17 Aralık’tan bu güne yapılan operasyonları ve bunlara bağlı olarak gelişen olayları hepimiz üzülerek izledik. Bazı bakan çocuklarının, bürokratların ve iş adamlarının yolsuzluk iddialarıyla başlayan operasyonun, aslında hükümeti düşürmeye, bu cennet vatanımızı kaosa sürüklemeye, 50 Cent’e muhtaç etmeye yönelik bir “Darbe Girişimi” olduğuna şahit olduk. Biz bu girişimlere Gezi olaylarında, 28 Şubat’ta ve benzeri birçok olayda tanıklık ettik. 76 milyonluk bir ülkenin kaos ortamına sürüklenmesine izin vermeyelim. Son iki haftadır cereyan eden bu gelişmeler yüzünden piyasaların düştüğü durum ortadadır. Toplum tedirginliğe sürüklenmeye başlanmış, Türkiye’nin kaydetmeye başladığı yükseliş seyri, akamete uğratılmakla karşı karşıya bırakılmıştır. İslam dünyasının sorunlarını gündeme getiren ve bu yönde samimi bir mücadele sergileyen en büyük İslam ülkesi Türkiye’dir. Ve yine İslam dünyasının sıkıntılarını çözüme yönelik en kararlı adımları atan tek lider ise, Recep Tayyip Erdoğan’dır. Ancak gözü dönmüş dış güçler, bu birlikteliği, beraberliği ve kardeşliği bozmak pahasına her türlü fitneyi devreye sokmuş ve son olarak cemaati de kapsayan topyekun bir yıkım hareketiyle güzel ülkemizin karşısına dikilmiştir. Bizlere düşen en büyük sorumluluk ise, Sayın Başbakanımıza ve yeni kabineye, vatanımız, milletimiz ve bütün insanlık için yapacakları hayırlı faydalı hizmetlerin devamı adına destek olmaktır, aklıselimde buluşmak ve fitneye karşı durmaktır." şeklinde konuştu.
Meydan da toplanan yüzlerce kişi ülkenin gidişatı ve Başbakan Erdoğan için dua ettiler. Kalabalık daha sonra sessizce dağıldı.