SİYASET Haber Girişi : 30 Ocak 2018 13:23

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na sert çıktı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na sert çıktı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na sert çıktı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun savunma sanayii alanında yaptığı açıklamaları sert bir dille eleştirerek, "Söylediği lafa bak ya, ‘sen diyor bir tane delikli tüfek yapamayacaksan nasıl savaşacaksın?’ Gaflete bak ya. Türkiye bunları çoktan aştı" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Afrin’e bölgeyi teröristlerden arındırmaya yönelik Zeytin Dalı Operasyonu'nun başlatıldığını hatırlattı. Grup toplantı salonunda "Reis bizi Afrin’e götür" sloganlarının yükselmesi üzerine Erdoğan, partililere "Kararı verdiğinizde önce ben sonra hep birlikte gideceğiz" cevabını verdi. Hatay’a giderek harekat merkezinde komutanlardan bilgi aldığını kaydeden Erdoğan, programlarının kapsamı hakkında bilgi verdi. Gerek devlet işleri ve parti meseleleriyle ilgili konuların gerçekleştirildiğini anlatan Erdoğan, Türkiye’ye hedeflerine ulaştırarak, milletimizi hak ettiği yere çıkartana kadar dur durak demeden, çalışmaya, koşturmaya, terlemeye devam edeceğiz. Ne diyor Namık Kemal, ‘Sana senden gelir bir işde ancak dad lazımsa” diyerek Namık Kemal’e ait dizeleri okudu.

“Bu ülkenin ekmeğini yiyen, bu ülkenin havasını soluyan, bu ülkenin tüm nimetlerinden sonuna kadar istifade eden bir güruh var ki onların ihanetlerinden çok muzdaribiz” diyen Erdoğan, “Maalesef Türkiye’de adı anamuhalefet partisi olan ama yaptıklarıyla ana hıyanet partisine dönüşen bir partinin, daha doğrusu bu partinin başındaki zat ve onun şürakası diyebileceğimiz bir ekip var. Çünkü ben ülkesini, vatanı, devletini seven gerçek CHP’lilerin de bizim de aynı hissiyata sahip olduğuna inanıyorum. Her seferinde ‘Artık bu Ana Muhalefet partisini ve başındaki zatı bir daha gündemimize almayalım’ diyorum fakat öyle şeyler yapıyorlar ki bunun karşısında susmanın vebal olduğunu görüyorum. Kurtuluş Savaşı yıllarındaki zorluklardan hareketle Türkiye’nin savunma sanayiinde geldiği yeri küçümseyen sözler ediyor. Hadi bizim söylediklerimize kulak vermiyor da her gün televizyonlarda sabahtan akşama kadar yayımlanan Zeytin Dalı Operasyonu'nu da bu adam izlemiyor. Askerlerimizin elindeki yerli silahları da görmüyor? Her gün teröristlerin saklandıkları inleri başlarına geçiren kendi üretimimiz toplarımızın sesini de duymuyor. Geceleri gündüze çeviren kendi imalatımız çok namlulu roket atarlarımızın görüntüsünden mi etkilenmiyor? Semalarda eksik olmayan, silahlı insansız hava araçlarımızdan da heyecan duymuyor? Söylediği lafa bak ya, ‘sen diyor bir tane delikli tüfek yapamayacaksan nasıl savaşacaksın?’ Gaflete bak ya. Türkiye bunları çoktan aştı. Onlar sizin ecdadınızın veya sizinkilerin zamanına ait. Artık bunları biz yapıyoruz. Türk malı zırhlı araçlarımız da bu zat için bir şey ifade etmiyor?” şeklinde konuştu.

Erdoğan, “Hani kulakları vardır duymaz, gözleri vardır görmez, dilleri vardır doğruyu söylemez’ diye Rabbimizin bir ifadesi var ya bize oradaki o buyruğuyla o ilahi mesajla, ama ancak o mesaja kulağı açık olanlar bundan nasibini alır o mesajlara kulağı açık olmayanlar bundan nasibini alamaz. İşte bu zat tam da böyle. Diyelim ki bize olan husumeti muhalesini bozmuş, onun için böyle konuşuyor. İşi ecdadımıza hakarete vardırmasına ne diyeceğiz? Neymiş efendim, Osmanlı hiçbir şey üretmemiş. Her şey Cumhuriyetin iktidarında kurulmuş. Sonra gelenler onları da batırmış. Bunun adı idrak tutulması değilse düpedüz yalancılıktır, iftiradır” diye konuştu.


