Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte 15 Temmuz Hain Darbe girişiminin birinci yıl dönümünde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni'ne katıldı. Törene, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Binali Yıldırım, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Eski Başbakan Tansu Çiller, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, şehit yakınları ve gaziler ile vatandaşlar katıldı. Tören, Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Ardından İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz şehitler için dua etti. Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasının ardından şehitlerin isimleri tek tek okunarak her biri anısına gökyüzüne bir ışık yansıtıldı.
Vatandaşlar da şehitlerin ismi okununca "Burada" diye karşılık verdi. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, kürsüye "Bil Oğlum, Ez Oğlum, Gez Oğlum" isimli türkü eşliğinde çıktı. Erdoğan, konuşmaya başlamadan türkünün bitmesini bekledi. Bu sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın gözlerinin dolduğu görüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, köprüde yaşanılanları hatırlatarak, "Tam bir yıl önce bugün bu saatlerde burada o zamanki adıyla Boğaziçi köprüsünde bir ihanet girişimi başlamıştı. Tanklarıyla zırhlı araçlarıyla buraya gelen darbeciler köprüyü kapatmasıyla hedefleri anlaşıldı. Köprüyü kapatan tüm İstanbul'a tüm Türkiye'ye tüm dünyaya artık kontrol bizim elimizde mesajı vermek istediler. Benzer işgal girişimleri haberleri geliyordu. Ben enerji bakanımız eşim kızım torunlarım bu tarafa doğru hareket etmiştik. Anında Türkiye' nin FETÖ ihanet çetesi aracılığıyla bir saldırıya, bir işgal girişimine maruz kaldığını gören milletimiz hemen harekete geçti. Başbakanımız ve şahsımın TV ekranlarından çağrımız ardından milyonlarca vatandaşım darbecilere karşı kışla önlerine, havalimanlarına gitti. En kanlı saldırılar İstanbul ve Ankara'da yaşanmıştır. Diğer illerimizde darbeciler henüz harekete geçmeye fırsat bulmadan, milletimiz, vatansever askerlerimiz, polislerimiz, güvenlik güçlerimiz tarafından derdest edilmiştir. İstanbul'da en çok kan dökülen yer 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'dür. Burada 36 vatandaşımız şehit oldu. Acımasızca tankları kullananlara karşısında dikilen milletimizin neyi vardı. Benim milletimin elinde silah mı vardı. Elinde sadece bayrağı vardı. Ama bunun yanında çok daha etkili silahı vardı o da imanıydı. Şu köprünün dili olsa da burada yaşanan kahramanlıkları bir anlatsa. O gece güneşler battı. 15 Temmuz gecesi bu hilal uğruna batan tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum Biz 15 temmuz gecesi darbeci hainlerin saldırıları karşısında 250 kahramanımızı toprağa verdik" dedi.
15 Temmuz darbe girişiminin ilk saldırı olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son saldırı da olmayacaktır. Terör örgütlerinin piyon olarak kullananların asırlık kuyruk acılarının çok iyi farkındayız. FETÖ'nün sadece FETÖ, PKK'nın sadece PKK DEAŞ'ın sadece DEAŞ olmadığını diğer terör örgütlerini sadece görünen yüzlerinden ibaret olmadığını çok iyi biliyoruz. Arkalarında kimler olduğunu çok iyi biliyoruz. Piyonlarını ezip geçmeden atları, veziri alıp şahı da mat edemeyiz. Önce bu hainlerin kafasını kopartacağız. Kandil'de Besler deresinde bütün dağlarda şu anda askerimiz, komandolarımız güvenlik güçlerimiz oralarda bunları tek tek temizliyorlar" dedi. Kalabalık idam diye bağırınca, "Türkiye hukuk devleti, Parlamentadan geçip bana gelmesi halinde ben de onaylarım" dedi.
Terör örgütlerine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Karşımızdaki örgütler gördüğümüz yapılarından ibaret olmayabilir, ancak bazıları ne diyor kontrollü darbe diyor ısrarla milletimiz bu şanlı direnişine kara çalmaya çalışıyor. Terbiyesizlik, ahlaksızlıktır. Doğru o gece 23.15'te havalimanına iniyor ve benim İstanbul Havalimanı'nda on binlerce kardeşim orada tankların önünde dururken, o VIP'in önüne geliyor. Önce korkuyor gidiyorlar görüşüyorlar. Görüşmeyi yaptıktan sonra tankların koruması altında Kılıçdaroğlu denen zat oradan çıkıp Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gidiyor. Kontrollü darbe diyor. Yenikapı ruhundan hiç birşey almamış. İnsan utanır 250 şehidimize saygısızlık hakarettir. Bunu nasıl söylüyorsun bu millet senin gibi ürkek, korkak değil yüreği var bu milletin. Bu mücadele ödleklerin, vandalların mücadelesi değil. Bu sözü iki kesim kullanıyor. İlki FETÖ'cüler ve onları destekleyen yabancılar. FETÖ'cüler hep yaptıkları gibi inkar ve takiyye yoluna başvuruyor. İkincisi ise ana muhalefetin başındaki zat bunu yapıyor. Darbecilerin kontrolü altında çıkıp Bakırköy'de güvenli bölgede çay kahve içip, TV izlersen böyle bir hisse kapılırsın. O gece darbecilerin hareket geçme ihtimali olan her yerde canlarına pahasına mücadele edenlerin yaşadıkları bambaşka. Şimdi de Meclis araştırma komisyonun raporuna bahane ederek, darbecilerle aynı çizgide yürüttüğü politikayı saklamaya çalışıyor. 15 Temmuz kontrollü darbe değildir. Ama CHP'nin başındaki zat oraya kontrollü bir şekilde getirilmiştir. İlk günden beri kendisini oraya oturtanlara sadakatle hizmetini sürdürmektedir. Sen o makama CD'yle gelmiş bir genel başkansın. Anlaşılan o ki tıpkı FETÖ'cüler gibi bu zatta kendisine verilen görevi yerine getiriyor.Varsın FETÖ'cüler ve PKK'lılarla yürüsün. Biz ülkemiz için milletimizle beraber yürümeye devam edeceğiz" dedi.
FETÖ soruşturmalarına da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kamu kurumlarıyla ilişiği kesilen FETÖ mensuplarının sayısı 111 bini buldu. 134 bine yakın kişi gözaltına alınıp sorgulandı. Bunlardan 50 bin 400'ü tutuklandı. FİTÖ'yle bağlantısı tespit edilen 5 binin üzerinde kuruluş kapatıldı. Örgütün hile ile insanlarımızdan gasp ettiği ne varsa asıl sahibine iade edildi. Bine yaklaşan özel şirkete kayyum ataması yoluyla kontrol altına alındı" dedi. Marmaris'te darbeci hainin Hero tişörtüyle mahkemeye çıkmasına tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, " FETÖ'cülerin bunlar iyi günleri, Başbakanla konuştum. Bunları mahkemeye çıkarırken, Guantanamo'da olduğu gibi tek tip elbiseyle çıkaralım" dedi.(iha)
16.07.2017 01:43:32