3-Ak Parti’nin Eğitim Alanında Yaptıklarını ‘Kopya’ ya da ‘İntihal’ Girişimi:
7’li Masanın hazırlamış olduğu Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin eğitim öğretimle ilgili bölümünde hem eğitim öğretime bakışları, hem de gelecekte bu alanda yapmak istedikleri projeler yer almaktadır. Ancak ‘hazırladık’ dedikleri projelerin çok büyük çoğunluğu aslında onların değildir. Aksine Ak Parti Hükümetlerinin 20 yıldır başlatıp yürüttüğü, pek çoğunu da tamamlayıp hayata geçirdiği projelerdir. Bu durumu, eğitim öğretim dili ile anlatırsak, kelimenin tam anlamıyla bir ‘kopya çekme’ ya da ‘intihal yoluyla’ bilgi çalma ve böylece kamuoyunu aldatma girişimi olduğunu ifade edebiliriz.
Şimdi 7’li masanın 10 önerisini aynen verip, karşısına da işin gerçeğini yazacağım. Takdir sizlerindir. (Siyah yazılar bana aittir):
1- 7’li Masanın önerisi, • ‘Milli Eğitim Bakanlığı ana hizmet birimlerindeki idari pozisyonlara eğitim kökenli ve liyakatli atamaların yapılmasını esas alacağız’, diyor.
Milli Eğitim Bakanlığında 1,5 Milyon öğretmenin yaklaşık %20’si yöneticidir ve yöneticilerin tamamı da zaten öğretmenlerden seçilir. Liyakat ta gözetilmeye çalışılır.
2- 7’li Masanın önerisi, • ‘Okul öncesi, ilköğretim ve orta öğretimdeki tüm öğrencilere yardımcı kitaba ihtiyaç duymayacak şekilde ders kitaplarını yerel esnafa ve ekonomiye katkıda bulunacak şekilde ücretsiz temin edeceğiz’, diyor.
Ak Parti Ülkemizde, okulların açıldığı ilk gün, ücretsiz ders kitaplarını öğrencilere verme işini daha 20 yıl önce başlatmış ve bugüne kadar da aralıksız uygulamıştır. Son yıllarda yardımcı ders kitapları da yine ücretsiz olarak öğrencilere verilmeğe başlanmıştır.
3-7’li Masa, • Altyapıları oluşturarak okul öncesi eğitimi 1 yıl zorunlu tutarak ücretsiz sağlayacak ve isteğe bağlı olarak 3 yaş ve üzerine erken çocukluk eğitimi imkânı sunacağız, diyor.
Ak Parti, binlerce ‘ana okulu’ kurmuşve yüz binlerce öğrenci ücretsiz olarak şu anda iki yıl ana okullarına devam etmektedirler. Son öğretmen atamalarında da binlerce okulöncesi öğretmenliği mezunu insan, anaokulu öğretmeni olarak atanmıştır.
4-7’li Masanın önerisi, • Çocuklarımıza üç yaşından itibaren; dil, zekâ ve beceri gelişimlerini, doğayı tanımalarını, değerler eğitimini, kişisel, fiziksel ve eğitsel gelişmelerini bütüncül bir yaklaşım ile sağlayacağız, diyor.
Ak Parti Hükümetleri binlerce kreş, gündüz bakım evleri ve anaokulları açarakdil, zekâ ve beceri gelişimlerini, doğayı tanımalarını, kendi değerlerimizin eğitimini, çocukları kişisel, fiziksel ve eğitsel gelişmelerini zaten gerçekleştirmektedir.
5- 7’li Masanın önerisi, • Tüm engel gruplarına uygun okullar inşa edecek, engelli çocuklarımızın okuldan mahrum kalmasına izin vermeyeceğiz, diyor.
Ak Parti engellilere yönelik okulları, hem her alanda çok modern bir tarzda yaygınlaştırdı hem de engelli çocuğu olan velilere özel olarak maddi destek te vermektedir.
6-7’li Masanın önerisi, • Kız çocukların okullaşma ve okula devam oranını artıracak her türlü çabayı gösterecek, gerekli destek ve teşvikleri sağlayacağız, diyor.