Kılıçdaroğlu’na tarih dersi verdi

Kılıçdaroğlu’na hızlı ve özet bir tarih dersi vermenin artık vacib olduğunu anlatan Erdoğan, "İstanbul’da Tophane diye bir semt var, yalnız Kağıthane’ye Kağıttepe’ye çevirdiği gibi buraya da Tophane değil Toptepe demeye kalkmasın ha. Burasının adı 500 yıldır Tophane. Acaba bu zat Tophane isminin nereden geldiğini biliyor mu? İstanbul’un fethinin hemen ardından burada kurulan dökümhanelerde devrin en gelişmiş topları üretiliyor. Fatih Sultan Mehmet Han diğer pek çok meziyetinin yanında bizzat kendisi top tasarlayan ve inşa ettiren savunma sanayi dehasıydı. Dönemin en etkili savaş gemileri bizim tersanelerimizde üretiliyordu. Silah sanayii, maalesef Avrupa’daki sanayi devriminin ardından gerilemeye başlamıştır. Buna rağmen 18'inci yüzyılda yeni bir atakla İstanbul ve çevresinde pek çok modern silah fabrikası kurulmuştur. Bu zatın Cumhuriyet ile birlikte kurulduğunu sandığı Makine Kimya Endüstrisi Kurumu 1950’de bu isimle faaliyete geçmiştir. Ondan önceki ismi Askeri Fabrikalar Umum Müdürlüğü. Osmanlı dönemindeki son ismi İmalatı Harbiyeyi Umumiye Müdürlüğü. Bir önceki ismi, Tophaneyi Amire Nazırlığıdır Bay Kemal" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

"Cumhuriyet döneminde yapılan iş Başkentin Ankara’ya taşınmasına paralel olarak askeri fabrikalar içinde Anadolu’nun ortası tercih edilmiştir. Türkiye’nin savunma sanayisinde makine kimya endüstrisinin yeri küçülmüştür. Üstelik bu kurum en büyük atağını öyle onun anlattığı gibi CHP döneminde değil, demokrat partili yıllarda yaşamıştır. CHP döneminde değil" dedi.

Çok daha güçlü savunma sanayii kuruluşlarının olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Ülkemizin savunma sanayii en büyük atılımını geçtiğimiz 15 yılda yaşamıştır. Dünya çapında söz sahibi çok daha büyük savunma sanayii kuruluşlarımız vardır. Eğer Türkiye savunma sanayiinde son 15 yılda yaptığı atakları gerçekleştirmemiş olsaydı, bugün bırakınız Zeytin Dalı Harekatı'nı kendi sınırlarımız içindeki terörle mücadele operasyonlarını yürütemez hale gelirdi. Ülkemiz şu anda 6 milyar dolarlık üretim ve 2 milyar dolarlık ihracat kapasitesi bulunan bir savunma sanayiine sahiptir. Ama CHP’nin bu atılan adımlardan haberi yok. Savunma sanayi projeleri 60 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşmıştır. Önceliğimiz her türlü savunma sanayii ihtiyacımızı ülkemizde geliştirmek ve üretmektir. Savunma sanayiinde dışarıdan hazır ürün alımını tamamen terk etmiş durumdayız. Varsın üretime geçilmesi biraz uzun sürsün ama mutlaka ülkemizin ürünü olsun anlayışıyla hareket ediyoruz" diye konuştu.

Meclis’e eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, grup toplantı salonunda da Başbakan Binali Yıldırım ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte oturdu. Öte yandan partililerin salonda büyük bir coşkuyla dolduğu görüldü. Bir vatandaşın “Şu çocuğa sahip çık” sözleri üzerine Erdoğan, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan’a bu konuda talimat verdi.(iha)

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.