New Yorkta önemli açıklamalarda bulunan Başkan Erdoğan, ABDnin Münbiç takvimine uymadığını belirterek PYD-YPG hâlâ o bölgede dedi.
Birleşmiş Milletler 73. Genel Kurulu için New Yorkta bulunan Başkan Recep Tayyip Erdoğan kendisine eşlik eden gazetecilerin sorularını yanıtladı, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. İdlib konusunda Trumpın terörle mücadeleye devam edeceğiz sözlerini değerlendiren Başkan Erdoğan, Amerikanın Münbiç takvimine uymadığını belirterek şunları kaydetti:
90 GÜN ALDI BAŞINI GİDİYOR
PYD-YPG o bölgeyi terk etmemiştir. Amerika burada sözünü tutmadı. 90 gündü. 90 gün aldı başını gidiyor. Soçi ile ilgili biz Amerika ne der diye düşünmedik. O konuda Rusya ile hareket ettik. İranı da işin içinde tuttuk. 12 gözlem noktası bizde, 10u Rusyada, 6sı İranda. Ancak 15-20 kmnin güvenliği Rusyanın kontrolünde. 10 maddelik muhtıraya savunma bakanlarımız imzayı attı. Detaylarda sıkıntı olduğunda, heyetlerimiz bir araya gelip görüşüyorlar. Süreç oradan güç kazanarak devam ediyor.
Başkan Erdoğan, New Yorkta aralarında AKŞAM Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlunun da olduğu gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı.
İDLİB'DE AĞIR YÜK MİT BAŞKANLIĞI'NDA
Radikal grupların ağır silahlarının tasfiyesine büyük önem veriyoruz. En büyük yük bizim MİT başkanlığımızda. Çalışmalar iyi gidiyor. İdlibde 3,5 milyon insanın bombardımana uğraması halinde fatura çok ağır olurdu. Şu an itibarıyla, işler yoluna girmiş görünüyor. Hatta dün 50-60 bin kişi evine döndü. Bunlar güzel gelişmeler.
RUSYA İLE İDLİB'İ İNŞA EDEBİLİRİZ
Rusya ile görüştük. Onu başarabilirsek yeniden inşa süreci başlatabilirsek, bölgede bunları yeniden ayağa kaldıralım istiyorum. Bunları Almanyada Merkel ile de görüşeceğim. Muhammed bin Selman G20de görüşme yapmak istemiş. Onun verdiği sözler de vardı. Bölgede yeniden inşa sürecini başlatabilmek önemli. Bombardıman ihtimalinin tamamen ortadan kalktığı konusunda kesin bir şey konuşamayız ancak Putinin vaatleri var. İstanbulda dörtlü zirve yapacağız. Almanya, Rusya, Fransa ve Türkiye olarak bir araya geleceğiz.
Başkan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, TAİK tarafından düzenlenen Yatırım Konferansında ünlü Türk cerrah Dr. Mehmet Öz ile sohbet etti.
Fıratın doğusu icin tahkimatı ABD teröristlerle yapıyor
Suriyede kalıcı toprak bütünlüğünün önündeki tek engelin Fıratın doğusu olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti: ABDnin sınır boyu tahkimatları bizim sınıra çok yakın değil. Onlar yapıyor biz de yapıyoruz. Sadece Suriye sınırı değil Irak da buna dahil. Tedbirimizi alıyoruz; İHAdan tut SİHAya kadar. Rusya ile yaptık görüşmelerini. ABD o tür tahkimatı terör örgütüyle yapacak. Ama biz asıl terör örgütünün kendisi için güçlendirdiği koridoru bir defa yardık. Şu anda Afrin, Cerablus, Rai, Babda o iş bitti. Rusya ile birlikte hareket etme gibi bir durum şu an yok. Ama olmaz diye bir şey de yok.
İşgalcilerin arkasında duruyorlar
Trumpın BMdeki konuşmasında küreselleşmenin karşısındayız sözlerini değerlendiren Erdoğan şöyle devam etti: Yaptığı konuşmada da pek çok çelişkiler vardı. Mesela bazı ülkeleri sınır ötesi operasyonlarıyla suçluyor. Peki sahiplendiği İsrail ne yapıyor? İsrail 1948de neredeydi, şimdi nerede? Diğerlerine bunu söylerken işgalci ülkelin arkasında duruyorsun.
Çözümde kimler var o önemli!
Kudüs konusunda net tavrını tekrarlayan Erdoğan, Trumpın 4 ay içinde açıklayacağı iki devletli çözüm planını şöyle değerlendirdi: Bu yeni planın içinde kimlerin, nasıl yer alacağı bizler için önemli. BAE, Suudi Arabistan, Bahreyn, Mısır, Ürdün gibi ülkelerin nasıl hareket edeceklerine bakmak lazım. Biz Filistinli kardeşlerimize yardımcı olmaya devam edeceğiz.
Af teklifini inceleyip nihai kararı vereceğiz
Af ve ittifak görüşmelerini değerlendiren Erdoğan şunları kaydetti: Anayasa ve adalet komisyonundaki arkadaşlarımızla, ayrıca onların dışında ekip oluşturulsun dedim. Af için rapor gelsin, inceler, ona göre nihai kararımızı veririz. İttifak görüşmelerinden çıkacak neticeleri, Bahçeli ile değerlendirebiliriz. Son seçimde birinci olduğumuz yerde aday çıkarmamayı seçmen tabanına anlatamayız. Bahçelinin İstanbul için aday göstermeyeceğiz açıklamasını bir nezaket olarak değerlendiriyorum.