20 yıl önce Ak Parti’nin, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Muhtereme Eş’leri Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin öncülüğünde başlatıp takip ettiği/etmekte olduğu ‘Haydin Kızlar Okula’ kampanyasını, her düzeydeki kız öğrencilere yönelik pozitif bir ayırımcılık yaparak ciddi anlamda maddi destek vermiştir.
7- 7’li Masanın önerisi, • Her okula Milli Eğitim Bakanlığınca denetlenecek okul temelli bir bütçe verecek, okullara öğrenci başına kaynak aktaracağız, diyor.
Ak Parti, 2022-2023 eğitim-öğretim yılının başından beri bu uygulamayı yürütmektedir. Okul müdürlüklerine belli meblağda bir bütçe gönderilmekte, onlar da bunları gerekli yerlere harcamaktadırlar.
8- 7’li Masanın önerisi, • Bütün Organize Sanayi Bölgelerine sektörlerin ihtiyaçları doğrultusunda yatılı Mesleki ve Teknik Liseler açacak, bu okulları, Milli Eğitim Bakanlığı ve Organize Sanayi Bölgesi yönetimiyle işbirliği içinde yöneteceğiz, diyor.
Ak Parti yıllar önce başlattığı bu modeli bugün aynen uygulamaktadır. Hatta organize sanayi bölgelerinde veya şehir merkezlerinde eğitim öğretim yapan binlerce kamu mesleki teknik liselerinin yanında, Ak Parti’nin 2016-2017 eğitim öğretim yılında bir model olarak ürettiği Kamu Destekli Özel Okullar da bir hayli yaygınlaşmaya başlamıştır. TEKNOKENT KOLEJLERİ adıyla yaygınlık kazanan bu okullar daha çok organize sanayi bölgelerinde, yörenin ihtiyaçları ve veli-öğrencinin beklentileri doğrultusunda açılmakta ve faaliyet göstermektedir. Öğrenciler maddi bakımdan da desteklenmektedir.
9- 7’li Masanın önerisi, • “Eğitim Destek Kartı” ile anaokulundan üniversiteye kadar devlet okullarındaki ihtiyaç sahibi öğrencilerin kırtasiye, çanta, kıyafet ihtiyaçlarını ve internete erişimlerini ücretsiz karşılayacağız, diyor.
Ak Parti 20 yıldan beri ilkokuldan doktora bitimine kadar, ihtiyacı olan her öğrenciye o ihtiyaçlarını karşılaması için her ay belli oranlarda destek vermektedir.
10-7’li Masanın önerisi, • Öğretmen başına öğrenci sayısında OECD ortalamasına ulaşmayı hedefleyeceğiz, diyor.
Türkiye'de öğretmen başına düşen öğrenci sayısı önceki yıllarda 50’lerde, 60’larda iken son 20 yılda Ak Parti Hükümetleri, bu oranları ilkokullarda 17; ortaöğretimde ise 16 düzeyine çekmiştir. OECD ortalamasıilkokul ve ortaöğretimde 15civarındadır. Bu durum, OECD düzeyinin zaten kazanılmış olduğunu göstermektedir.
Bu örnekler daha çok artırılabilir, yer darlığından dolayı örnekleri sınırlı tuttuk. Bütün bu konular, görüldüğü gibi, Ak Parti Hükümetlerince yapılmış/yapılmakta olan konulardır. 7’li masayı oluşturanlar, yapılmış ya da yapılmakta olan bu işleri biz daha iyisini yapacağız demiyor, aksine onlar hiç yokmuş gibi veriyor ve emek sarfetmeden bu projelere çökmeyi planlıyorlar. Ancak milletimiz bunlara bu fırsatı vermeyecektir, İnşaallah.
Bir sonraki gün devam edelim.
Dadaş kardeşim hdp yi nereye koydun.. Kimin algı yaptığı ortada
Sayın cumhurbaşkanı bile eğitimde başarısız olduğumuzu kabul ederken sırf yandaş haber yapacağım diye haber yapıyorsunuz. Yazdığınız yazı tamamen algı yönetme yazısı. Ayrıca muhtemelen saymakta sorununuz var. 7 li değil 6 li masa.
