Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Yrd.Doç.Dr.Çağdaş Kışlaoğlu, Diş eti kanamalarının esas nedeni diş taşları ve plaktır. Diş ve diş eti birleşim sınırına biriken yemek artıkları, diş fırçalama ihmal edildiğinde önce plağa, zamanla da diş taşlarına dönüşür. Diş taşları süngerimsi yapıdadır. Boşluklarına yerleşen bakteriler bu bölgede kolonize olur ve diş eti iltihabını başlatırlar. Diş eti kanamalarını arttıran nedenlerden biri de hormonal değişikliklerdir. Ergenlik, hamilelik, menapoz ve adet dönemlerinde değişen hormon seviyeleri, diş etlerinin diş taşlarına karşı gösterdiği tepkiyi arttırır. Daha hassas olan diş etlerinde kanama artar dedi.
Dr. Kışlaoğlu, bazı faktörleri şöyle sıraladı:
Beslenme bozuklukları; yeterli besin alamama, vitamin K ve vitamin C eksikliği ile düzensiz beslenme alışkanlığı tüm vücut sistemini etkilediği gibi diş etlerini de etkiler.
Kan hastalıkları: Kanama ve pıhtılaşma bozuklukları, pıhtılaşma faktörü eksikliği, lösemi, hemofili ve trombositopenik purpura gibi hastalıklar kanamaya neden olabilir.
Sistemik hastalıklar: Karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları, diyabet hastalığı ve dolaşım bozuklukları gibi bazı sistemik hastalıkların belirtileri diş eti kanaması olarak ortaya çıkabilir.
İlaçlar: Aspirin türevi kan sulandırıcılar, heparin, bazı ağrı kesiciler ve kemoterapide kullanılan bazı ilaçların kullanımında diş eti kanamaları görülmektedir.
Diş eti hastalıklarına bağlı kanama görülen durumlarda hastalığın şiddetine göre belirtilerin değiştiğini belirten Dr. Kışlaoğlu, Fırçalama sırasında veya dokunulduğunda kanama, ağızda kan tadı ve kokusu, kırmızı ve şiş diş etleri, diş hassasiyeti, ağız kokusu, diş eti çekilmesi, dişlerde sallantı gibi belirtiler görülür diye konuştu.
Doğru bir tedavi öncelikle iyi bir teşhis ile başlayacağını kaydeden Dr. Kışlaoğlu, bunun için ilk önce ağız içi muayene ve radyolojik muayene yapılmasını, eğer ki uzun süre devam eden ve engellenemeyen kanamalar var ise kan tahlili yapılmasında fayda olduğunu söyledi.
Diş eti kanamasını önlemenin ilk ve en önemli yolunun ağız hijyeninin sağlanması olduğunu ifade eden Dr. Kışlaoğlu, Bu amaç doğrultusunda atılacak ilk adım evde başlar. Düzgün ve düzenli yapılacak diş fırçalama ve diş ipi kullanımı, dişlerde birikecek plağın önlenmesi için gereklidir. Yumuşak veya orta sertlikte bir fırça kullanılmalı ve fırçalama sırasında diş etlerine de masaj yapılmalıdır. Yapılan en büyük hata diş etinin kanaması üzerine o bölgeyi fırçalamaktan vazgeçmektir. Fırçalamadığınız sürece plak birikmeye devam edecek ve kanama artacaktır. Yapılması gereken kanayan bölgenin daha itinalı fırçalanmasıdır. Her türlü bakıma rağmen derin bölgelerde oluşan diş taşlarının temizlenmesi için diş hekiminizi ziyaret etmeniz gereklidir. 6 aylık rutin yapılan kontroller sorunların erken fark edilmesini sağlar. Böylelikle yapılacak tedavi hem kolay hem de daha kısa süreli olur. Basit bir kanamanın tedavisi 1 ila 3 seans arası değişen diş taşı temizlemeyle giderilebilir. Sistemik hastalıklar, kan hastalıkları ve beslenme bozukluklarının eşlik ettiği diş eti kanamalarının tedavileri ilgili doktorların kontrolünde yapılmalıdır açıklamalarında bulundu. (iha)
Dr. Kışlaoğlu, bazı faktörleri şöyle sıraladı:
Beslenme bozuklukları; yeterli besin alamama, vitamin K ve vitamin C eksikliği ile düzensiz beslenme alışkanlığı tüm vücut sistemini etkilediği gibi diş etlerini de etkiler.
Kan hastalıkları: Kanama ve pıhtılaşma bozuklukları, pıhtılaşma faktörü eksikliği, lösemi, hemofili ve trombositopenik purpura gibi hastalıklar kanamaya neden olabilir.
Sistemik hastalıklar: Karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları, diyabet hastalığı ve dolaşım bozuklukları gibi bazı sistemik hastalıkların belirtileri diş eti kanaması olarak ortaya çıkabilir.
İlaçlar: Aspirin türevi kan sulandırıcılar, heparin, bazı ağrı kesiciler ve kemoterapide kullanılan bazı ilaçların kullanımında diş eti kanamaları görülmektedir.
Diş eti hastalıklarına bağlı kanama görülen durumlarda hastalığın şiddetine göre belirtilerin değiştiğini belirten Dr. Kışlaoğlu, Fırçalama sırasında veya dokunulduğunda kanama, ağızda kan tadı ve kokusu, kırmızı ve şiş diş etleri, diş hassasiyeti, ağız kokusu, diş eti çekilmesi, dişlerde sallantı gibi belirtiler görülür diye konuştu.
Doğru bir tedavi öncelikle iyi bir teşhis ile başlayacağını kaydeden Dr. Kışlaoğlu, bunun için ilk önce ağız içi muayene ve radyolojik muayene yapılmasını, eğer ki uzun süre devam eden ve engellenemeyen kanamalar var ise kan tahlili yapılmasında fayda olduğunu söyledi.
Diş eti kanamasını önlemenin ilk ve en önemli yolunun ağız hijyeninin sağlanması olduğunu ifade eden Dr. Kışlaoğlu, Bu amaç doğrultusunda atılacak ilk adım evde başlar. Düzgün ve düzenli yapılacak diş fırçalama ve diş ipi kullanımı, dişlerde birikecek plağın önlenmesi için gereklidir. Yumuşak veya orta sertlikte bir fırça kullanılmalı ve fırçalama sırasında diş etlerine de masaj yapılmalıdır. Yapılan en büyük hata diş etinin kanaması üzerine o bölgeyi fırçalamaktan vazgeçmektir. Fırçalamadığınız sürece plak birikmeye devam edecek ve kanama artacaktır. Yapılması gereken kanayan bölgenin daha itinalı fırçalanmasıdır. Her türlü bakıma rağmen derin bölgelerde oluşan diş taşlarının temizlenmesi için diş hekiminizi ziyaret etmeniz gereklidir. 6 aylık rutin yapılan kontroller sorunların erken fark edilmesini sağlar. Böylelikle yapılacak tedavi hem kolay hem de daha kısa süreli olur. Basit bir kanamanın tedavisi 1 ila 3 seans arası değişen diş taşı temizlemeyle giderilebilir. Sistemik hastalıklar, kan hastalıkları ve beslenme bozukluklarının eşlik ettiği diş eti kanamalarının tedavileri ilgili doktorların kontrolünde yapılmalıdır açıklamalarında bulundu. (iha)
20.09.2018 13:52:00