Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Felsefe Grubu Öğretmenliği, İngilizce Öğretmenliği ve İlköğretim Matematik Öğretmenliği öğrencileri Palandöken Kayak Tesisleri’ni keşfettiler.
Atatürk Üniversitesi Felsefe Grubu Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyir Saltuklu, Eğitim Felsefesi dersinde, “Kaç kişi Palandöken Kayak Tesisleri’ni ziyaret etti, parmak kaldırsın” dediğinde sınıfların yüzde 60’ının ziyaret etmediği ortaya çıktı. Saltuklu’nun, “Cumartesi günü kayak tesislerine gideceğim” demesi üzerine öğrenciler, “Biz de katılabilir miyiz?” deyince Saltuklu, “Sabah saat 10:00’da Erzurum Gar Müdürlüğü’nün önünden buluşalım, belediye otobüsleri kayak tesislerine kalkıyor, biner gideriz.” dedi.
Bunun üzerine saban Gar Müdürlüğü önünde buluşan Saltuklu ve öğrenciler önce Gar Müdürlüğünü ziyaret etti.
Saltuklu burada yaptığı açıklamada, Erzurum’a 1939 tarihinde trenin geldiğini, Osmanlı döneminde Rusların Erzurum bölgesine tren yapımına engel olduğunu, Sivas-Erzurum hattının yapımını üstlenen yabancı firmanın işi bırakması sonucunda Nuri Demirağ’ın müteahhitliğini üstlenerek gününden önce kazmanın ucuyla zor şartlarda teslim ettiğini, Gar binasının mimarı Fransız olduğunu ifade etti.
Burada tren biletlerini öğrenmek isteyen öğrenciler, Erzurum-Ankara arasının 70 lira, Sivas’n 32 lira olduğunu öğrenince, ‘Biz neden uçak ve otobüslerle gidelim” dediler.
Saltuklu hocaya, “Biz trene binmek istiyoruz” dediklerinde, Hasankale’ye kadar gidilebilir görüşünde anlaştılar.
Saltuklu hoca ve öğrencileri Erzurum Gar Müdürlüğü ve eski bir lokomotif önünde hatıra fotoğrafı çektirdi.
Daha sonra belediye otobüsleriyle Palandöken Kayak Tesisleri’ne ulaştılar. Gondollarla 3000 metreye kadar çıktılar. Prof. Dr. Zübeyir Saltuklu, “Yüce dağ başından tabiata bakmak, insanda yücelik duygusunu yaşatır. Hayatınızda çıktığınız en yüksek dağ kaç metre?” dediğinde, hep bir ağızdan, “Şimdilik Palandöken Dağı” dediler. Doya doya bembeyaz dağları seyredip, bol bol fotoğraf çektirdiler. Gondollarla bir aşağı istasyona gelerek Küre Kafe’de çaylarını, kahvelerin yudumladılar. İlk istasyona gondollarla inerek, kızak kiraladı ve bolca eğlendiler.
Açık kafede canlı müzik şöleni vardı. Çaylarını içerek ve yiyeceklerini yiyerek sanal bir hayattan dinleyerek, dinlenerek, üşüyerek, yorularak ve gülerek hayatın seyircisi değil, yaşayanı oldular.
60 öğrenci, Saltuklu hocaya kendilerine zaman ayırdığı için teşekkür etti. Öğrenciler, “Bugün bizler için çok anlamlı bir gündü. Erzurum’un güler yüzünü gördük. Mezun olmadan önce, inşallah bizler de kayak öğrenmeden gitmeyeceğiz. Çok küçük çocukların kayak yaptığını görünce kendimizden utandık.” dediler.
Saltuklu hoca ve beraberindeki öğrenciler belediye otobüsleriyle kent merkezine geri döndüler.