Sayın Vekilim, Sayın Cumhurbaşkanımız her akademik akademik yıl açılışlarında üniversitelere hitaben " ilk 500' de neden yoksunuz" diye hep şikayetçi olmadı mı ? Evet bu 20 yılda neden yoksunuz, neredesiniz ? Üniversiteler Ar- Ge' nin yüzde 75 besini alıyorlar da neden G. Kore üniversitelerinin ürettiği, bugün 8.2 milyar insanın, 3.5 milyarınin kullandığı, piyasa değeri 500 milyar dolar olan Samsung gibi bir eser üretemiyorlar ? Maaşları lüks, arabaları, TLF. ları, giyim,kuşam, yasamlari, evleri, eşyaları , ziynetleri hepsi lüks de neden , Samsung, Nokia, Appele gibi, bir dünya markamız yok . Bakınız bu markaları ve bunlar gibi yüzlerce markayı onların üniversiteleri üretiyor . Onlar sorguluyorlar, üniversiteleri de sürekli kendilerini yeniliyorlar, başarıdan başarıya imza atıyorlar. Ama siz yıldır bunları hiç sorgulamadiniz, hiç sormadiniz ki hele gel arkadaş biz size bu kadar imkan tanıyoruz, her imkanı sağlıyoruz neden bir uretiminiz yok. Neden başarılı değilsiniz ? Mesela Atatürk üniversitesinin, bir yıllık devlet tarafından yapılan bütçesi , 1 milyar, 231 milyon ₺. Neden bir başarısı yok ? Mesela hükümetiniz hiç dedimi ki arkadaş sen kalkıp Antarktikaya adam gönderip sözde araştırma yapıyorsun da neden benim ülkemde dişe dokunur, KDV'si yüksek, Samsung gibi bir marka üretemiyorsun ? Bunu, bu ve diğer universitelere sordu mu ? Hayır hayır hiç sormadı. Neden bu fakir milletin parası böyle çar çur ediliyor da bunun hesabı sorulmuyor. Neden TBMM ' nin lojmanları satıldı da üniversiteler halen lojman saltanatı sürüyorlar. Dünyanın gelişmiş, modern, çağdaş ülkelerinin çağdaş üniversitelerinde lojman hemen yok da bizde neden var ? 24 saat sıcak su, kendilerini şehirden soyutlamislar, her türlü imkana sahipler ama bir başarıları yok ? Neden yok ? İşte bu soruyu siz Sayın Vekilim bir türlü soramadiniz. Bu yüzden de bir başarıları yok yok. Neden , çünkü üniversiteler bir aile albümü gibi ?.. kim kime soru sorup sorgulayıp eleştirecek !.. ?.. körler sağırlar... Ya işte Sayın Vekilim, bu sizin burada yazdığınız, bir algı operasyonudur. Bunu da hükümetçe, yukarıdan aşağıya çok iyi yapıyorsunuz. İşte 20 yılda,herşey elinizde olmasına rağmen egitimimizin geldiği vahim durum budur. Ne eğitime ne öğretmene gerekli ihtimami gösteremediniz. Yeni mezun lise mezunu imama 12 bin ₺, yeni mezun üniversite mezunu öğretmene de 10 bin ₺ verirseniz , egitimimizin hal- i pür melali bu olur. KPSS'den 97 alan öğretmeni, mülakatta 57 puanla eler, KPSS'i düşük kendi adamınizi mülakatta yüksek puanla öğretmen atarsanız, o da bilgi yarışmasında, ülkenin Karadeniz'e dökülen nehrini, diğeri ( bu matematik öğretmeni) 14,7,23,28,21 işleminde ki kaç rakamının yer değiştirdiğini bilemeyip seyirciye sorarsa işte egitimimizin vahim hâli ortaya çıkar. Sayın Vekilim , yazacak o kadar şey var ki eğer yazacak olsam, inanın sayfalar yetmez. Herhalde mutmain olmuşsunuzdur. Selamlar, saygılar .Hoşça kalınız .
