Pekcan, Türkiye'nin önümüzdeki 10 yıldaki temel hedefinin orta gelir seviyesindeki bir ülkeden yüksek gelirli ülkeler ligine yükselmek olduğunu belirterek, "Bu yolda 3 temel hedefimiz bulunmakta. Rekabetçi olduğumuz alanlarda tasarımı ve markalaşmayı güçlendirerek daha rekabetçi hale gelmek. İç ticarette, dış ticarette ve gümrüklerde dijitalleşmeyi ve e-ticareti ön plana çıkarmak. Üretimde ise yeni teknolojilerle çağı yakalamak. Bizi başarıya götürecek tüm bu çalışmalarda sizleri çok değerli bir yol arkadaşı olarak görüyoruz" diye konuştu.
"Hedefimiz önümüzdeki dönemde kağıtsız gümrük"
Gümrüklerde dijitalleşme yolunda önemli adımlar attıklarını anlatan Pekcan, Tek Pencere Sistemi ile 17 kurumun 125 evrağını tek noktadan takip edebildiklerini söyledi. Birkaç evrağın eksik olduğunu ve bunların da en kısa sürede tamamlanacağını bildiren Pekcan, "Hedefimiz önümüzdeki dönemde kağıtsız gümrük. Bu projemiz kapsamında çalışmalarımıza devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
"Elektronik çek ve bono sistemini en kısa zamanda uygulamaya alacağız"
Pekcan, çeke yönelik güvenin arttırılması ve karşılıksız çekin engellenmesi ile ilgili korekodlu çek uygulamasına başlanıldığını anımsatarak, "Şimdi bono ile ilgili de çalışmalarımızı tamamladık. En kısa zamanda o da devreye girecek. Bunun dışında size bir müjdemiz daha var. Elektronik çek ve bono sistemini en kısa zamanda uygulamaya alacağız. Firmalarımız, artık çek ve bonoyu elektronik ortamda sisteme sokabilecek, takip edebilecek" şeklinde konuştu.
"Milli bir dayanışma gösterdik"
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinde olağan dışı gelişmeler yaşandığına dikkat çekerek, dövizde ve faizdeki artışın Türkiye ekonomisinin gerçek durumunu yansıtmadığını bildiklerini söyledi. Hükümetin aldığı önlemlerle tüm bu çalkantıların geride kalmasını beklediklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, bunların işaretlerinin geldiğini, döviz kurlarındaki ve faiz oranlarındaki dalgalanmaların Ağustos ayına göre çok azaldığını kaydetti. Hisarcıklıoğlu, "Elbette burada bizlere, özel sektöre de görev ve sorumluluklar düşmekte. İlk olarak üretim ve istihdam kapasitemizi mutlaka korumalıyız. Risklere değil fırsatlara, içeriye değil dışarıya, yani ihracata odaklanmalıyız. Enseyi karartmadan temkinli ama kararlı bir şekilde ilerlemeye devam etmeliyiz. Bizlerde oda borsa camiası olarak tüm bu süreçte elimizi taşın altına koyduk, milli bir dayanışma gösterdik. İnşallah bütün bu emekler sonuç verecek. Ülkemizin yeniden tempolu büyüme sürecine gireceğine inanıyorum" dedi.
"Ülkemiz sancılı coğrafyasında güven adası haline geldi"
ATO Yönetim Kurulu ve TOBB Ticaret Odaları Konsey Başkanı Gürsel Baran ise 2018'in Türkiye için zor bir yıl olduğunu dile getirerek, "15 Temmuz dönemi ve etkilerini saymazsak son 15 yılda başarılı bir büyüme grafiği sergileyen ülkemiz sancılı coğrafyasında güven adası haline geldi. Ekonomik alanda saldırılarla yıpratılmaya çalışıldı. Kur merkezli saldırılar döviz ve faizlerin yükselmesine yol açtı. Hükümetin aldığı önlemler ve attığı adımlarla fırtına duruldu, piyasalar sakinleşmeye başladı. Türk lirası dolar ve euro karşısında değer kazanırken faizlerde de kısmi düşüşler oldu. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın piyasaları canlandırmak için açıkladığı vergi indirimleri sektörlere nefes aldırdı. Otomotivden beyaz eşyaya kadar satışlarda gözle görülür artışlar oldu" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İkinci 100 Günlük İcraat Planı'nda KDV iade tutarlarının yüzde 50'sinin 10 iş günü içinde ödenmesine ilişkin sistem geliştirileceğini söylemesinin kendilerinin mutlu ettiğini kaydeden Baran, şirketlerin KDV alacaklarının bir an önce ödenmesinin piyasaya kaynak sağlanması açısından önem taşıdığını söyledi. Yılbaşında sona erecek olan KDV ve ÖTV indirimlerinde sürenin uzatılması gerektiğini ifade eden Baran, döviz kredilerinin Türk lirasına çevrilmesi ve Kredi Garanti Fonu kredilerinin yeniden yapılandırılmasının bankacılık sektörünün insafına bırakılmaması gerektiğini vurguladı.(iha)
26.12.2018 15:10:00