Necip Fazıl’ın “Palandöken Dağları” şiirinin orijinali paylaşan Murat Ertaş, şiirin Erzurum eski milletvekillerinden Hüseyin Avni Ulaş’ın ortak olduğu şirketin çıkardığı Anadolu Mecmuası’nda yer almasının da ayrı bir tevafuk olduğunu söyledi.
Murat Ertaş açıklamasına şöyle devam etti, “1920’de babasını kaybeden Necip Fazıl, daha 15 yaşındayken annesiyle birlikte Trabzon üzerinden Erzurum’a, Polis Müdürü olan dayınsın yanına gelir. Bu, Necip Fazıl’ın Erzurum’a ilk gelişidir. Bu geliş kışın sonuna doğru, muhtemelen şubat ayına rastlar. Necip Fazıl, bu yolculuğu "Kafa Kâğıdı" adlı eserinde ayrıntısıyla anlatmıştır. Erzurum’dan ve dadaşlardan oldukça etkilenen Necip Fazıl’ın, ata merakı da Erzurum’da başlamıştır. Çeşitli nedenlerle bir türlü bitiremediği askerliğinin kalan 45 gününü Erzurum’da 1943’te tamamlamıştır. 1963’te İman ve Aksiyon konferansı için bir kez daha Erzurum’a gelen ve bu konferansı kitaplaştıran Necip Fazıl Erzurum’u iman ve aksiyonun kaynağı olarak görmüş, Erzurum delikanlılarını Palandöken dağlarına, eserlerinde sıkça dile getirdiği aksiyonu Tortum Şelalesi’ne benzetmiştir.”
Erzurum’un Necip Fazıl’ın hayatı boyunca hem şiirlerini hem Büyük Doğu düşüncesini etkileyen bir şehir olduğunu anlatan Ertaş, “Onun ilk şiirlerinden biri Palandöken Dağları adıyla 1925’te “Anadolu Mecmuası”nda yayımlanmıştır. Bu şiir, onun ilk şiir kitabı olup 1925’te çıkardığı “Örümcek Ağı” kitabında (s. 45-46) yer almıştır. Palandöken Dağları şiirinin yer aldığı “Anadolu Mecmuası” Erzurum eski milletvekili Hüseyin Avni (Ulaş) Bey ve arkadaşlarınca kurulan Anadolu Komandit Neşriyat Şirketi tarafından yayımlanmıştır. Mecmuanın yazar kadrosu içerisinde Erzurumlu Ziyaettin Fahri Fındıkoğlu, Erzurum Lisesi öğretmenlerinden Ahmed Hamdi Tanpınar, Erzurum araştırmacısı Abdurrahim Şerif Beygu da yer almıştır. Dergide Hilmi Ziya Ülken, Mükrimin Halil, Yahya Kemal Beyatlı, Necmettin Halil Onan, Sadri Ethem Ertem, Rıza Nur, Faruk Nafiz Çamlıbel gibi isimler de eser yayımlamıştır.” dedi.
Necip Fazıl’ın “Palandöken Dağları” şiiri Mayıs 1925’te, derginin 9. Sayısında 320. sayfada yayımlandı. Necip Fazıl o yıllarda henüz daha 20 yaşındadır.
PALANDÖKEN DAĞLARI
Bir gün Palandöken dağından geçtim
Artık son ışıklar sönüp çakarken
Tâ uzakta eski bir hanı seçtim
Yolcular önünde ateş yakarken
Bu dağlar ne yaman yüce dağlardı
Başında bir bora döner, çağlardı
Derindeki sesler o sadâlardı
Köpüklü ırmaklar durmaz akarken
Kat kat bulutları başımla deldim
Çıktım çıktım en dik yerine geldim
Birdenbire bir kuş gibi yükseldim
Başımı kaldırıp göğe bakarken
11.08.2023 07:03:57