ASAYİŞ Haber Girişi : 23 Kasım 2008 17:26

Düşenin Dostu Olmaz !(mı) ?

Düşenin Dostu Olmaz !(mı) ?
İnsan sosyal bir varlıktır. Bu sosyalitenin ayrılmaz bir parçası da güven olgusu. Bu öğeyi yakalamanın yolu yekdiğerine olan sadakat ve bağlılığınızla doğru orantılı? Yani dostlukla. Peki; nedir dostluk? Hatırladığınızda yüzünüzün tebessüm ettiği, yüzünü görmediğiniz zaman suya hasret topraklar kadar özlediğiniz, kendisinden bahsederken; yaşadığınız o güzelim hatıralarla anımsadığınız güzelim insanlar topluluğu. Yani acı ve tatlı günlerinizin paylaşımcıları yürekleri kocaman, değerlerini ölçmekte mihenk taşı dahi bulamadığınız güzelim inci taşlarınız.

     Düşenin dostu olmaz; atasözü ne kadar doğru bilinmez ama hayatımızda karşılaştığımız çok zor anlarımızda karşımıza çıkan her fırsat ve imkân bizim için birer dost ve birer arkadaş olabiliyor. Bu bazen tanıdığımız arkadaşımız bazen hiç yüzünü dahi görmediğimiz bir insanımız. Yukarıdaki atasözüne karşı kalkan misali önüne çıkan diğer bir atasözü de dikkatleri celbeder derecesinde. ?-KUL SIKIŞMAYINCA, HIZIR YETİŞMEZ.?Yani düştüğünüz anlarda elinizden tutacak bir hızırı Allah-ü Teâlâ karşınıza çıkarıyor. Kötü günlerde ve durumlarda benim yanımda kimse olmaz dediğiniz zamanlara inat çıkarıveriyor fırsatları teker teker. 

 

Yıllar önce nakliyecilik yaptığı zamanlarda hayati amca kamyonuyla yolda seyir halindeyken, tanımadığı bir kamyoncu arkadaşının lastiğinin patladığını görür. Kullandığı vasıtasını, biraz arabanın uzakça önüne park ederek yanına gider. Arabanın arkasında yazmakta olan ?TOKAT?LI MEHMET USTA? sözü gözlerinin önünden geçer. Belli ki işi zordur Mehmet ustanın. Yana yana lastik tamir aparatını aramakta ama bulamamaktadır. Bir el; omzuna dokunur. Ve?-Al bakalım Tokatlı Mehmet usta, aradığın bu sanırım diyerek.?yüzüne gülümser. Daha sonra oradan ayrılarak yoluna devam eder. Mehmet usta ihtiyacı olan lastik aparatını eline almış ve hayretler içinde baka kalmıştır hayati amcanın arkasından? İşte tam düştüğüm bir anda Hızır gibi yetişen bir adam. Allah razı olsun diyerek mırıldanır ve yarım kalan işini tamamlar?

    

     Kızımın küçükken burnuna kaçan yabancı bir cismi çıkarma adına epey mücadeleler vermiş, en sonunda da ameliyata karar verilmişti? Bir akşam ezanı sonrası karşıma çıkan K.B.B mütehassısı dünyalar güzeli bu güzide insan, daha sonra tanışma fırsatı bulduğum doktor arkadaşım bu yabancı cismi, ilgili ufak bir aparatla kısa bir süre içinde hem de ameliyata gerek kalmadan çıkarması beni oldukça sevindirmişti.

     Yine geçenlerde zamanın oldukça dar olduğu ve etrafımda hiç bir (aile fertlerim hariç)kimsenin bulunmadığı bir anda, tamda yok mu? Bir yardım eli uzatacak olan kimse diye hayıflanıp serzenişlere boğulduğum anda; duyduğum dostlarımın yardım sesi beni o kadar duygu seline boğdu ki inanın tarifi imkânsız. Gerçekten dost olmak kolay değil ve dost diyerek bağrımıza bastığımız insanların sıkıldığımız anlarda yanımızda sarsılmaz bir duvar misali bulunmaları ayrı bir güven oluşturuyor.

 

Sizlerin de hayatın da, bu ve benzeri örnekleri yaşamış olmanız ve hatta parmak ısırtacak dereceye varan olayların sahnesinde kalmanız oldukça doğal bir durum. Dostlarınızın yardımıyla harmanlanan, duygu selli bir mutluluğun tarifi de, bir o kadar güç ve anlatımı zor olsa gerek. Ama hayat engellerle dolu... Olaylarda önem arz eden şey; bu engelleri aşacak güzelim insanları bulabilmek. Her ne olursa olsun dostluk ve arkadaşlıklarınız maddiyata dayanmasın. Çünkü temeli maddiyata dayanan dostlukların ışığı, mum ışığından farksızdır. Hiç bir menfi gayret gösterilmeden kurulmuş arkadaşlıklar bir ömür boyu sürer. Hayattaki parolanız DOYASIYA DEĞİL, ÖLESİYE DOSTLUK olsun.

 

Hayatın size darılmadığı anlar geçirmeniz dilek ve temennilerimle; sağlıcakla kalın efendim.

 Yüzünüz hep gülsün..
 

Murat  TEKİNALP