Kripto FETÖ'cülerden tutunuz da AK Parti'yi kişisel çıkarları uğruna kullanan tüm hacıyatmazlara kapının yolu gösterildi...
Yeni dönemde; metal yorgunluğa yakalanan ve baş döndürücü hıza ayak uyduramayanların yanı sıra, en önemlisi de ne sahte avukatlar, ne de bakanlara "hırsız" ve "vurguncu" diyen kripto FETÖ'cüleri koruyup kollayan parti yöneticileri olmayacak...
15 yıllık AK Parti Hükümetlerinin performansını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kişisel başarısını, sanki kendilerinin elde ettiği bir sonuçmuş gibi göstererek, her seçim zaferinden sonra, halka biraz daha tepeden bakan ve seçmeni çantada keklik olarak gören parti teşkilatları nihayet tasfiye ediliyor.
Kerameti kendinden menkul megalomanlar gidiyor!
15 yıllık AK Parti Hükümetlerinin performansını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kişisel başarısını, sanki kendilerinin elde ettiği bir sonuçmuş gibi göstererek, her seçim zaferinden sonra, halka biraz daha tepeden bakan ve seçmeni çantada keklik olarak gören parti teşkilatları nihayet tasfiye ediliyor. Yeni teşkilat modelinde, AK Partili bakanlar için "hırsız" ve vurguncu" diyen ya da avukat olmadığı halde, parti teşkilatına kendini yutturan kimselere göz yuman yöneticiler olmayacak.
Erdoğan, "ya herro ya merro" dedi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı olmasından sonra uç veren bu süreç, geçen hafta Isparta'da yapılan toplu açılışta büsbütün kendini ortaya koydu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'de yapılacak köklü değişikliği ilan etti ve yeni dönemde yeni kadroların görev yapacağını söyledi. Sayın Erdoğan'ın bu keskin tespitini şöyle de tefsir etmek mümkün: Bundan böyle kendisini milletin, devletin ve AK Parti'nin üstünde görerek, seçmeni hiçe sayan ve kişisel çıkarlarının her şeyin üstünde tutan kim olursa olsun pılını pırtısını toplayıp arkasına bakmadan kaçsın!
Vatandaşı canından bezdirmişlerdi
Peki, Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan böyle keskin konuşmakta haksız mı? Değil elbette, haklı; hem de sonuna kadar haklı. Belki geç kalınmış bir karardır denilebilir; ama asla ihtiyaç yoktu denilemez. Çünkü son zamanlarda AK Parti teşkilatlarında ve bazı AK Parti milletvekillerinde akılla ve imanla izahı mümkün olmayan davranış biçimleri tezahür etmişti! Kimi kişisel çıkarı uğruna her değeri ayaklarının altına alıyor, kimi de AK Parti'nin başarısını kendisinin başarısı zannederek adeta yarı tanrılığını ilan etmişti!
AK Parti'nin içindeki "çürük"leri temizlemek, en az FETÖ ile mücadele kadar önemli
Erzurum özelinde bile defalarca tanık olduğumuz bu gayri ahlaki ve gayri İslami durum, artık seçmen bazında ciddi biçimde öfkeye, itiraza ve nefrete dönüşmeye başlamıştı. AK Parti ya bile bile bu felakete kendini sürükleyecekti ya da "ne pahasına mal olursa olsun" diyerek, içindeki "çürük elmalarla" ve giderek "tiran"laşan herkesle yollarını ayıracaktı. Nasıl ki Tayyip Bey FETÖ ile mücadelede "şunun hatırı bunun hatırı" demeyip, ne kadar FETÖ'cü varsa hepsiyle mücadele ettiyse, AK Parti de bir tercih yapmak zorundaydı. Çünkü seçmen, başta Tayyip Bey olmak üzere, AK Parti'ye açtığı opsiyonu artık gözden geçirmeye başlamıştı. Öyle ya, gözünün önünde öyle nevzuhur tipler, AK Parti adına asıp kesmeye başlamıştı ki, insanlar vatanın istikbalinden ve geleceklerinden ciddi biçimde endişe duymaya başladı.
Gidişat, AK Parti için hayra alamet değildi!
Haram ekonomisi ve yüksek rahtı olmayan şu Erzurum'da bile zaman zaman öyle ürkütücü gelişmelere tanık oldu ki seçmen, gördüklerine ve duyduklarına inanamadı. Herkes birbirine aynı şeyi sordu: Bu olup bitenlerden Tayyip Bey'in haberi olmuyor mu? Yeni seçimlere iki yıl kala Tayyip Bey duruma vaziyet etme ihtiyacı duydu ve işte Isparta'da da açık açık dillendirdiği o kararları aldı. AK Parti yeni bir yol haritası çıkardı. Buna göre, kamyonun yanında yatarken oluşan o gölgeyi, kendi gölgesi zannedenler dahil, ipe sapa gelmez tutum içinde olanlar parti bünyesinden atılacak!
AK Parti adına, Erzurum'un vaziyeti içler acısı!
Ülke genelinde, AK Parti'den bu kapsama giren ne kadar kimse atılır bilemem; ama Erzurum ölçeğinde sayının hiç de az olmayacağını size söyleyebilirim. Halkın yüzde yetmişi geçen AK Parti tercihinin üzerine kaçak yapı kurmaya çalışan çok sayıda kaçak müteahhit misali kaçak köçek partili var! Bunlar yeni bir seçim öncesinde partiden temizlenmediği sürece, maşeri vicdanın tatmin edilmesi imkânsızdır. Seçmenin, Tayyip sevgisi bile bir yere kadar! AK Parti de gördü ki değişim kaçınılmaz. Ya birilerinin "çıkar" üzerine kurdukları naylondan imparatorluklarına göz yumup ilk seçimde duvara toslayacağız, yahut da halkın gündemine dönüp onların ihtiyaç ve beklentilerine yönelik yeni bir konsept geliştireceğiz. Tayyip Bey doğru olanı yaptı. AK Parti'yi ana yörüngesine çevirdi. Bu da; hırsızların, şaklabanların, hacıyatmazların, takiyecilerin ve kripto FETÖ'cülerin sonu demektir!