Sayın Vekilim, siz neden bu 20 yılda eğitimi nereye getirdiğinden bahsetmiyorsunuz da doğmadik çocuğa dön biçiyor sunuz ? Adamlarin bir icraatleri yok, ama eğitimdeki planlarını söylüyorlar. Ama sizin eğitimin yerlerde sürünüs icraatiniz ortada. İşte eğitimimizin geldiği yer belli . Eğitim bitmiş, gençlik yerlerde sürünüyor. Mesela siz G. Kore'nin uyguladığı eğitim sistemini uyguladıniz mı ? Hayır, hayır. Mesela orada okullar 14.00' de kapanır,etüd, kurs derken, öğrenciler 23'de eve giderler. Bu tüm ülke için geçerlidir. Öğrenciler 14 saatlerini eğitimle ilgili geçirdikleri için başarılarının sirri buradadır. 72 ülkenin kayıtlı olduğu ve bu ülkelerin, eğitimdeki kalitesini ölçen PİSA sonuçlarına göre, 40 yılda zirveye çıkan , G. Kore 7. Türkiye 54. sıradadır. Finlandiya 1. sıradadır. Adamlar eğitimde başarılı oldukları için, dünyada bir farklılık yarattılar. Siz bu yılda ne yaptınız, kolisyon da değilsiniz, soran eden de yoktu , eğitimi bitirdiniz. İşte örneği : 2002 den önce Türkiye PİSA'da 30. Sıralarda idi, şimdi ; PİSA raporlarina göre, 72 ülke içerisinde, bilim alanında G. Kore 11. Türkiye 54. , okuma alanında G. Kore 7. , Türkiye 50. , Matemetikte G. Kore 7. , Türkiye 49. sırada. PİSA testi sonuçlarına göre , Türkiye'deki öğrenciler bilim, matematik ve okumada , OECD ortalamasının altında kalmıştır. Yine insanı gelişim endeksinde , 188 ülke içerisinde,G. Kore 17. , Türkiye 72 . , İngilizce yeterlilik endeksinde, G. Kore 16. , Türkiye 51. Sırada kalmıştır. Hele burada eğitime harcanan para ve öğretmene verdikleri değer, önem ve maaş, Türkiye'den kat kat fazla. Neden G. Kore'yi örnek verdim, 1972 yıllarında milli gelirimiz, G. Kore ile at başı idi , adamlar eğitime önem verdikleri için, bugün milli gelirleri 1 trilyon 800 milyar dolar ile dünyanın 9. büyük ülkesi durumundalar. Biz de 2002 de 16. sırada idik, sayenizde 22. sıraya indik. G. Kore milli gelirde, bizim tam iki katımiz, fert başına gelirleri 35-40 bin dolar, bizim ise 7.500 dolar. Onlarda , benim gibi 36 yıl eğitime hizmet etmiş , milyonlarca emekli bir lise branş öğretmeni yıllardan beri yoksulluk sınırının altında yaşamıyor . Onlarda açlık ve yoksulluk yok. Enflasyon yüzde iki, bizde yüzde 120 ile vatandaşı eziyor.Bizde şu anda 15 milyon açlık, ben dahil 52 milyon da yoksulluk sınırının altında. Buyurun ülkeyi ne hale getirdiğimiz ortada, siz halen algı, operasyonu yapıyorsunuz. Hem 2002'den önce Türkiye'de 5 üniversite, dünyanın gelişmiş üniversiteleri içerisinde 475- 480 bandında yer alıyordu. Şimdi ilk 500' de yer alan bir üniversitemiz yok. Ama G. Koreden her yıl ilk 100' e üç üniversite giriyor hem bizde neden bir Nobel ödülü almış bir akademisyen yok. G. Kore'den Onlarca akademisyen var. Hem neden siz Nobel ödülü alamadınız ? Neden , G. Kore'yi örnek verdim, adamlar eğitime , daha doğrusu bilmeyerek de olsa İlahi " OKU" emrine önem verdikleri, egitimde Büyük Han Mucizesini başardıkları için dünyanın gelismis, başarılı 9. büyük ülkesiler. G. Kore'yi örnek verdim ki okuyucularimiz okuyup mukayese yapsınlar, sizin atıp savurduğunuz gibi olmadığımızı, egitimimizin , verdiğim rakamlarla ne halde olduğunu çok iyi görsünler, sizin bu algınizi anlasınlar. Selamlar . Hoşça kalınız.
