Diyanet İşleri Başkanı Görmez, din görevlileriyle bir araya geldi

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlediği “İstanbul Müftülüğü Anadolu Yakası Bilgilendirme Toplantısı”na katıldı. Diyanet İşleri Başkanı Görmez, toplantıda yaptığı konuşmada Norveç’te yaşanan katliama ve son zamanlarda Türkiye’de artış gösteren kadın cinayetleri konusuna değindi.

Ramazan ayı öncesinde İstanbul’daki din görevlilerinin, 6 konuda durumlarını gözden geçirmek zorunda olduğu vurgulayan Başkan Görmez, bu başlıkları şöyle sıraladı:

“Birincisi mesleğimize olan bağlılığımız, sevgimiz ve aşkımız. İkincisi bilgi ve birikimlerimiz. Üçüncüsü dilimiz, üslubumuz ve usulümüz. Dördüncüsü ilişkilerimiz, beşincisi milletimiz nezdindeki güvenimiz ve itibarımız, sonuncusu vatandaşlara örnek oluşumuz.”

Diyanet işleri başkan yardımcılığını sürdürdüğü 7 yıllık dönemde dış ilişkilerden sorumlu olduğunu, bu yüzden İstanbullu din görevlileriyle çok fazla buluşamadığını ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, “Bugün ben size bilgi vermeye gelmedim. Hasbihal etmek, geçmişin muhasebesini yapmak ve gelecek hedeflerimizi gözden geçirmek için geldim” diye konuştu.

Görmez: “Yürekler sevgi prangalarıyla donatılmalı…”

Diyanet İşleri Başkanı Görmez; toplantıda yaptığı konuşmada kadın cinayetlerinin bir cinsiyet sorunu değil, bir güç ve ahlak sorunu olduğunu belirterek, “Bu sorun ancak yüreklere rahmet prangaları geçirilerek hallolur. Yürekler sevgi prangalarıyla donatılmalı. Yoksa bu şiddetin, bu güç istismarının önüne geçilemez” dedi.

İstanbul’da faaliyete geçirilen “Camilerde Kadın Mekânlarının Güzelleştirilmesi” projesinin tüm Türkiye’de yaygınlaştırılacağını bildiren Diyanet İşleri Başkanı Görmez sözlerine şöyle devam etti:

“Kadın ve cami, kadın ve gençlik konularını gündemimize alalım ve üzerine yoğunlaşalım. Allah’a eşit muhataptan birisi caminin tüm manevi ortamlarına katılırken, aynı muhatapta olan kadınlar bu büyük ikramdan mahrum edecek şekilde camilerin köşelerine hapsediliyor. Bunu yapmayalım. Camilerin üst mekânında kadınlara ayrılan bölümlerde bir parmaklık varken, kalın perdelerle kapatılıyor. Bu fıkıh azlığındandır. Fıkıh bilmezlikten kaynaklandığını bilmenizi isterim. Çocukların camilere gelip ibadetlere katılmasında öncülük yapalım."

Sorunun hallolması için öğretmeni, mühendisi ve doktoruyla Türkiye’de yaşayan herkese büyük görevler düştüğünü vurgulayan Görmez, şunları kaydetti:

“Bu topraklarda, bu ülkede hizmet eden herkes el ele verecek. Yüksek ahlak, yüksek adalet için hakkı ve hakikati daima ayakta tutmak için insan ilişkilerine, insanın Rabbiyle ilişkisine, anne baba, komşuyla ilişkisine gergef gergef örmek, ilmek ilmek dokumak için tüm din görevlilerinin az önce saydığım 6 konu başlığını gözden geçirmesi gerekiyor.”

Din görevlilerinin kürsüde söyledikleri sözlere oldukça özen göstermelerini isteyen Diyanet İşleri Başkanı Görmez, din görevlilerinin sarf ettiği bir cümlenin İslam karşıtları tarafından kullanıldığını belirterek şunları dile getirdi;

"Dünya’da İslam bugün tarihinin hiçbir döneminden geçmediği bir süreçten geçiyor. İslam ile bir hastalık olan ’korku’ kelimesi yan yana getirilmeye çalışılıyor. Kitlelerin kalbine İslam korkusu salınıyor. O korkuyu besleyen mekanizmalar, bazen herhangi birimizin bir cümlesini, yanlış kullandığı bir cümlesini kendi emellerine alet etmek için Amerika ya da Avrupa’da yayınlanan bir gazetede manşet olabiliyor. Buna örnek olarak Karabük’ün bir köyünde kene ısırmasından dolayı bir kişi vefat etti. Bir din adamı değerlendirmeyi yaparken yanlış bir cümle kullanmış. Ben 2 gün sonra Brüksel’de yabancı bir heyetle görüşmede öğrendim. Ben o gün yabancı heyetten öğrendim." 

Görmez; “Norveç’te yaşanan olay, bütün insanlığa insan yetiştirme düzeneklerini gözden geçirilmesi gerektiğini gösterdi.”

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, geçtiğimiz günlerde Norveç’te yaşanan ve 92 kişinin ölümüne neden olan terör saldırısını hatırlattı. Başkan Görmez, “Norveç’te öyle bir hadise yaşandı ki... Aslında her gün yüzlerce hadise yaşanıyor. Bazıları daha çok öne çıkıyor. Yaşanan olay, bütün insanlığa insan yetiştirme düzeneklerini gözden geçirilmesi gerektiğini gösterdi” ifadelerini kullandı.

Birçok mütefekkir ve filozofun şehirlerin ruhu üstüne kafa yorduğunu belirten Başkan Görmez, İstanbul’un bir ruhu bulunduğunu ve bunun diğer şehirlerin ruhundan çok daha farklı ve kapsayıcı olduğunu söyledi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez,  İstanbul’un, Mekke’nin, Medine’nin, Kudüs’ün ruhlarını kendinde barındıran bir ruha sahip olduğunu, bu ruhla Taşkent’e, Semerkant’a, Aşkabat’a, Almatı’ya, Saraybosna’ya, Üsküp’e, Filibe’ye, Manastır’a da ruh verdiğini vurguladı.

Toplantıya Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Din Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Yaşar Yiğit, İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çağırıcı, il ve ilçe müftüleriyle din görevlileri katıldı.