BM reformu kitabımı liderlere göndereceğim
Her fırsatta mazlumların sesi olan Başkan Erdoğan, Genel Kurulda Dünya 5ten büyüktür sözünü yineleyerek BMde reform çağrısı yaptı: Ben bu konuda yayımlamış olduğum kitabımı redakte ettikten sonra tüm dünya liderlerine göndereceğim. Belki Türkiyeye liderleri davet edip, sempozyum yapabiliriz. Bunu belki kıtalar olarak düşünebiliriz. Asya, Avrupa, Afrika gibi. Önce Almanya, Çin, Rusya, Fransa, İspanya gibi sözü nazı geçebilecek ülkelerle bu işi dar kapsamla görüşmemizde de yarar olabilir. Yazılı ve sosyal medyada bu işin PRını yapmak da çok önemli. Görüşmemizde bu yaklaşımı doğru bulanlarda maalesef ABD, Rusya, Çine karşı mı konuşacağız gibi bir korku hissediyorum. İnşallah bu aşılır.
Başkan Erdoğan New Yorkta, Avusturya Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen ile görüştü.
Stratejik ürünlerde geri adım atmayız
ABDnin İran yaptırımları hakkında konuşan Erdoğan, Türkiyenin alacağı pozisyonu şöyle anlattı: NATO zirvesinde Trump, katılımcılara, Siz hepiniz Rusyayı besliyorsunuz dedi. Almanya olarak şu kadar para veriyorsunuz dedi. Bizden bahsetmedi. Bize nezaket gösteriyor. Ben yine de dayanamadım; Biz doğalgazımızın yüzde 50sini Rusyadan alıyoruz. Azerbaycan ve Irak ve Cezayirden alıyoruz. Almazsak vatandaşlarımız kışta üşüyecek. Ben bu itirazı yapınca, Merkel de Doğalgazımızın yüzde 38i alıyorum halkımı üşütemem dedi. Yaptırımlar konusunda Türkiyenin eskiden beri tavrı nettir, geri adım atamayız. Savunma sanayiinde de böyle. Dün bir ülkenin başbakanı NATO üyesi bir ülke NATO üyesi olmayan bir yerden nasıl olur da silah alır dedi. Ben ona Peki o ülke, savunmasına yönelik hiç bir NATO üyesi kendisine silah vermezse ne yapabilir dedim, sustu kaldı. Gerekiyorsa Rusyadan da Çinden de alacağız. Hatta ortak üretime gireceğiz.
Muhabbet havasındaydı
Kuliste Trump ile karşılaşmasını anlatan Başkan Erdoğan şunları ifade etti: Muhabbet havasında bir karşılaşma oldu. ABD yönetiminden o malum kişiler de vardı. Mike Pence olsun, Mike Pompeo olsun... Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Bolton oradaydı. Görüşürüz dedi ama ben o günkü akşam yemeğine gitmedim. Malum aile fotoğrafı oluyor bu toplantılarda. Öğlen yemeğinde de yan yana masalardaydık. Onun masasında Mısır Devlet Başkanı Sisi vardı. Onun için zaten o masaya gitmem söz konusu olamazdı, arkadaşlara bunu söyledik. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrovla bol bol Suriyeyi konuştuk.
Başkan Erdoğan, Ukrayna Cumhurbas¸kanı Petro Poros¸enkoya doğum günü sebebiyle el yapımı vazo hediye etti.
Küresel barış diplomasisi yürüttük
Erdoğan: Birleşmiş Milletler 73. Genel Kurulunun bu yılki teması BMyi tüm insanlarla ilgili kılmak, barışçıl eşitlikleri ve sürdürülebilir toplumlar için küresel liderlik ve ortak sorumluluklar olarak belirlenmişti. Hitabımda da Türkiye olarak küresel barış diplomasisi vizyonumuzu ortaya koyduk. Dünya 5ten büyüktür tezimi BM Genel Kurulunda açık, net ifade ettim. Mevcut küresel düzen adalet değil kaos, haksızlık ve umutsuzluk üretmektedir. Tek taraflı politikalar kriz üretmektedir dedim. Nitekim bunu acımasız şekilde yaşıyoruz. Astığım astık kestiğim kestik tarzında bir anlayışla, böyle bir yaklaşımla mesafe alınamaz.
Emine Erdoğan, Columbia Üniversitesi Dünya Enstitüsü Başkanı Profesör Jeffrey Sachs ile atık yönetimi modellerini görüştü.
Yardımın kesilmesi adil devlete yakışmaz
New Yorktaki ikili temasları hakkında bilgi veren Başkan Erdoğan, Ebu Mazinle, Mahmud Abbasla da görüşmemizi yaptık. Bundan önceki Amerikan yönetimleri tarafından onlara yılda 150 milyon dolar civarında yapılan destek biliyorsunuz kesilmiş durumda diyerek şunları kaydetti: Buradaki ofislerini de kapattılar. Bu tür davranışlar, adil olma iddiasındaki bir devlete elbette yakışmıyor. Filistin devletinin şu ana kadar, özellikle Amerikanın da içinde olduğu 520 anlaşması var. Bunun 120si önem ifade ediyor. Güçlüyüm öyleyse haklıyım mantığıyla, adil ve barışçıl bir dünya düzeni kurulamaz. (Akşam)