Birlik ve Beraberliğimizin Teminatı:Mabetlerimiz

Toplumların çeşitli sınıflardan ve tabakalardan kültür düzeyi farklı kişi­lerden oluştuğu bir gerçektir. Toplumu oluşturan kişiler ara­sındaki kültürel farklılaşmanın artması, toplumun birlik ve dü­zeninin sarsılmasına yol açar. Bu bakımdan yaygın eğitim yoluyla yürütülecek faaliyetler, toplumu oluşturan fertler arasındaki ortak duygu ve düşüncenin sağlanması ve bu düşüncenin sürekliliği için oldukça önem taşımaktadır. Bu faaliyetlerin mihenk taşı diyebileceğimiz mekânlar hiç şüphesiz mabetlerimizdir.

    Toplumları ayakta tutan unsurların başında birlik şuu­runun olduğunu ve bu şuurun kaybolması durumunda sosyal çözülme ve dağılmanın kaçınılmaz olacağı fikrini de dikkate alır­sak; bu ve benzeri kurumlarda yürütülecek eğitim faaliyetlerinin, toplumda ortak şuurun oluşma­sında çok önemli rol oynayabile­ceklerini belirtmek gerekir.

     Günümüzde de mabetlerimizin sosyal hayattaki rolü büyüktür. Özellikle kırsal kesimde halka ilan edilmesi gereken konular camiden veya cami minaresinden duyurulur. Halk bir prob­lemle karşılaştığında onun dini yönünü camideki din görevlisine sorar. Sosyal dayanışmayı ve yardımlaşmayı gerektiren konularda din görevlileri­nin yardımı istenir.

Camideki eğitimin, toplumu oluşturan kişiler arasındaki kültürel bütün­lüğün sağlanmasında da rolü büyüktür. Çünkü cami eğitimine, yaşlı-genç, çalışan-işsiz her gruptan insan katılmaktadır. Mabetler ibadet yeri olma özelliği yanında din eğitiminin temel konuları olan; iman, ibadet, ahlak gibi insanın ruhen ve bedenen işlendiği bir bakıma halk eğitiminin en geniş biçimde yapıldığı, toplu eğitim merkezlerinin başında gelmek­tedir. Toplumun dini ihtiyaçlarının karşılanmasında birlik ve beraberliğin pekiştirilmişinde ve insanların birbirleriyle kaynaşmasında mabetler müstesna bir fonksiyon icra etmek­tedir.

Bilindiği gibi ülkemizin bütün yerleşim birimlerine ya­yılan ve topluma etkin din hizmeti vermek durumunda olan Diyanet İşleri Başkanlığının hizmet alanlarının tamamına yakınını mabetler oluşturmaktadır.

Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK tekke ve zaviyeleri kapatarak 3 Mart 1923 te Diyanet İşleri Başkanlığını kurmak suretiyle bir anlamda milletin birlik ve beraberliğini teminat altına almıştır.

      Bugün camilerimiz cuma ve bayram hutbeleri, vaazlar, Kur'an-ı Kerim ve dinî bilgiler öğretimi ile toplum için yaygın din eğitimi kurumlarının başında gelmekledir. Toplumumu­zun içinde bulunduğu ruhi manevî ve ahlaki bunalımlar or­tamında hutbe ve vaazların önemi günden güne artmaktadır.

Mabetler aynı zamanda; ibadetler için gerekli sure, ayet ve duaları doğru olarak ezberletmek ve bunların meallerini öğretmek, İslâm dininin inanç, ibadet ve ahlak esasları ile Peygamberimizin lıayatı ve örnek ahlâkı hakkında özlü bilgiler vermek için milletimizin hizmetindedirler.

Bu kaideden hareketle mabetler milletimizin çimentoları mesabesindedirler. Birlik ve beraberliğimizin teminatlarıdır. Bu duygu ve düşüncelerle Camiler ve Din Görevlileri haftamızın halkımıza, din hizmetlerini ifa eden vefakâr meslektaşlarıma hayırlar getirmesini yüce Allahtan niyaz ve temenni ederim.

 

 

                                              Yüzünüz Hep Gülsün?


02.10.2009 20:26:00