Yoğurtlu kavurmanın etleri donmasın diye sıvı yağ kullanmak gerekirmiş, doğrudur ama yöresel Yüzyıllara dayanan bir durumdur o zaman sıvı yağ Erzurum da ne arasın, kavurmaları donmuş donmuş yemişler, hepsinin karınları ağırmıştır.
Tandır Gözleme güzel bir hamur işi ama adı hata, Gözleme kelimesi orta Anadolu'da kullanılır, Erzurum da gözleme kelimesi yoktur.
Tutmaç Çorbası kesin kes Erzincan'a ait bir yöresel çorbadır ama bize karışmış?
İnci Katmerinin hamuru tutulurken ay çiçek yağı kullanılmış, ya arkadaş ayçiçeği yağı şurada 25 senedir hayatımıza girdi bu nasıl yöresel oldu.,
Hınıs nere İçli Köfte nere ama belki Hınıs halkı Diyarbakır, Antep ya da Adana kökenliyse diyecek bir şey yok? Hem de pul biber ve maydanoz katkılı, Pul Biber ve maydanozu köy halkı bilmez bilse de bir köyde yapılan merkezde veya başka yerleşim yerlerinde bilinmeyen bir yemek nasıl yöresel olur anlayanlar anlamayanlara anlatsın?
Kesinlikle "Kavun turşusu" değil, " kelek Turşusu"dur. Kaldı ki İlimizin en önemli turşuları Şalgam, Lahana, Salatalık turşularıdır.
Ayran Aşı na nohut ve nane konulmuş ve bir bilenler de bunu onaylamış, sanırım memlekette aşotu ve den kalmamıştı. Pilav ve çorbalarımız tereyağından başka yağı kaldırmaz ve kokusu hemen belli eder. Bu uzmanlar sıvı yağ, nane ve nohut ile annelerinin yemeğini yöresel diye yutturmuşlar..
BAKRAÇ NEDİR: İçinde yoğurt mayalanan üstten saplı bir buçuk karış büyüklüğünde bakır bir kaptır. Ama bizim çok bilmişler PAĞAÇ demekten utanmışlar sanırım, hele bir de karbonat kullanmamışlar mı?aman allahım..
KELECOŞ yazın süzme yoğurt ve un karışımı yoğrulup avuçta yuvarlanıp şekil verilen ve asla kaynatılmaması gereken güneşte kurutulan bir yiyecek türüdür. Kurutlar kışın suya konulur,yumuşayınca ahşap yekpare ağaçtan yapılmış tekne adı verilen leğenlerde ezilerek hazırlanan bir yemektir asla ve kat'a mercimek kullanılmaz, Nasıl ve nereden uydurmuşlar anlamak çok zor..
Patile Tekmana ait bir tatlı çeşidi, Erzurum merkez ve diğer ilçelerde yoktur.
Kayısı Açmayı da sıvı yağa yatırmışlar, Allah akıl vere? Hele hele garibim Tatar Böreği. Tamam, zenginsin, etin var, yoğurdun yağın var, ama Tatar Böreği kıymalı olmaz, hanımların uydurmasıdır, tereyağı ve yoğurt ona lezzet katar.
Gendime Çorbası resmen ayran aşı ama adı değişmiş. İki kere değişik isimle bir çorbayı insanlara yutturmak fazla zor olmasa gerek. Ama insanlar var ya? ahhhh insanlar?
HAŞIL: Gendime nin bulgur taşlarında çekilmesi ile hazırlanan Haşıllık ile pişirilir. Ne patates, ne soğan, ne salça, ne reyhan, ne nane, ne karabiber ne de diğer yazdıkları malzemeler asla ve asla haşıl da yoktur. Özellikle haşıla Barbunya konulması hayret edilecek bir durum, hayret ki ne hayret..
Su gıligi sadece Şenkaya ilçemizde yapılan diğer ilçe ve merkezde bilinmeyen ama adı yöresellere karıştırılan bir yemektir.
Etli Bulgur Pilavı amenna ama yöresellerimizden olamayan pul biber ve biber salçası nereden çıktı anlaşılır değil.,
Çatal tatlısı 15-20 sene öncesinde yeni yetme hanımlar tarafından icat edilmiş b ir tatlıdır asla yöresel değildir...
Allah akıl fikir versin ne diyim. Erzurum da evlerde içki içme âdetinin olmayışı ve içkili lokantaların az oluşu nedeni ile meze kültürü yok denecek durumdadır. Kaldı ki uzmanlarımız Zeytinyağlı dolmayı da yöresel yapmışlar?
Ya lor dolması? vayyy ki ne vayyyy? Kaymakla, sütle pişen pilavının yerini soğanlı, karabiberli tarifler almış.
Bunların haricinde Üç ilde aynı yemekler başka isimler ile verilmiş. Hiç mi kimse bu kitabı okumadı. Erzurum'a ait Babuko, Yumurta pilavı, Pestil Çullaması, papara Erzincan ve Bayburt'a ait olarak yazılmış.
Patates Közlemesi birkaç yıl önce Erzurum sayesinde gündeme geldi. Köyünden kopmuş şehre gelmiş fakat köyünü unutamamış insanımız tarafından hasretle anılan közleme kartol Bayburt yemeğiymiş.
Yüz Milyar gibi bir paraya mal olan, eksiklerini ve yanlışlarını vermeğe çalıştığım yöre yemeklerimizi bana mı sorup ta yayınlayacaklardı.
EVET, bana soracaklardı, mutfağı ve araştırmacılığı benim kadar iyi olan Erzurum hanımefendilerine soracaklardı, çok mütevazılık riya ya girer, mütevazı olmaya gerek yok. İstanbul Üniversitesi hocalarından Prof Dr. Oktay Belli'nin başkanlığını yaptığı ve konu başlığı "Kaybolan Kültürümüz Doğu Anadolu Mutfağı" olan Bitlis Eren Üni. , Van 100. yıl Üni.,. Kars Kafkas Üni, ve nihayetinde Atatürk Üniversitesin de olmak üzere tüm sempozyumlarda bildirileri Erzurum adına ben hazırladım ve sundum.. Turizm fakültesinde yöre mutfağımızı kimse merak ve tenezzül edip çalışmamıştı.
Koordinatörler, danışmanlar kısaca bir bilenler Karslı hanımlara Erzurum yemeklerinin tariflerini yaptırarak projeden para aldılar bu muhteşem eseri ortaya çıkardılar. Haa? Kitapta bir de İL TEMSİLCİSİ var, bir kitabın il temsilcisi ne demek çözemedim.
Yazıklar olsun KUDAKA ya 100 bin Tl nin hesabını sormuyorum, ama rabbim bu milletin parasını böyle bir kara komedi için harcayanlardan hesabını soracak. Bu hesabı verebilecekler mi bilmiyorum ama "şu kitabın kapak fotoğrafına bakarken hiç mi vicdanınız sızlamadı, hiç mi ALLAH'TAN korkmadınız" demeden geçemeyeceğim?
(geçen yıl Kadir Sabuncuoğlu bu kitap için "hayal kırıklığı" diye yazmıştı da anlamamıştım.)
31.05.2016 13:41:42