SİYASET Haber Girişi : 24 Mayıs 2011 01:36

Başkan Görmez, Pakistanlı hukukçuları makamında kabul etti

Başkan Görmez, Pakistanlı hukukçuları makamında kabul etti

Uluslararası İslamabad İslam Üniversitesi’nde İslam Hukuku ihtisası yapan hukukçulardan oluşan 14 kişilik heyet Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez tarafından kabul edildi. Başkan Görmez heyeti kabulünde Pakistan’ın geniş bir İslami kültüre sahip olduğunu ifade ederek “Razilerin, Fazlur-Rahman’ların ve Mevdudi’lerin yetiştiği topraklarda, dini alanlarda yaşanan sorunların birlikte hareket edilerek giderilebileceğini” söyledi.

Diyanet İşleri Başkanlığı hakkında bilgi almak üzere Başkan Görmez’i makamında ziyaret eden hukukçulardan oluşan Pakistanlı heyet Diyanet modelinin Pakistan’da uygulanması talebinde bulundu.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kuruluş sürecini ve yurt dışında verdiği hizmetleri anlatan Başkan Görmez, yurtdışında 6 milyon vatandaşımıza 4 bin camide hizmet verildiğini belirtirken hizmet ağının Amerika, Avrupa, Balkanlar, Türki Cumhuriyetler ve hatta Uzak Doğu’yu da kapsadığını belirtti.

“Yalnızca dini taleplerde değil, insani sorunlarla da ilgileniyoruz” diyen Başkan Görmez, Pakistan’da yaşanan sel felaketinde Diyanet’in gösterdiği çabaya değinerek “Pakistan’da yaşanan sel felaketinin ardından, Diyanet İşleri Başkanlığımız, vatandaşlarımızdan cuma namazından sonra yardım topladı. Toplanan bu yardımlar Pakistan’a ulaştırıldı. İnanıyorum ki, bu yardımlar aracılığıyla geçmişten gelen kardeşliğimiz pekişecek” dedi.

Pakistan’da yaşanan dini ve sosyal problemlerin temelinde, kurum ve kuruluşların birbirinden bağımsız hareket etmesinin yattığını vurgulayan Başkan Görmez, Pakistan’da yaşanan sorunların çözümünde örnek olarak Türkiye’yi gösterdi; “Ülkemizde hükümetler din alanına müdahale etmezler. Din âlimleri de siyasi olaylara ve hükümetlerin işleyişe karışmazlar. Müftülerimiz, vaiz ve vaizelerimiz, imamlarımız, Kur’an kursu hocalarımız maaşlarını devletten alırlar. Ancak devlet, vaaz, hutbe veya irşad programlarının içeriğine müdahale etmez. Zannediyorum Pakistan’da yaşanan en büyük sıkıntı bu noktada başlıyor.”