Ağrı Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü görevlileri, 19 Kasım 2012 günü teknik takibe alınan Ağrı Dağı Öğrenci Derneği (ADÖ-DER) Başkanı S.E. ile M.Ö. ve K.K.’yı gece yarısından sonra Ağrı Yavuz Selim İlköğretim Okulu’na molotoflu saldırıda bulunurken suçüstü yakaladı. Kar maskeli bir şekilde ele geçirilen zanlıların üzerinde eldiven, kibrit, benzin ve molotof şişeleri bulundu. İbrahim Çeçen Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı 4’üncü sınıf öğrencisi S.E, Tarih Bölümü 2’nci sınıf öğrencileri M.Ö ve K.K., Türkçe Öğretmenliği Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi S.O., Meslek Yüksekokulu 1’inci sınıf öğrencisi H.Ç., Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü öğrencilerinden E.E., ile F.K., ilk sorgunun ardından tutuklandı.
Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde "Silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "kamu malına yakarak zarar vermeye teşebbüs" suçlamalarıyla 7.5 yıldan 27 yıla kadar hapis cezası istemi ile yargılanan üniversite öğrencilerinden E.E. ile F.K., ilk duruşmada tahliye edildi.
Bugün görülen davanın karar duruşmasında tercüman aracılığı ile Kürtçe savunma yapan M.Ö., 5 yıldan bu yana psikolojik tedavi gördüğünü belirterek, okul yakma eylemine 3 kişi gittiklerini söyledi. M.Ö., "Polis kayıtlarında ’Kemal’ diye geçmiş olan kişi bizimle değildi. Yol üstünde baraka gibi bir yerden aldığımız pet şişelerinin içinde benzin vardı. 1 saat 10 dakika okulun bahçesinde bekledik. O arada kendi aramızda sohbet ettik, okul yakmanın doğru olmadığını kararlaştırdık. Kardeşimin de o okulda okuduğunu düşünerek eylemden vazgeçtik. Yapabilirdik ancak, döndük. Dönerken polis bizi gördü ve kaçmaya başladık. Yakalandık fakat polise direnmedik. Benim son 15 gün ilacım bittiğini için psikolojik bunalımdaydım. Öğrenciyiz ve okumak istiyoruz" dedi.
Sanıkların son savunmalarını alan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar; M.Ö., K.K. ve S.E’yi "silahlı terör örgütü üyesi" ve "kamu malına zarar vermek" suçlarından 18’er yıl, H.Ç.’yi 15 yıl, S.O.’yu ise 12 yıl olmak üzere toplam 81 yıl hapis cezasına mahkum etti.
Mahkeme olayda adı geçen ve ilk duruşmada tahliye edilen F.K ile E.E’nin ise delil yetersizliği nedeniyle beraatlarına karar verdi.