıdır!
İlla ki olacaktı, oldu da nitekim.
Lakin bu kez öyle üzerinde durulacak kadar değildi!
Hasılı, büyük resme baktığımızda şunu rahatlıkla söyleyebiliriz:
Ankara Erzurum Tanıtım Günleri her yıl bir öncekiden daha iyi ve kaliteli yapılmaya başladı.
Bu yıl geçen senekinden çok iyiydi.
Muhtemelen seneye de bu yıldan iyi bir organizasyon yapılacaktır.
ESAV artık bu işi büsbütün kavradı.
İşin içinde samimiyet, heyecan ve çalışkanlık da olunca, ortaya hiç de fena olmayan bir eser çıkıyor işte
Malumunuz, bu tür etkinliklerde herkesi aynı anda memnun etmek imkânsızdır, hele söz konusu Erzurum ise
Buna rağmen egosunun esiri olmuş kimi arızalı tipler bile mırın kırın ettiyseler de öyle abartılı tepki göstermediler!
Demek ki amaçlanan sonuç büyük oranda tahakkuk etti.
Nasıl ki küçük küçük sorunlar bir araya gelince bi dünya olup altından kalkılmaz hal alıyorsa, unutmayalım ki küçük küçük başarılar da bir araya gelince, kendimize olan öz güvenimizi artırıp, yeni hedeflere koşmamız için bize enerji ve ümit verir.
Siz boş verin o enseyi karartanlara
Samimi olarak söylüyorum:
Bardağın yarısından fazlası dolu